Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1432
Karar No: 2011/6603
Karar Tarihi: 05.12.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/1432 Esas 2011/6603 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/1432 E.  ,  2011/6603 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Manevi Tazminat ve Katılma Alacağı

    ... ile ... aralarındaki manevi tazminat ve katılma alacağı davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair .... Aile Mahkemesinden verilen 11.01.2011 gün ve 481/10 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile davalı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı ... vekili tarafından davalı ... aleyhine açılan manevi tazminat ve katılma alacağı davasının yargılaması sonunda manevi tazminat ile emekli ikramiyesinden kaynaklanan alacağa ilişkin talebin reddine, taşınmaza ilişkin katılma alacağı davasının kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Taraflar, 25.07.1986 tarihinde evlenmiş, 27.07.2009 tarihinde açılan boşanma davasının kabulle sonuçlanması üzerine 17.05.2010 tarihinde kesinleşen hükümle boşanmışlardır. Taraflarca başka mal rejimi seçilmediğinden 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten boşanma davasının açıldığı tarihe kadar yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dava konusu 1654 ada 279 parsel 23.07.1970 tarihinde satış yoluyla davalının miras bırakanı ... adına tescil edilmiş, 02.09.2005 tarihinde miras yoluyla davalı ve diğer mirasçılar adına intikal görmüş, bilahare sırasıyla satışlar yoluyla ..., ..., son olarak 26.10.2005 tarihinde satış yoluyla davalı ... adına tescil edilmiştir.
    Dosya kapsamına dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, mahkemece deliller takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına, tarafların boşanmada ortak kusurlu olduğu boşanma hükmünü veren mahkemece belirlendiğine ve mahkemece bu husus gözönünde bulundurularak manevi tazminat isteğinin reddine karar verildiğine, emekli ikramiyesine yönelik talebinin ise, davalının halen Kredi Yurtlar Kurumu Eskişehir Bölge Müdürlüğü’nde teknisyen olarak çalıştığı, davalı tarafından alınmış veya elde edilmiş bir mal varlığı (ikramiye) bulunmadığı (TMK.nun m.219/1. fıkra) anlaşıldığına göre, mahkemece manevi tazminat ile emekli ikramiyesine yönelik talebin reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. İkramiye henüz beklenen ve ileride alınması gereken bir hak olup, bu haliyle mal rejimi tasfiyesinde gözönünde tutulamaz. Dava konusu taşınmazdan kaynaklanan alacak isteğine gelince; mahkemece davalıya miras yoluyla intikal eden 3/8 pay esas alınarak katılma alacağına hükmedilmiş ise de mahkemenin bu değerlendirmesine katılma olanağı bulunmamaktadır. TMK.nun 220/2.maddesi uyarınca miras yoluyla davalıya intikal eden pay davalının kişisel malı olması nedeniyle bu pay üzerinden katılma alacağının belirlenmesi hatalı olmuştur. Ancak 1654 ada 279 parsel, 2005 yılında miras yoluyla davalı ile diğer mirasçılara intikal etmiş, davalı mirasçılardan Hayriye’ye ait 3/8 payın bedelini ödemek suretiyle 2005 yılında satın almış, anne Sabriye’ye isabet eden miras payı yönünden herhangi bir ödeme yapılmadığı ileri sürülmüştür. Bu açıklamalara göre, miras yoluyla davalıya intikal eden 3/8 pay ile anne tarafından davalıya verilen (bağışlanan) 2/8 pay karşılıksız kazandırma niteliğinde olup davalının kişisel mal varlığı, yasal edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde satın alınan Hayriye’ye ait 3/8 payın edinilmiş mal olarak kabulü gerekmektedir. Her ne kadar mahkemece davalının miras payı yönünden katılma alacağına karar verilmiş ise de satın alınan Hayriye payı ile davalının miras payı 3/8 olduğundan taşınmazın değeri ve katılma alacağının miktarı bakımından bir farklılık olmayacaktır. Başka bir anlatımla; taşınmaz üzerindeki davacıya intikal eden pay ile edinilmiş mal niteliğindeki pay birbirine denktir. Mahkemece, taleple bağlı olarak taşınmazın 3/8 payına isabet eden miktarın yarısı üzerinden davacı lehine 5000 TL katılma alacağına hükmedilmiş olması fedakarlığın denkleştirilmesi ve hakkaniyet ilkesine uygun düşmekte olup verilen karar sonucu itibariyle doğru bulunmaktadır.
    Davacı vekili ile davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibariyle doğru bulunan hüküm bölümlerinin açıklanan nedenlerle ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 74,25 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 222,75 TL"nin temyiz eden davacı ve davalıdan ayrı ayrı alınmasına 05.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi