Esas No: 2020/3966
Karar No: 2021/669
Karar Tarihi: 24.02.2021
Danıştay 13. Daire 2020/3966 Esas 2021/669 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/3966
Karar No:2021/669
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Endüstriyel Proje ve Uygulama Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … İşletmeleri Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü Satın Alma Daire Başkanlığı tarafından 31/08/2020 tarihinde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun 21/b maddesi kapsamında pazarlık usulüyle gerçekleştirilen ...ihale kayıt numaralı "2.000.000 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma" ihalesinin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; İETT Genel Müdürlüğü Satınalma Daire Başkanlığı tarafından İstanbul ilinin farklı ilçeleri için farklı tarihlerde Şehiriçi Toplu Taşıma ihalelerinin gerçekleştirildiği, davacı şirket tarafından söz konusu ihalelere başvuruda bulunulduğu, bunlardan birisi olan ve davalı idare tarafından 05/12/2019 tarihinde açık ihale usulü ile gerçekleştirilen ...ihale kayıt numaralı "18.127.652 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma" ihalesinde, davacı şirketin teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı, buna karşı davacı tarafından Kamu İhale Kurumu'na yapılan itirazen şikâyet başvurusunun reddedildiği, bu kararın iptali istemiyle açılan davada ...İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı kararda, davacı şirketin sunduğu iş deneyim belgesinin benzer iş tanımına uygun olmadığı gerekçesiyle teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı, iddiasının reddine ilişkin olarak yapılan incelemede, "...davaya konu ihalenin konusunun ise şehir içi toplu taşıma hizmeti işi olduğu, davacının benzer iş kapsamındaki sunduğu iş bitirme belgesi ile davaya konu işin konusunun birbirinden farklı nitelikler arz ettiği, davacının benzer iş kavramı kapsamındaki sunduğu iş bitirme belgesinin şartnamede belirtilen benzer iş kapsamındaki işlerden de olmadığı, davacının sunmuş olduğu belgede yapılan işin Malzemeli Genel Temizlik ve İlaçlama Hizmeti ile Klinik Destek Hizmetinden oluştuğu fakat teklifinin değerlendirme dışı bırakıldığı ihaledeki işin şehir içi toplu taşıma hizmeti işi olduğu, yukarıda ayrıntısına yer verilen yönetmelikte iş deneyimini gösteren belgelerin tek bir sözleşme kapsamında taahhüt edilen ihale konusu iş veya benzer işlere ilişkin olarak belirtildiği, olayımızda ise sunulmuş olan belgeye ait iş konusunun iki kısımdan oluştuğunun görüldüğü, ayrıca davacının sunmuş olduğu iş bitirme belgesindeki işlerin ihale kapsamında yapılacak iş bakımından tali nitelik arz ettiği hususları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasına ilişkin iddiasına yönelik itirazlarının reddedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır..." değerlendirmesine yer verildiği;
Anılan Mahkeme kararı sonrasında, dava konusu ihale kapsamında yapılacak iş bakımından söz konusu Mahkeme kararındaki belgeden farklı bir iş bitirme belgesi sunulduğuna ilişkin olarak davacı şirket tarafından yapılmış herhangi bir açıklama veya belgenin de dosya kapsamında yer almadığı;
Bu durumda, uyuşmazlığa konu işin, idareye ait otobüsler ile şehiriçi toplu taşıma hizmetinin gerçekleştirilmesi işi olduğu, idarece yapılan benzer ihalelerde "davacının teklifinin değerlendirme dışında bırakılmasına" karşı davacı tarafından açılan davalarda, davacının benzer iş kapsamında sunduğu iş bitirme belgesi ile davaya konu işin konusunun birbirinden farklı nitelikler arz ettiğinden bahisle davacının teklifinin değerlendirme dışı bırakılmasında hukuka aykırılık bulunmadığı yönünde karar verildiği nazara alındığında, ihale konusuna uygun iş bitirme belgesi bulunmayan davacının söz konusu ihaleye davet edilme şartlarını taşımadığı anlaşıldığından, ihaleye davet edilme şartını taşımayan şirketin, ihalenin iptal edilmesine yönelik olarak dava açmasında somut, güncel ve meşru bir menfaati bulunmadığından, davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, ihale hukuku anlamında ehliyet kavramının geniş yorumlanması gerektiği, ehliyet tanımının salt benzer iş tanımına mahkum bırakılamayacağı, karara esas alınan ve ihale konusu iş için belirlenen benzer iş tanımının farklı bir ihale için doküman aşamasında yapılan başvuru üzerine Kamu İhale Kurumu tarafından hukuka aykırı bulunduğu ve ihalenin iptaline karar verildiği, söz konusu iptal kararına karşı açılan davalarda ise davanın reddi yönünde karar verildiği, bu bağlamda ihale konusu işte iş deneyim tanımının hatalı yapıldığının ve bilerek belirli istekliler üzerine ihale kararı alınmasına matuf iş deneyim belgesi istendiğinin açık olduğu, ihalenin 4734 sayılı Kanun'un 5. maddesindeki temel ilkelerin tamamına aykırı olduğu, benzer ihaleler için daha önce farklı Mahkemelerce verilen iptal kararlarının dikkate alınmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, davacının ihale konusu işe uygun iş deneyim belgesine sahip olmadığının Mahkeme kararı ile sabit olduğu, davacı şirketin aday, istekli veya istekli olabilecek sıfatını haiz olmadığı, bu nedenle dava konusu işlemin iptalini istemekte herhangi bir hukuki menfaatinin olmadığı, mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosya tekemmül ettiğinden yürütmenin durdurulması istemi hakkında ayrıca bir karar verilmeksizin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgelerin incelenmesinden;
1-)Davacı şirketin, davalı idareye ait olan ve İstanbul ilinin farklı ilçelerindeki garajlarda bulunan otobüslerin işletilmesi amacıyla muhtelif tarihlerde gerçekleştirilen ihalelere katıldığı,
2-)Bu ihalelerden Kurtköy garajı için açık ihale usulüyle yapılan … ihale kayıt numaralı "21.450.000 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma" işi ihalesi ile İkitelli garajı için açık ihale usulüyle yapılan ...ihale kayıt numaralı "18.127.652 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma" işi ihalesi için davacı şirketin vermiş olduğu tekliflerin "iş bitirme belgesine konu işin benzer iş olarak kabul edilecek işler kapsamında olmadığından bahisle" değerlendirme dışı bırakıldığı,
3-)Davalı idarenin söz konusu kararlarına karşı davacı tarafından yapılan şikâyet başvuruları ile devamında Kamu İhale Kurumu'na yapılan itirazen şikâyet başvurularının reddedildiği, Kamu İhale Kurumu kararlarının iptali istemiyle açılan davalarda ...İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı; … tarih ve E:…, K:… sayılı kararlar ile davanın reddine karar verildiği ve söz konusu kararların temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiği,
4-)Öte yandan, davacı şirket tarafından davalı idareye sunulan 11/12/2019 kayıt tarihli dilekçede, Kurtköy ve İkitelli garajlarında gerçekleştirilecek "Şehiriçi Toplu Taşıma" işi için yapılan ihale sürecinin tamamlanmadığı ve anılan işlerin süresinin 31/12/2019 tarihinde sona erecek olması nedeniyle süreklilik arz eden söz konusu işlerin pazarlık usulü ile ihale edilmesinin söz konusu olabileceği belirtilerek, ilan yapılmaksızın gerçekleştirilecek "Şehiriçi Toplu Taşıma" konulu hizmet alım ihalelerine davet edilme talebinde bulunulduğu,
5-)Devam eden süreçte davalı idare tarafından 18/03/2020 tarihinde açık ihale usulüyle gerçekleştirilen 2020/80240 kayıt numaralı "34.000.000 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma Hizmeti Alımı (Ayazağa Garajı)" ihalesine yönelik olarak doküman aşamasında davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikayet başvurusu üzerine, söz konusu ihalenin Kamu İhale Kurulu'nun 13/05/2020 tarih ve 2020/UH.II-892 sayılı kararı ile iptal edildiği, anılan karara karşı açılan davalarda … İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı; … tarih ve E:…, K:… sayılı kararlar ile davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararlara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine Dairemizce anılan kararların "benzer iş" ile ilgili kısmının onanmasına, diğer kısmının ise bozulmasına ve bu kısım yönünden Kurul kararının iptaline karar verildiği,
6-)Davalı idare tarafından 16/04/2020 tarihinde gerçekleştirilen … kayıt numaralı “9.000.000 Km Şehiriçi Toplu Taşıma (Çobançeşme Garajı)" ihalesine yönelik olarak doküman aşamasında davacı şirket tarafından yapılan itirazen şikâyet başvurusu üzerine, söz konusu ihalenin Kamu İhale Kurulu'nun 13/05/2020 tarih ve 2020/UH.II-891 sayılı kararı ile iptal edildiği, anılan karara karşı açılan davalarda ...İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:…, K:…. sayılı; … tarih ve E:…, K:… sayılı kararlar ile dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, söz konusu kararlara karşı yapılan temyiz başvurusu üzerine Dairemizce anılan kararların "benzer iş" ile ilgili kısmının benzer iş tanımının hukuka aykırı olarak belirlenmesi nedeniyle bozulmasına ve bu kısım yönünden davanın reddine karar verildiği,
7-)Gelinen aşamada açık ihale süreci tamamlanamadığından, hizmetin aksamadan devam ettirilmesi için, ...ihale kayıt numaralı "2.000.000 Km. Şehiriçi Toplu Taşıma" ihalesinin 31/08/2020 tarihinde 4734 sayılı Kanun'un 21/b maddesi kapsamında pazarlık usulüyle gerçekleştirildiği, davacı şirketin ihaleye davet edilmediği, bunun üzerine anılan ihalenin iptali istemiyle bakılan dava açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü" başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu; "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olduğu belirtilmiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinde, iptal davaları, idari işlemler hakkında menfaatleri ihlâl edilenler tarafından, tam yargı davaları ise idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan davalar olarak tanımlanmış; 14. maddesinin 3/c bendinde, dava dilekçelerinin, diğer ilk inceleme konuları yanında ehliyet yönünden de inceleneceği belirtilmiş; aynı Kanun'un 15. maddesinin 1/b bendinde ise, 14. maddenin 3/c, 3/d ve 3/e bentlerinde yazılı hâllerde davanın reddine karar verileceği kurala bağlanmıştır.
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinde, aday, ön yeterlik için başvuran gerçek veya tüzel kişiler veya bunların oluşturdukları ortak girişimler; istekli, mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihalesine teklif veren tedarikçi, hizmet sunucusu veya yapım müteahhidi; istekli olabilecek ise, ihale konusu alanda faaliyet gösteren ve ihale veya ön yeterlik dokümanı satın almış gerçek veya tüzel kişi ya da bunların oluşturdukları ortak girişim olarak tanımlanmıştır.
4734 sayılı Kanun'un "Pazarlık usulü" başlıklı 21. maddesinin (b) bendinde, "Doğal afetler, salgın hastalıklar, can veya mal kaybı tehlikesi gibi ani ve beklenmeyen veya yapım tekniği açısından özellik arz eden veya yapı veya can ve mal güvenliğinin sağlanması açısından ivedilikle yapılması gerekliliği idarece belirlenen hâllerde veyahut idare tarafından önceden öngörülemeyen olayların ortaya çıkması üzerine ihalenin ivedi olarak yapılmasının zorunlu olması" durumu pazarlık usulünün uygulanacağı hâller arasında sayılmış; "İhale ve ön yeterlik dokümanının verilmesi" başlıklı 28. maddesinde, "İhale ve ön yeterlik dokümanı idarede bedelsiz görülebilir. Ancak, ön yeterlik veya ihaleye katılmak isteyen isteklilerin bu dokümanı satın almaları zorunludur. İlan yapılmayan ihalelerde, ihale dokümanı sadece idare tarafından davet edilenlere satılır. Doküman bedeli, basım maliyetini aşmayacak ve rekabeti engellemeyecek şekilde idarelerce tespit edilir." kuralına yer verilmiştir.
Anılan Kanun'un "İhalelere yönelik başvurular" başlıklı 54. maddesinde, "İhale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday veya istekli ile istekli olabilecekler, bu Kanun'da belirtilen şekil ve usul kurallarına uygun olmak şartıyla şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunabilirler. Şikâyet ve itirazen şikâyet başvuruları, dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idari başvuru yollarıdır." kuralına yer verilmiş; "İdareye şikâyet başvurusu" başlıklı 55. maddesinin 1. ve 3. fıkralarında, şikâyet başvurusunun, ihale sürecindeki işlem veya eylemlerin hukuka aykırılığı iddiasıyla bu işlem veya eylemlerin farkına varıldığı veya farkına varılmış olması gereken tarihi izleyen günden itibaren 21. maddenin (b) ve (c) bentlerine göre yapılan ihalelerde beş gün, diğer hâllerde ise on gün içinde ve sözleşmenin imzalanmasından önce, ihaleyi yapan idareye yapılacağı ve idarenin, şikâyet başvurusu üzerine gerekli incelemeyi yaparak on gün içinde gerekçeli bir karar alacağı belirtilmiş; 4. fıkrasında, belirtilen süre içinde bir karar alınmaması durumunda başvuru sahibi tarafından karar verme süresinin bitimini, süresinde alınan kararın uygun bulunmaması durumunda ise başvuru sahibi dâhil aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından idarece alınan kararın bildirimini izleyen on gün içinde Kuruma itirâzen şikâyet başvurusunda bulunulabileceği vurgulanmış; "Kuruma itirâzen şikâyet başvurusu" başlıklı 56. maddesinde ise, "İdareye şikâyet başvurusunda bulunan veya idarece alınan kararı uygun bulmayan aday, istekli veya istekli olabilecekler tarafından 55'inci maddenin dördüncü fıkrasında belirtilen hâllerde ve sürede, sözleşme imzalanmadan önce itirazen şikâyet başvurusunda bulunulabilir. İhalenin iptaline ilişkin işlem ve kararlardan, sadece şikâyet ve itirazen şikâyet üzerine alınanlar itirazen şikâyete konu edilebilir ve bu kararlara karşı beş gün içinde doğrudan Kuruma başvuruda bulunulabilir..." kuralı yer almıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Uyuşmazlık konusu ihalenin pazarlık usulüyle yapılan bir ihale olması nedeniyle öncelikle ihaleye davet edilmeyen kişilerce idarî başvuru yapılmadan doğrudan dava açılıp açılamayacağının irdelenmesi gerekmektedir.
Aktarılan mevzuat kuralların birlikte değerlendirilmesinden, ihale sürecindeki hukuka aykırı işlem veya eylemler nedeniyle bir hak kaybına veya zarara uğradığını veya zarara uğramasının muhtemel olduğunu iddia eden aday, istekli ile istekli olabileceklerin, Kanun'da dava açılmadan önce tüketilmesi zorunlu idari başvuru yolu olarak öngörülen şikâyet ve itirazen şikâyet başvurusunda bulunmalarının zorunlu olduğu, başvuruda bulunabilmek için aranan "istekli" veya "istekli olabilecek" sıfatının, ilan yapılmayan ve davet edilmeyenlere doküman satılmayan pazarlık usulünde kazanılması mümkün olmadığından, ilansız pazarlık usulünün uygulandığı ihalelerde "istekli" veya "istekli olabilecek"ler dışında kalanlar açısından idarî başvuru zorunluluğu bulunmadığının, diğer bir ifadeyle, bu kişilerce doğrudan dava açılabileceğinin kabulü gerektiği sonucuna varılmaktadır.
Olayda, uyuşmazlık konusu ihalenin 4734 sayılı Kanun’un 21. maddesinin (b) bendi gereğince pazarlık usulüyle ilansız olarak yapıldığı, davacı şirketin ihaleye davet edilmediği ve kendisine ihale dokümanı satılmadığı, bu nedenle istekli olabilecek sıfatını haiz olmadığı görüldüğünden, ihalenin iptali istemiyle doğrudan dava açılabileceği hususunda tereddüt bulunmamaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 2. maddesinin 1/a fıkrasında, iptal davaları, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan davalar olarak tanımlanmaktadır.
Yargı kararlarında ve doktrinde "menfaat" kavramının davacı ile iptalini istediği idarî işlem arasındaki bağı, ilgiyi ifade ettiği belirtilmekte ve idarî işlem ile dava açan kişi arasında meşrû, güncel ve ciddî bir alâka söz konusu ise, davada menfaat bağının bulunduğu kabul edilmektedir. Bu bağlamda idarî yargıda önemli bir yeri olan iptal davalarında davacı olabilmek için subjektif bir hakkın ihlâl edilmesi şartı aranmamakta, dava hakkına sahip olabilmek için menfaat ihlâli, bazen bir alakanın varlığı dahi yeterli sayılabilmektedir. Bu husus, "menfaat ihlâlinden maksadın işlem ile subjektif bir hakkın ihlâl edilmesi olmadığı, işlem ile ciddi ve makul bir alakadan ibaret olduğu" şeklinde de ifade edilebilmektedir. (İKİNCİOĞULLARI Füruzan, "Dava Açma Ehliyeti", İdare Hukuku ve İdari Yargı İle İlgili İncelemeler I, Danıştay Tasnif ve Yayın Bürosu Yayınları, 1976, Ankara, s.150).
Dolayısıyla, iptal davasının gerek anılan maddede, gerekse içtihat ve doktrinde belirlenen hukukî nitelikleri göz önüne alındığında, idare hukuku alanında tek taraflı irade açıklamasıyla kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikte tesis edilen idarî işlemlerin, bu idarî işlemle meşru, kişisel ve güncel bir menfaat ilgisi kurabilenler tarafından iptal davasına konu edilebileceğinin kabulü gerekmektedir.
Kişisel, meşru ve güncel bir menfaat alâkasının varlığı, davanın niteliğine ve özelliğine göre idarî yargı yerlerince belirlenmekte, davacının idarî işlemle ciddî, makûl, maddî ve manevî bir alâkasının bulunduğunun anlaşılması, dava açma ehliyeti için yeterli sayılmaktadır. Ayrıca, iptal davaları idarî işlemlerin hukuka uygun olup olmadığının denetlenmesine, hukukun üstünlüğünün sağlanmasına, böylece de idarenin hukuka bağlılığının ve sonuçta hukuk devleti ilkesinin gerçekleştirilebilmesine imkân sağladığından, bu davalarda menfaat alâkasının bu amaç doğrultusunda yorumlanması gerekmektedir.
Davacı şirketin davalı idare tarafından daha önce gerçekleştirilen benzer nitelikteki açık ihalelere katıldığı, yine bu ihalelerin bir kısmı için doküman aşamasında itirazen şikâyet yoluyla Kamu İhale Kurumu'na başvuruda bulunduğu, davacının başvuruları üzerine anılan ihalelerin bir kısmının iptal edildiği, devam eden süreçte davacı şirket tarafından pazarlık usulüyle gerçekleştirilecek "Şehiriçi Toplu Taşıma" konulu hizmet alım ihalelerine davet edilme talebinde bulunulduğu, bakılan davanın ise aynı konuda davalı idare tarafından daha önce yapılan ihalelerin iptal edilmesine rağmen ihale süreçlerinin usulsüz olarak devam ettiği ve talepte bulunmalarına rağmen ihaleye davet edilmedikleri iddialarıyla açıldığı, davacının Kurtköy ve İkitelli garajları için yapılan ihalelerde ihale dışı bırakılmasına yol açan ve temyize konu Mahkeme kararında da davacının ihaleye uygun iş deneyim belgesinin bulunmadığı yönündeki değerlendirmeye esas alınan "benzer iş" tanımının ise Kurul kararıyla iptal edildiği, bu kararın da Mahkemece hukuka uygun bulunduğu görülmektedir.
Bu duruma göre, davacının dava açma ehliyetini haiz olup olmadığının belirlenmesinde salt iş deneyim belgesinin benzer işe uygunluğunun dikkate alınmasının mümkün olmadığı, kaldı ki Mahkeme kararında iş deneyim belgesi yönünden yapılan değerlendirmeye esas alınan ve davalı idare tarafından da davacının ihaleye davet edilmemesinin gerekçesi olarak gösterilen "benzer iş" tanımının hukuka aykırı bulunarak iptal edildiği, ayrıca davacı şirketin pazarlık usulüyle yapılacak ihalelere davet edilebilmesi için davalı idareye başvuruda bulunduğu, bu kapsamda aktarılan idarî ve hukukî süreç de dikkate alındığında davacı şirketin uyuşmazlığa konu ihale ile meşru, güncel ve makûl menfaat alâkasının olduğu ve dava açma ehliyetinin bulunduğu anlaşıldığından, davanın ehliyet yönünden reddine ilişkin temyize konu İdare Mahkemesi kararında usul kurallarına uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca .... İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Kullanılmayan …-TL yürütmeyi durdurma harcının istemi hâlinde davacıya iadesine,
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un 20/A maddesinin ikinci fıkrasının (i) bendi uyarınca kesin olarak (karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere), 24/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.