Esas No: 2019/1291
Karar No: 2021/687
Karar Tarihi: 24.02.2021
Danıştay 10. Daire 2019/1291 Esas 2021/687 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2019/1291
Karar No : 2021/687
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Valiliği
VEKİLİ : Av. …
İSTEMLERİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının, davacı tarafından esastan, davalı idare tarafından vekalet ücreti yönünden temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacıya ait olan ve muhtarlık seçimlerinde seçim aracı olarak kullanılan ... plakalı aracın, İstanbul ili, ... ilçesi, … Mahallesi, … Caddesi, … Sokak, No:… adresinde park halinde iken 30/03/2014 tarihinde gece 03:30 sıralarında kimliği belirsiz kişilerce yakılması üzerine, davacının oluşan maddi zararının tazmini istemiyle 5233 sayılı Kanun kapsamında yaptığı başvurusunun terör eylemleri neticesi meydana gelmediği gerekçesi ile reddine dair İstanbul Valiliği Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zarar Tespit Komisyon Başkanlığı'nın … tarih ve … sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Danıştay (Kapatılan) Onbeşinci Dairesinin 27/03/2018 tarih ve E:2015/7745, K:2018/2948 sayılı kararı ile bozulması üzerine bozma kararına uyularak, zararı doğuran olayın terör maksatlı gerçekleştiğine dair emniyet ve adli birimlerde herhangi bir bilginin bulunmadığı, eskiden muhtarlık yapan davacının yeniden aday olmasını istemeyen şahısların husumetinden kaynaklandığı, terör maksatlı oluştuğunun somut olarak tespit edilemediği görüldüğünden, oluşan maddi zararının tazmini istemiyle 5233 sayılı Kanun kapsamında yapılan başvurusunun reddine dair dava konusu İstanbul Valiliği Zarar Tespit Komisyonu kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davacı vekili tarafından, müvekkilinin 2001-2009 yılları arasında muhtarlık yaptığı, 2014 yılında yeniden muhtarlığa adaylığını koyduğu, olay tarihinde yakılan aracın seçim aracı olarak kullanıldığı, müvekkilinin evinin bahçesinde park halindeyken yakıldığı, seçimde kullanılacak oy pusulalarının da aracın bagajında tamamen yandığı, oy pusulalarının muhtar adayları bünyesinde saklandığı, olayın siyasi unsurlar barındıran bir terör olayı olduğu ileri sürülmektedir.
Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesince davanın reddine karar verilmesine rağmen idareleri lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka uyarlık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davacı vekili tarafından, savunma verilmemiştir.
Davalı idare tarafından, davacı tarafın temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Davacının temyizi yönünden yapılan inceleme;
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın redde ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin temyizi yönünden yapılan inceleme;
Davalı idare vekilince, davanın reddine karar verilmesi ve davada vekil ile temsil edilmiş olmaları nedeniyle davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
02/11/2011 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin "Davalardaki temsilin niteliği ve vekalet ücretine hükmedilmesi ve dağıtımı" başlıklı 14. maddesinin birinci fıkrasında "Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilir." hükmüne yer verilmiştir.
Dava dosyasının incelenmesinden; davanın 05/09/2014 tarihinde açıldığı, dava dilekçesinin davalı idareye 01/10/2014 tarihinde tebliğ edildiği, davalı idarenin vekili Av. … tarafından imzalanan 30/10/2014 havale tarihli savunma dilekçesi süresinde dosyaya sunulduğu halde Mahkemece, ret ile sonuçlanan davada hüküm kısmında davalı idare lehine avukatlık ücretine hükmedilmediği anlaşılmaktadır.
Uyuşmazlıkta, davalı idarenin savunma dilekçesinin avukatı tarafından verildiği, idarenin davayı vekili aracılığıyla takip ettiği görülmekle davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde, temyiz incelemesi sonunda kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa Danıştay'ın kararı düzelterek onayacağı hükme bağlanmıştır.
Bu durumda, davalı idarenin lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönündeki temyiz iddiası yerinde ise de, bu iddia kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediğinden; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49/1-b maddesi uyarınca, temyizen incelenen Mahkeme kararının hüküm kısmına "Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 1.090,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle kararın düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın reddi yolundaki .... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararının hüküm kısmına "karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen … TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine" cümlesinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24/02/2021 tarihinde davacı temyizi yönünden oybirliğiyle, davalı idare temyizi yönünden oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X)
Davayı avukat aracılığıyla takip eden davalı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, vekalet ücretine hükmedilmemesi; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın düzeltilerek onanmasını gerektiren, 'yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hata ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlık' kapsamında bulunmayıp, anılan maddenin 2. fıkrasının (b) bendi uyarınca kararın bozulmasını gerektiren 'hukuka aykırılık' teşkil ettiğinden, davalının temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bu hususta yeniden bir karar verilmek üzere bozulması gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.