Esas No: 2017/2901
Karar No: 2021/670
Karar Tarihi: 24.02.2021
Danıştay 13. Daire 2017/2901 Esas 2021/670 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2017/2901
Karar No:2021/670
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Radyo Yayıncılığı A.Ş.
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Kurulu
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirkete ait "…" çağrı işareti ile yayın yapan medya hizmet sağlayıcı kuruluşunda 24/03/2016 tarihinde yayınlanan "…" adlı programda; 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un "Yayın Hizmeti İlkeleri" başlıklı 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükmünün tekraren ihlal edildiğinden bahisle, aynı Kanun'un 32. maddesinin 2. fıkrası uyarınca 9.104,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen … tarih ve E:.., K:… sayılı kararda; uyuşmazlık konusu yayında 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinin ihlal edildiğinden bahisle aynı Kanun'un 32. maddesinin ikinci fıkrası gereğince davacı şirkete 9.104,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği, bunun üzerine bakılan davanın açıldığı, söz konusu yayında sunucunun, saat 08:05'den itibaren "…" başlığıyla duyurduğu konu ile ilgili olarak dinleyicilerden aldığı cevapları okuduğu ve bunlarla ilgili yorumlarda bulunduğu, bu isteklerden bir tanesini, "vekillerden isteğim diyor Haydar, onurlu, ahlaklı, vicdanlı olsunlar. İnsan olsunlar! Daha ne isteyeyim" şeklinde duyuran sunucunun daha sonra "zaten bunların hepsi olsa, aslında başka bir şey istemeye gerek kalmayacak değil mi?" şeklinde bütün vekilleri zan altında bırakabilecek bir yorumda bulunduğu, özel bir vakıf kurumunda çocuklara yapılan tecavüze ilişkin olarak dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı hakkında "Aile Bakanımız da üstelik kendisi de kadın. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı …, hatırlarsanız, 'bir kere böyle bir hadisenin gerçekleşmesi' -bir kere böyle bir hadisenin gerçekleşmesi dediği, 45 çocuğa tecavüz edilmesinden bahsediyor bu arada- işte o kurumu karalamaz, o vakfı karalamaz" ifadelerini kullandıktan bir müddet sonra bir dinleyicinin "vekillerden isteğim şu bir kereden bir şey olmuyor ya onu bir deneyebilirler mi acaba?" şeklindeki sözlerini sunucunun "bunu valla Mecliste bizzat bakana sorsunlar ya" şeklinde desteklediği, bu hâliyle ihlale konu yayında kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı ifadelere yer verildiği ve yayının 6112 sayılı Kanun'un 8/1-(ç) maddesine aykırı olduğu görüldüğünden, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve istinaf başvurusunun kabulünü gerektiren bir neden bulunmadığı belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ihlale konu programda gündeme ilişkin konuların ironik bir dille anlatıldığı ve ele alınan konunun basın özgürlüğü ve düşünce hürriyeti kapsamında dile getirildiği, 6112 sayılı Kanun'un 8/1-(ç) maddesini ihlal eden herhangi bir ifadeleye yer verilmediği, bu nedenle uyuşmazlık konusu programda herhangi bir yayın ihlali bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, temyize konu kararın usul ve yasaya uygun olduğu, uyuşmazlığa konu yayında kullanılan ifadeler nedeniyle 6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanunun 8/1-ç maddesinin ihlal edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
ESAS YÖNÜNDEN:
MADDİ OLAY :
Davacı şirkete ait "…" çağrı işareti ile yayın yapan radyo kanalında 24/03/2016 tarihinde yayımlanan "…" adlı programda yer alan ifadeler nedeniyle söz konusu yayın ile 6112 sayılı Kanun'un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ç) bendi hükmünün tekraren ihlâl edildiğinden bahisle, davacı şirkete 9.104,00-TL idarî para cezası verilmesine ilişkin … tarih ve … sayılı Kurul kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Kanun'un "Yayın hizmeti ilkeleri" başlıklı 8. maddesinin 1. fıkrasında, "Medya hizmet sağlayıcılar, yayın hizmetlerini kamusal sorumluluk anlayışıyla bu fıkrada yer alan ilkelere uygun olarak sunarlar. Yayın hizmetleri;
...
ç) İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez...." hükmüne, 32. maddesinin 2. fıkrasının dava konusu Kurul kararının tesis edildiği tarih itibarıyla yürürlükte bulunan halinde ise, "8 inci maddenin birinci fıkrasının diğer bentleri ile ikinci ve üçüncü fıkralarında ve bu Kanunun diğer maddelerinde belirlenen ilke, yükümlülük veya yasaklara aykırı yayın yapan medya hizmet sağlayıcıları uyarılır. Uyarının ilgili kuruluşa tebliğinden sonra ihlalin tekrarı hâlinde medya hizmet sağlayıcıya ihlalin ağırlığı ve yayının ortamı ve alanı göz önünde bulundurularak, ihlalin tespit edildiği aydan bir önceki aydaki brüt ticari iletişim gelirinin yüzde birinden üçüne kadar idari para cezası verilir. İdarî para cezası miktarı, radyo kuruluşları için bin Türk Lirasından, televizyon kuruluşları ve isteğe bağlı medya hizmet sağlayıcıları için onbin Türk Lirasından az olamaz." hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Aktarılan kuralların değerlendirilmesinden, medya hizmet sağlayıcılarının yayınlarında insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı bir biçimde yayın yapılması yahut yayının kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içermesi halinde idarî yaptırım uygulama yetki ve görevinin davalı idareye ait olduğu, söz konusu ihlâl yönünden davalı idare tarafından medya hizmet sağlayıcıları hakkında idarî para cezası tesis edilmeden önce uyarı yaptırımında bulunulması gerektiği, uyarı yaptırımının ilgili kuruluşa tebliğ edilmesine rağmen aynı eylemde ısrarcı davranılması ve ihlalin tekrar edilmesi halinde ise yayıncı kuruluşa idarî para cezası verilebileceği anlaşılmaktadır.
Öte yandan, idarî para cezası verilmesine dayanak teşkil eden uyarı yaptırımına karşı dava açılması ve mahkeme tarafından uyarı yaptırımının iptaline karar verilmesi halinde, idarî para cezası verilebilmesi için kanunda aranan ön şartın gerçekleşmiş olmayacağı açıktır.
Davacı şirkete idarî para cezası verilmesine ilişkin dava konusu işlemin yayın ilkesinin tekraren ihlal edildiğinden bahisle tesis edildiği, tekerrüre esas alınan uyarı yaptırımına ilişkin işlemin … tarih ve … sayılı Kurul kararı olduğu, söz konusu uyarı yaptırımına ilişkin Üst Kurul kararının iptali istemiyle açılan davanın … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedildiği, söz konusu kararın Dairemizin 07/02/2018 tarih ve E:2015/3962, K:2018/316 sayılı kararıyla bozulması üzerine, anılan Mahkeme tarafından bozma kararına uyularak, … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla tekerrüre esas alınan uyarı yaptırımın iptaline karar verildiği, Dairemizin 02/12/2020 tarih ve E:2019/2682, K:2020/3490 sayılı kararıyla da anılan Mahkeme kararının onandığı görülmektedir.
Bu durumda, dava konusu işlemin dayanağı olan ve tekerrüre esas alınan ilk ihlâl nedeniyle tesis edilen uyarı yaptırımına ilişkin işlem Mahkeme kararıyla iptal edildiğinden, aynı yayın ilkesinin tekraren ihlâli nedeniyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk, davanın reddi yolundaki Mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukukî isabet bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 24/02/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.