Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7196
Karar No: 2019/5012
Karar Tarihi: 08.04.2019

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2018/7196 Esas 2019/5012 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şüpheli Emre Eser hakkında yapılan iftira soruşturması sonunda kovuşturmaya yer olmadığına dair kararsız itiraz reddedilmiştir. Ancak, yapılan itirazın şekli ve usulü hakkında açık bir düzenleme bulunmadığı için başvurunun usulden reddedilmesi adaletsizdir. Kanunun 173/1. maddesi, suçtan zarar gören kişilerin kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz süresini ve mercii belirtir. Ancak itirazın şekli ve usulü hakkında açık bir düzenleme yoktur. Kanunun itiraz usulu başlıklı 268/1. maddesi, hâkim veya mahkeme kararına karşı itirazın veriliş usulünü belirtmemekle birlikte, ilgililerin kararı öğrendikten sonra yedi gün içinde kararı veren mercie dilekçe veya tutanağa geçirilen beyanda bulunmak suretiyle itiraz edebileceğini belirtir. Bu durumda, somut olayda kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın şikayetçiye tebliğ edilmesinden sonra 15 gün içinde itiraz dilekçesinin usule uygun olarak Sulh Ceza Hakimliğine gönderildiği ve havalesi yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak, Sulh Ceza Hakimliği itirazı usulden reddetmiştir. Bu nedenle, Yasaya aykırı olan karar bozularak, itirazın esastan incelenerek karar verilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri, 5271 sayılı Ceza M
8. Ceza Dairesi         2018/7196 E.  ,  2019/5012 K.

    "İçtihat Metni"



    İftira suçundan şüpheli Emre Eser hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda .... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18.12.2017 tarihli ve 2017/1701 soruşturma 2017/1264 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii.... Sulh Ceza Hakimliğinin 10.01.2018 tarihli ve 2018/64 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 173/1. maddesindeki "Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir." şeklindeki düzenlemede , yapılacak olan itirazın hangi süre içerisinde kime yapılacağına yer verilmiş ise de itirazın ne şekilde yapılacağı hususunda açık bir düzenlemeye yer verilmediği ve yine anılan Kanunun itiraz usulu başlıklı 268/1. maddesindeki "Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35 inci maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar." şeklindeki düzenleme incelendiğinde mercie verilecek olan dilekçenin veriliş usulüyle ilgili açıklık bulunmadığı, mercie verilecek dilekçenin doğrudan mahkemesine mi verileceği yoksa posta yoluyla yapılan itirazın da geçerli sayılabileceği hususunda açık bir düzenlemenin yer almadığı, somut olayda da müştekiye tebligatın 29.12.2017 tarihinde yapıldığı, müştekinin dilekçesini 15 gün içerisinde süresinde olacak şekilde itirazı incelemekle yetkili.... Sulh Ceza Hakimliğine gönderdiği ve gönderilen itiraz dilekçesinde hakimin 09.01.2018 tarihli havalesinin olduğu anlaşıldığından, itiraz ile ilgili olarak esastan inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı gerekçeyle başvurunun usulden reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 28.05.2018 gün ve 2018/3004 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04.06.2018 gün ve KYB/2018...47899 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 173/1. maddesinde yer alan, "Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren on beş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet Savcısının yargı

    çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesinin bulunduğu yerdeki sulh ceza hâkimliğine itiraz edebilir." şeklindeki düzenleme uyarınca yapılacak olan itirazın hangi süre içerisinde kime yapılacağına yer verilmiş ise de itirazın ne şekilde yapılacağı hususunda açık bir düzenlemeye yer verilmediği ve yine anılan Kanunun itiraz usulu başlıklı 268/1. maddesindeki "Hâkim veya mahkeme kararına karşı itiraz, kanunun ayrıca hüküm koymadığı hâllerde 35 inci maddeye göre ilgililerin kararı öğrendiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mercie verilecek bir dilekçe veya tutanağa geçirilmek koşulu ile zabıt kâtibine beyanda bulunmak suretiyle yapılır. Tutanakla tespit edilen beyanı ve imzayı mahkeme başkanı veya hâkim onaylar." şeklindeki düzenleme de incelendiğinde mercie verilecek olan dilekçenin veriliş usulüyle ilgili açıklık bulunmadığı, mercie verilecek dilekçenin doğrudan mahkemesine mi verileceği yoksa posta yoluyla yapılan itirazın da geçerli sayılacağı hususunda açık bir düzenlemenin yer almadığı; somut olayda da kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın şikeyetçiye 29.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği, şikayetçinin de karara itiraz dilekçesini 15 gün içerisinde, süresinde olacak şekilde itirazı incelemekle yetkili.... Sulh Ceza Hakimliğine gönderdiği, gönderilen itiraz dilekçesinde hakimin 09.01.2018 tarihli havalesinin olduğu ve dilekçe ile imzanın şikayetçiye ait olmadığı hususunda da bir itiraz bulunmadığı anlaşılmakla, itirazın kabul edilerek esastan incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden, .... Sulh Ceza Hakimliği"nin 10.01.2018 gün, 2018/64 değişik iş sayılı itirazın reddine ilişkin kararının CMK.nun 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 08.04.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi