15. Hukuk Dairesi 2015/4403 E. , 2018/2356 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ...ile davalı vekili Avukat Yaşar.... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kerre dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
2797 sayılı Yargıtay Kanunu"nun 41/4 maddesi gereğince bir işin duruşmasında bulunan başkan ve üyelerin çoğunluğunun kurul kadrolarında değişiklik, izin veya hastalık gibi nedenler dışında o işin görüşülmesinin yapıldığı kurullarda yer alması zorunlu ise de 02.02.2016 tarihli duruşmada hazır bulunan Daire Başkanı.... ..."ın emeklilik nedeniyle görevden ayrılmaları nedeniyle işin görüşülmesinin yapıldığı bu günkü kurulda yer almaları fiilen ve hukuken mümkün olmadığından temyiz incelemesinin duruşmada hazır bulunan Başkan ... Başkanlığında, üye ... ile duruşmada hazır bulunmayan Daire üyeleri ..., ... ve ..."nin katılması ile yapılmasına karar verilerek işin esasının incelemesine geçilmiştir.
Uyuşmazlık; taraflar arasındaki 21.01.2003 tarihli Maliyet Artı Kar İnşaat Sözleşmesi’nin 26. maddesinde düzenlenen tahkim şartı uyarınca tabi olduğu; 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu hükümlerine göre tanzim olunan 21.02.2013 tarihli Hakem Heyeti Kararının, aynı Yasa"nın 15. maddesi uyarınca iptâli istemine ilişkindir.
... Asliye 6. Ticaret Mahkemesi"nin 2014/1256 Esas, 2015/258 Karar sayılı 06.05.2015 tarihli davanın reddine dair kararı davacı vekilince süresi içinde temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"da tahkim yargılamasında görevli mahkeme konusunda 410 ve 439. maddelerde düzenlemeler yer almakta iken 15.03.2018 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7101 sayılı Kanun 57. maddesiyle HMK 410. madde, 60. maddesiyle de HMK 439. madde değiştirilmiştir. Ayrıca 53. madde ile 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanununun 15. maddesinde yapılan değişiklik ve 54. madde ile bu Kanuna eklenen ek 1. madde ile de görevli mahkeme konusunda ihtiyari tahkim ve milletlerarası tahkim arasında paralellik
sağlanmıştır. Kanun"un 55. maddesiyle de 5235 sayılı Kanun"un 5. maddesinde değişiklik yapılmış ve iptâl davaları ticaret mahkemesinin heyet halince göreceği davalar arasından çıkarılmıştır.
Yapılan değişiklikler sonucu HMK"daki son düzenlemelerde; tahkim yargılamasında, mahkeme tarafından yapılacağı belirtilen işlerde görevli ve yetkili mahkemenin, konusuna göre tahkim yeri asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesi olduğu, tahkim yeri belirlenmemiş ise görevli mahkemenin, konusuna göre asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesi, yetkili mahkemenin ise davalının Türkiye’deki yerleşim yeri, oturduğu yer veya işyeri mahkemesi olduğu (HMK 410/1), hakem kararına karşı yalnızca iptâl davası açılabileceği, iptâl davasının, tahkim yeri bölge adliye mahkemesinde açılacağı, öncelikle ve ivedilikle görüleceği (HMK 439/1) belirtilmiştir.
4686 sayılı MTK"daki son düzenleme ise hakem kararına karşı yalnızca iptâl davası açılabileceği, iptâl davasının, 3"üncü madde uyarınca yetkili asliye hukuk mahkemesinin bulunduğu yer yönünden yetkili Bölge Adliye Mahkemesi"nde açılacağı, öncelikle ve ivedilikle görüleceği (15/1), bu Kanun"da Asliye Hukuk Mahkemesine verilen görev ve yetkilerin, uyuşmazlığın konusuna göre Asliye Hukuk veya Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından kullanılacağı (ek 1) şeklindedir.
Yapılan değişiklikler ile 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu ve 6100 sayılı HMK"daki tahkim konusundaki görev kuralları benzer hale getirilmiştir.
Bu düzenlemeler mahkemelerin görevine ilişkindir. Görev düzenlemesi yapılan 7101 sayılı Kanunda görev kuralına ilişkin yapılan değişikliklerin eldeki davalara uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bir hükme yer verilmemiştir. Sonuç olarak uygulanması gereken geçiş hükmü bulunmamaktadır. Usul kuralları ve bu kapsamda yer alan görev kuralları kamu düzenine ilişkin olup, aksine düzenleme yoksa derhal uygulanacağından, yapılan görev kuralı değişikliklerinin kanunda istisna niteliğinde, geçiş hükümlerine yer verilmediği için eldeki davalara da uygulanması gerekir.
Davanın 6100 sayılı HMK"nın yürürlüğe girdiği tarihten önce, ya da Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği tarihten önce, açılıp açılmadığının da bir önemi bulunmamaktadır. 6100 sayılı HMK geçici 1/1. maddede bu kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümlerinin Kanun"un yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış davalarda uygulanmayacağı düzenlemesi, geçici 3/3. maddede ise, bu Kanun"da Bölge Adliye Mahkemelerine görev verilen hallerde, bu mahkemelerin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanun"un bu Kanun"a aykırı olmayan hükümlerinin uygulanacağı düzenlemeleri bulunmakta ise de, bu maddeler 6100 sayılı Kanun ile ilgili yapılan düzenlemelere ilişkin olup 6100 sayılı Kanun"da değişiklik yapan 7101 sayılı Kanun hükümlerini kapsadığından söz edilemez.
Yukarıda yapılan açıklama ve sözü edilen kurallarla birlikte somut olay değerlendirildiğinde: hüküm verildikten sonra yapılan kanun değişikliği ile 4686 sayılı Kanun"un 15. maddesine göre açılmış olan iptâl davasının, Bölge Adliye Mahkemesinde görülmesi zorunlu hale gelmiş olmakla mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerektiğinden hükmün sair yönleri incelenmeksizin bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre bu aşamada davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 04.06.2018 gününde kesin olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.