13. Ceza Dairesi Esas No: 2019/484 Karar No: 2019/3698 Karar Tarihi: 12.03.2019
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2019/484 Esas 2019/3698 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkumiyet kararı verdiği suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan temyiz isteminin süresi geçtiği için reddetti. Diğer sanıklar hakkında ise hükümler, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının infaz aşamasında uygulanması gerektiğine ilişkin kararı da dikkate alınarak onandı. Ancak Dairemizin daha önceki bir kararında belirtildiği gibi, müştekilere ait iki ayrı aracın mazot deposunun kilidini kırarak gerçekleştirdikleri hırsızlık ve zarar verme eylemleri nedeniyle tek hüküm kurulması, bozmayı gerektirdiğinden hükümler bozuldu. Detaylı yapılan açıklamalara göre, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK'un 310/1. maddesi, CMUK'un 317. maddesi, ve TCK'nın 53. maddesi hakkında bilgi verildi.
13. Ceza Dairesi 2019/484 E. , 2019/3698 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: I-Suça sürüklenen çocuk ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; 22.04.2015 tarihli kararın suça sürüklenen çocuk müdafiinin yüzüne karşı verildiği, müdafiinin temyiz isteminde bulunmadığı, yokluğunda verilen kararı 04.06.2015 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ alan (18 yaşından büyük) suça sürüklenen çocuğun, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollaması ile 1412 sayılı CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 04.08.2016 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında, eski hale getirme istemi yerinde görülmediğinden ve CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde gelince; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak anılan maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Dairemizin 16.09.2014 tarih ve 2014/9921-25647 E.-K. sayılı ilamında, müştekilere ait iki ayrı aracın mazot deposunun kilidini kırarak hırsızlık eylemini gerçekleştiren sanıklar hakkında hırsızlık ve zarar verme suçlarından müşteki sayısınca ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği belirtildiği ve bozma sonrasında yapılan yargılama sırasında 14.11.2014 tarihli celsede Dairemizin anılan ilamına uyulmasına karar verildiği halde, bozma ilamının gereği yerine getirilmeden sanıklar hakkında her iki suç yönünden de uygulama yeri bulunmayan zincirleme suç hükümlerinin de uygulanması suretiyle tek hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... müdafiilerinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, sanıklar hakkında müştekiler ... ve ..."a yönelik eylemleri nedeniyle iki ayrı hırsızlık ve iki ayrı mala zarar verme suçundan kurulacak hükümlerde sanıkların eylemlerine uyan tüm maddeler uygulandıktan sonra ayrı ayrı belirlenecek sonuç cezaların aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesi uyarınca önceki hükümde yer alan ceza miktarlarını geçemeyeceği de gözetilmek suretiyle sanıkların kazanılmış haklarının korunmasına, 12.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.