8. Hukuk Dairesi 2011/2015 E. , 2011/6526 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Sınırlandırmanın İptali ve Tescil
... ile Hazine ve Emirler Köyü Tüzel Kişiliğj aralarındaki sınırlandırmanın iptali ve tescil davasının reddine dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 24.11.2010 gün ve 83/671 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin 120 ada 176 parselin maliki olduğunu, taşınmazın ilk malikinin ... olduğunu, bu kişinin vefatıyla kızı ... ...’a mirasen intikal ettiğini, onun da taşınmazı kızı davacı ...’a devrettiğini, müvekkili Aynur’un annesinden aldığı şekilde zilyet ve tasarruf ederken kadastro çalışmalarının başladığını, 120 ada 176 parselin davacı adına tespit gördüğünü, bu parselle bir bütün olan 213 parselin ise, mera olarak sınırlandırıldığını, dava konusu bu taşınmazın merayla alakasının olmadığını, 213 numaralı parselin çevresinde bulunan 172, 173 ve 174 parsellerin de mera olarak tespit edilmesi üzerine, kadastro komisyonuna yapılan itirazın kabul edildiğini, bu parsellerin malikleri adına tescil edildiğini, 120 ada 176 parselle birlikte 175 ve 178 parsellere 1938 tarih 459 tahrir numaralı vergi kaydının uygulandığı, üç parselin miktar olarak 6000 m2 kabul edilerek taşınmazın kuzeyini mera okuması nedeniyle 213 numaralı parselin mera olarak sınırlandırıldığını, oysa bu taşınmazın hiçbir zaman mera olmadığını açıklayarak, sınırlandırmanın iptaliyle taşınmazın müvekkili adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 176 parselle birlikte 175 ve 178 parsellere 1938 tarih 459 tahrir numaralı vergi kaydı uygulanmıştır. 176 parsel ..., 178 parsel ..., 175 parsel de Yusuf ... adına tespit görmüştür. Davacıyla birlikte ... ... ve ... kardeştirler. Vergi kayıt maliki ...davacıyla kardeşlerinin kök murisidir. Kadastroca, vergi kaydının kuzey sınırı mera okuduğu düşüncesiyle miktarı kadar yer davacıyla kardeşlerine bırakılmış, kuzeyde kalan kısım mera olarak sınırlandırılmıştır.
Ancak, bilahare 120 ada 172, 173 ve 174 parseller yönünden Kadastro Komisyonuna yapılan itiraz üzerine, 25.2.2000 tarihinde kadastro komisyonunca 459 tahrir numaralı vergi kaydının kuzey yönünü mera okuduğu, ancak taşınmazların merayla ilgisinin bulunmadığı, evvelce özel harman yeri olarak kullanılırken köy içinde kaldığı, üzerlerine bina yapıldığı ve komşu taşınmazlarla birlikte kullanıldığı açıklanarak sınırlandırmanın iptaliyle muterizler adına tesciline karar verilmiştir.
Mahallinde yapılan keşifte dinlenen şahit ve bilirkişiler de taşınmazın mera niteliğinde olmadığını söylemişler, ziraat mühendisi bilirkişi de bu yönde açıklamada bulunmuştur. Mahkemece, 120 ada 176 parsele uygulanan 459 tahrir numaralı vergi kaydının kuzey yönünü mera okuması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. Vergi kaydının dava konusu taşınmaz yönünü mera okuması yeterli değildir. Ayrıca, bu yönde eylemli meranın da bulunması gerekir. Dava konusu 120 ada 213 numaralı parsel 501 m2 yüzölçümündedir. Paftasından anlaşılacağı üzere bu parselin kuzeyinde yol bulunmakta, yoldan sonra da köy içi mevkinde bulunan şahıslara ait taşınmazlar bulunmaktadır. Çevrede eylemli mera bulunmamaktadır. Daha önce kadastro komisyonuna yapılan itirazla da 213 numaralı parselin çevresindeki taşınmazların mera niteliğinde olmadığı belirlenmiştir. Bu belirlemelere göre, dava konusu taşınmazın mera niteliğinde olmadığı 120 ada 176 numaralı parselle birlikte miras ve intikal suretiyle önceki maliklerle birlikte davacının zilyetlik ve tasarrufunda bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, açıklanan bu nedenlerle davanın kabulüne karar vermek gerekirken reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüyle usul ve kanuna aykırı olan hükmün 6100 sayılı HMK. ya 31.03.2011 tarih 6217 sayılı Kanunla eklenen geçici 3. madde yollamasıyla HUMK. 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 02.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.