17. Hukuk Dairesi 2013/19906 E. , 2015/5357 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davasının kabulüne ve manevi tazminat davasının kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacı ..."in eşi .."in 27.10.2010 tarihinde davalı ..."ın sevk ve idaresinde bulunan aracın desteğin içinde yolcu olarak bulunduğu araca arkadan çarpması sonucu ölümüne sebep olduğunu, ıslah ile birlikte bu nedenle davacı eş ... için 122.755,00-TL maddi, 15.000,00-TL manevi, ... için 22.291,00-TL maddi, 10.000,00-TL manevi ve ... için 18.276,00-TL maddi, 10.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, ...nin poliçe ile sınırlı olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ceza dava dosyasının kesinleşmediğini, davalının tamamen kusursuz olduğunu, tazminat miktarının fahiş olduğunu, davanın sonuçlanabilmesi için..Ağır Ceza Mahkemesinin dava dosyasının bekletici mesele yapılmasını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı E.vekili, sigorta şirketinin meydana gelen zararların poliçe limiti dâhilinde sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve gerçek zararın tazmini ile sınırlı olduğunu, davacıların uğradığı gerçek zararın tespitini, davanın açılmasına sebebiyet vermediklerini, faiz talep edilmesinin yasal olmadığını, sigorta şirketinin manevi tazminat sorumluluklarının olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile; davacı ... için 122.755,00-TL, davacı ... için 22.291,00-TL, davacı
... için 18.276,00-TL maddi tazminatın davalı ... yönünden haksız eylem tarihi 27.10.2010 tarihinden itibaren davalı Sigorta Şirketi yönünden temerrüdün gerçekleştiği dava tarihi 14.02.2011 tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar yasal faiz ile birlikte davalılardan (davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olması kaydı ile) müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı ... için 12.000,00-TL, davalı ... için 8.000,00-TL ve davacı ... için 8.000,00-TL manevi tazminatın 27.10.2010 tarihinden itibaren tahsil tarihine kadar değişken orandaki yasal faiz ile birlikte davalı ..."dan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar, dava dilekçesinde 08.11.2010 günlü kusur bilirkişisi raporuna göre davalı sürücünün olayda asli (tam) kusurlu, dava dışı .."nın kusursuz olduğunu bildirerek dava açmış,
Ceza dosyasında davalı sürücünün tali, dava dışı ..r"ın asli kusurlu olduklarına ilişkin..10.08.2012 günlü raporuna istinaden davalı sürücünün tali kusuruna göre hüküm kurulmuş,
Mahkemece alınan 28.01.2013 günlü raporda da davalı sürücünün 6/8, dava dışı .2/8 kusurlu oldukları bildirilmiş,
Mahkemece 28.01.2013 günlü rapora dayanılarak hüküm tesis edilmiştir.
Ceza mahkemesi kararı temyiz incelemesi aşamasında kesinleşmiş olup, mülga 818 sayılı B.K.53. (6098 sayılı TBK.74) maddesi gereğince Ceza Mahkemesince belirlenen kusur oranı Hukuk Hakimini bağlamamakta ise de Ceza Mahkemesince kesinleşen maddi vakıa Hukuk Hakimini bağlamaktadır.
Bu durumda ceza yargılamasında kesinleşen maddi vakıanın esas alınarak, oluşa uygun, davalı sürücünün olaydaki kusur ve oranını belirleyecek, önceki raporlarla aradaki çelişkiyi giderecek yeni bir heyet raporunun .. görevli uzman kusur bilirkişilerinden oluşturulacak heyetten alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı Rahim yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 02.04.2015 günü başkan A.Velioğlu ve üye .. karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
Dava trafik kazası sonucunda ölüm nedeniyle oluşan destek zararının tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece; davacıların desteği murisin yolcu olması ve kusursuzluğuna dayanılarak bilirkişi raporunda belirlenen tam tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş, Daire çoğunluğu; davanın kusura dayalı olarak açıldığı, davalının ceza davasında tali, eldeki davada ise asli kusurlu bulunduğu, bu şekilde kusur oranları açısından çelişki oluştuğuna işaretle karar bozulmuştur.
Kazada davacıların murisinin kusursuzluğu sabittir. Dava dilekçesinde her ne kadar kusurun %100"ünün davalılarda olduğu ileri sürülmüş ise de, bu anlatım biçimden, murisin hiçbir kusurunun olmadığı açıklanmak istenmiştir. Yargılama sırasında bir kısım kusurun dava dışı üçüncü kişide olduğu anlaşılsa bile, bu durum davacının sadece davalıların kendi kusurlarına dayalı olarak kısmi tazminat istendiği sonucunu doğurmaz. Müteselsil sorumluluk kapsamında davalılar zararı tamamından sorumludur.
Nitekim Yargıtay HGK"nun 1985/4-822 Esas, 1986/1140 Karar sayılı kararında da aynı görüş benimsenerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır.
O halde usul ve yasaya, yerleşik Yargıtay uygulamasına uygun olan kararın onanması görüşünde olduğumuzdan, aksi yöndeki çoğunluk kararına katılmıyoruz.