14. Hukuk Dairesi 2013/1454 E. , 2013/5902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne dair verilen 07.06.2012 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 16.04.2013 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalılar vekili gelmedi. Karşı taraftan davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenin sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_K A R A R_
Davacı, davalı arsa maliki ... ile davalı yüklenici ... arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılan 4 parsel sayılı taşınmazdaki (A) blok 1 numaralı bağımsız bölümü yükleniciden 06.04.2001 günlü sözleşmeyle yükleniciden satın alıp bedelini ödediğini ileri sürerek, taşınmazın adına tescilini veya ödenen bedelin faiziyle alınmasını istemiştir.
Davalı arsa maliki ..., davalı yüklenicinin edimlerini tam olarak yerine getirmediğini, davalı yüklenici ... de davacının edimini yerine getirmediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, tapu iptali ve tescil isteminin kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı arsa maliki vekili ile davalı yüklenici ... vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, arsa sahibi ile yüklenici arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yükleniciye bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümün temlik alındığı iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yüklenicinin şahsi hakkını üçüncü kişiye temlik etmesi halinde üçüncü kişinin ifa talep edip edemeyeceğinin saptanmasında öncelikle yüklenicinin edimini (eseri meydana getirme ve teslim borcunu) yerine getirip getirmediğinin, ardından sözleşme hükümlerindeki diğer borçlarını ifa edip etmediğinin açıklığa kavuşturulması zorunludur.
Arsa sahibi ile aralarında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunan yükleniciden, sözleşmede ona bırakılması kararlaştırılan bağımsız bölümü temlik alan üçüncü kişinin (davacının) arsa sahibini (borçluyu) ifaya zorlayabilmesi için bazı koşulların varlığı gerekir. Gerçekten, 818 sayılı BK’nun 167. maddesi gereğince; “Borçlu, temlike vakıf olduğu zaman; temlik edene karşı haiz olduğu defileri, temellük edene karşı dahi dermeyan edebilir.” Buna göre temliki öğrenen borçlu, temlik olmasaydı önceki alacaklıya karşı ne tür defiler ileri sürebilecekse, aynı defileri yeni alacaklıya (temlik alan üçüncü kişiye) karşı da ileri sürebilir. Diğer taraftan, yüklenici arsa sahibine karşı öncelikli edimini tamamen veya kısmen yerine getirmeden kazanacağı şahsi hakkı üçüncü kişiye temlik etmişse, üçüncü kişi Borçlar Kanununun 81.maddesi hükmünden yararlanma hakkı bulunan arsa sahibini ifaya zorlayamaz.
Somut olayda, davacı davalı yüklenicilerin temlikine dayanarak tapu iptali ve tescil; ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı taraflar arasındaki 04.06.1997 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca dava konusu bağımsız bölüm yüklenicilere bırakılmıştır. Yüklenici de 818 sayılı BK’nun 162. maddesi uyarınca şahsi hakkını 06.04.2001 tarihli sözleşmeyle davacı ve dava dışı kişilere temlik etmiş, davacı ve dava dışı kişilerce noterde çekilen kur’a ile dava konusu taşınmaz davacıya isabet etmiştir. Yüklenici sözleşme edimlerini tam ve eksiksiz yerine getirdiğinde daha açığı, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim ettiğinde arsa malikinin edimini yerine getirmesini isteyebilir. Somut uyuşmazlıkta, çekişme konusu bağımsız bölümün bulunduğu taşınmazda yapılan keşif sonucu bilirkişi kurulu tarafından 09.05.2011 günlü rapor düzenlenmiştir. Bu rapor uyarınca, arsa maliklerine bırakılan bağımsız bölümlerde eksik ve ayıplı işler bedeli toplamı 49.800TL; ek rapor ile de, davacı payına 1.110 TL düştüğü belirlenmiştir. Görülüyor ki, yükleniciler sözleşmeden doğan edimlerini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmemişlerdir. Yüklenici edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmeden kazanacağı kişisel
hakkını davacıya temlik etmekle yüklenicinin halefi olan davacı sözleşme ediminin yerine getirilmesinde arsa malikine karşı sorumludur. Dolayısıyla, yüklenicilerin yerine getirmediği eksik ve ayıplı iş bedeli olan 49.800 TL’nin tamamından davacı sorumludur. Bu nedenle, bedelin tamamının depo edilmesi için davacıya süre verilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, yukarıda yapılan saptamalar bir yana bırakılarak yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Yukarıda açıklanan bozma nedenine göre, davalı yüklenici vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı arsa maliki ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2.) bentte açıklanan nedenlerle davalı yüklenici ... vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 16.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.