Esas No: 2019/3307
Karar No: 2019/4676
Karar Tarihi: 18.09.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/3307 Esas 2019/4676 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2019/3307 E. , 2019/4676 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER
Mahkeme : BİNGÖL Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1-Uyuşturucu madde ticareti yapma
2-Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hükümler : 1-Mahkûmiyet (sanıklar hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan)
2-Tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri (sanıklar ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde
bulundurma suçundan)
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin hükmedilen cezanın süresi dikkate alınarak 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318. ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.
1- Sanıklar ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin kanun yolu taleplerinin incelenmesinde;
Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 20/03/2012 tarihli ve 2011/785 esas ve 2012/101 karar sayılı kararında açıklandığı üzere; "kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma" suçundan dolayı, TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen "tedavi ve/veya denetimli serbestlik tebdiri uygulanmasına" ilişkin kararların, sözü edilen fıkraya 6217 sayılı kanunla eklenen cümlenin yürürlüğe girdiği 14/04/2011 tarihinden önce ya da sonra verilip verilmediğine bakılmaksızın, temyiz değil itiraz kanun yoluna tabi olması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na İADESİNE,
2- Sanıklar ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Hükümlerde temel cezanın takdiren belirlenmesi karşısında; tebliğnamenin sanıklar hakkında hapis cezaları alt sınırdan tayin edildiği halde, aynı gerekçelerle adli para cezalarına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye neden olunduğu yönündeki görüşüne iştirak edilmemiştir.
Sanık ... hakkında koşulları oluşmadığı halde TCK"nın 192/3. maddesinde öngörülen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanıkların durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
2-Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından suç konusu maddeden alınan tanık numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu durumun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1-TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümlerin hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanıklar hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi,
2-Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümündeki "esrar maddesinin" ibaresinden sonra gelmek üzere "Diyarbakır Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğü tarafından suç konusu maddeden alınan tanık numunenin" ibaresinin eklenmesi suretiyle,
Hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Hükümde temel cezanın takdiren belirlenmesi karşısında; tebliğnamenin sanık hakkında hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, aynı gerekçelerle adli para cezasına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye neden olunduğu yönündeki görüşüne iştirak edilmemiştir.
Sanık ..."ın 08/01/2014 tarihinde sorguda "... Benim akıl rahatsızlığım vardır. Tedavi görüyorum..." şeklindeki ifadesi, sanık müdafii tarafından dosyaya fotokopisi ibraz edilen sanığın adına düzenlenmiş 4643 sayı ve 08/06/2012 tarihli askerlik yapmaya elverişli olmadığına dair rapordaki "davranışta bozulma olmadan zeka yetersizliği" tanısı, Bingöl Sulh Ceza Mahkemesinde 04/02/2014 tarih ve 2014/189 D. İş sayılı tutukluluk halinin gözden geçirilmesine ilişkin karardaki sanık müdafiinin "...müvekkilin zeka geriliği mevcuttur..." şeklindeki beyanı dikkate alınarak, sanığın yargılamaya konu suçu işlerken 5237 sayılı Kanun’un 32. maddesinin (1) ve (2). fıkralarını da değerlendirecek şekilde, işlediği bu suçun hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamayacağı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalmış olup olmadığı hususlarında Adlî Tıp Kurumu ilgili ihtisas kurulundan rapor aldırılması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA,18/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.