Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/16833 Esas 2015/5185 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/16833
Karar No: 2015/5185
Karar Tarihi: 31.03.2015

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/16833 Esas 2015/5185 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2013/16833 E.  ,  2015/5185 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacı alacaklı vekili, davalı borçlu hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazı davalı ..."ya devrettiğini, bu tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekili, borçlu ve davacı alacaklı arasında doğrudan bir ticari ilişkinin bulunmadığını, borçlunun ortağı olduğu dava dışı şirketin borçlarının yapılandırılması sırasında iyiniyetli olarak düzenlenen protokol gereğince protokölü 13.04.2009 tarihinde kefil olarak imzaladığı, taşınmazın bu borcun doğumundan önce satıldığı ve mal kaçırma amacının bulunmadığından haksız açılan davanın reddine savunmuştur.
    Mahkemece, tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılması gerektiği, tasarrufun 23.03.3009 tarihinde yapıldığı,borcun 13.04.4009 tarihinde doğduğu, borçlunun ortağı olduğu dava dışı şirketin borçlarından sorumlu olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkindir.
    Tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesi için borcun, iptali istenen tasarruftan önce doğması dava önkoşulu olup mahkemece res"en araştırılmalıdır.
    Somut olayda davalı borçlu....in ortağı olduğu şirkete ait borç 23.01.2009 tarihinde dogmuş, şirket borcunu ödemeyince alacaklı aynı borcu yeniden yapılandırarak bu kez 13.04.2009 tarihinde hem şirket yetkilisi hemde ortaklar şahsi olarak bono düzenleyerek alacaklıya vermiş ve bu bono da ödenmeyince dava konusu takip yapılmıştır. Bu durumda davaya konu borç, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 13/10/2010 tarihli ve 2010/17-398 Esas ve 2010/497 Karar sayılı ilamında da benzer şekilde kabul edildiği üzere borç 23.01.2009 tarihinde doğmuş olup bu tarihten sonraki borçlu tasarrufları için iptal davası açılması mümkündür.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak işin esasına girilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedelerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair yönler incelenmeksizin hümün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı alacaklıya geri verilmesine 31/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.