
Esas No: 2021/2687
Karar No: 2021/4360
Karar Tarihi: 20.09.2021
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/2687 Esas 2021/4360 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "davanın, davacıya ait 207 ada 1 parsel sayılı taşınmazın batı sınırında bulunan yola karşı, TMK"nın 713/1., 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkin olduğu, bu tür davalarda yolun bulunduğu köy veya Belediye ile Hazinenin davada taraf olmasının zorunlu olduğu, davalı ... Köy Tüzel Kişiliği"nin davada taraf ehliyetinin bulunduğu, Kadastro Müdürlüğünün taraf ehliyetine gelince, 1086 sayılı HUMK"nın 179/1. maddesi ile dava tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"nın 119/1. maddesi uyarınca, dava dilekçesinde tarafların ve varsa kanuni temsilcilerinin ad ve adreslerinin bildirilmesinin zorunlu olduğu, bu bildirim sırasında yapılan yanlışlığın, davanın her zaman husumet nedeniyle reddi sonucunu doğurmadığı ve hatanın giderilmesinin imkan dahilinde bulunduğu, somut olayda da, dava dilekçesindeki anlatım ve istemden, asıl dava edilmek istenenin ... değil, Hazine olduğunun anlaşıldığı, davacının, Hazine yerine Kadastro Müdürlüğünü hasım göstermesi şeklindeki yanılgısının, temsilcide hata niteliğinde olduğu, temsilcide hata halinde, davanın husumetten reddedilmeyip doğru hasıma dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanabileceğinin Yargıtay"ın yerleşmiş uygulamalarından olduğu, ne var ki, davanın Hazineye de yöneltilerek taraf teşkilindeki eksikliğin tamamlanması gereği üzerinde durulmadığı, mahkemece bu eksiklik giderilmeden yargılamaya devam edilip, esasa dair hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, yapılan araştırma ve incelemenin de hüküm kurmaya yeterli bulunmadığı, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro tespit çalışmalarının hangi tarihte yapıldığı ve davaya konu taşınmaz bölümünün hangi sebeple tespit harici bırakıldığı hususu araştırılmadığı gibi, taşınmazın niteliğini ve kullanım durumunu belirlemede hava fotoğraflarından usulünce yararlanılmadığı ve 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliğini belirtir ayrıntılı rapor da alınmadığı, yine davacı tarafın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanabileceği taşınmaz miktarı üzerinde durulmadığı gibi, TMK’nın 713/4 ve 5. fıkraları uyarınca keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların da yöntemine uygun bir biçimde yapılmadığı belirtilerek, öncelikle Hazine"ye husumet yaygınlaştırılıp dava dilekçesi ve duruşma gününün yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanması, bundan sonra ..."nden taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro tespit çalışmalarının hangi tarihte yapıldığı ve davaya konu taşınmaz bölümünün hangi sebeple tespit harici bırakıldığı hususunun sorulması, dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin stereoskopik hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı"ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulması, fen bilirkişi ve üçlü ziraat mühendisi bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılması, keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından, taşınmazların öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin sürdürülüş biçimi, kimden kime, nasıl intikal ettiği, taşınmazda imar-ihyaya ne zaman başlanılıp tamamlandığı, tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde belirtilen sürenin geçip geçmediğinin etraflıca sorulması, uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiye stereoskopik yöntemle yaptırılması, ziraat bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, taşınmazın imar-ihyasının hangi tarihte başlanıp tamamlandığı, ekonomik amaca uygun zilyetliğin hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü ve kullanım durumunu kesin olarak belirleyen rapor alınması, keşif sonucu elde edilen bilirkişinin rapor ve krokisine göre gerekli ilanların yöntemine uygun bir biçimde yapılması, bundan sonra toplanan deliller uyarınca karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, teknik bilirkişilerin 09.01.2020 havale tarihli bilirkişi raporunda (A) harfiyle gösterilen, 338,38 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bölümünün, davacı adına kayıtlı 207 ada 1 parsel sayılı taşınmaza eklenerek tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile dahili davalı ... Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye nispi temyiz karar harcının temyiz eden dahili davalı ... Belediye Başkanlığı"ndan alınmasına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.09.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.