8. Hukuk Dairesi 2011/2290 E. , 2011/6445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil
... ve müşterekleri ile ... aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 31.12.2010 gün ve 43/56 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacılar vekili, dava dilekçesinde 205 ada 15 sayılı parselin malikinin ... olduğunu ve 1976 yılında öldüğü halde taşınmazın ölü ...oğlu ... adına yazılması gerekirken bu parsel üzerindeki evin davalı adına yazıldığını, bu yazımda davalının kendisini kadastro tutanaklarında ölü olarak bildirdiğini açıklayarak 205 ada 15 sayılı parsel ile tapuda kayıtlı bulunan taşınmazın maliki ölü ... yerine davalı ... yazıldığından tapu kaydının iptali ile gerçek malik olan ...oğlu 1916 doğumlu ölü ... adına yazılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... 05.07.2010 tarihli cevap dilekçesinde 205 ada 15 sayılı parselin adına tapuda kayıtlı olmadığını, davanın yanlış açıldığını, adına kaydedilen taşınmazın 224 ada 15 sayılı parsel olduğunu, dedesi ...’tan intikalen geldiğini, halaları ..., ... ve ...’ın bu parseldeki haklarını kendisine devrettiklerini, kendilerine para ödediğini, babasının mirasçılarının üçüncü eşi ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... olup davacıların ise babasının üçüncü evliliğinden olma çocukları olduğunu belirterek yersiz açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın tarafların babalarından kaldığını, tarafların kardeş olduklarını, babaları tarafından kullanılan taşınmazın daha sonra ölümü ile mirasçılarına geçtiğini, paylaşımın yapılmadığını, yerel bilirkişi ve tanıklarında bu olguyu doğruladıklarını gerekçe göstermek suretiyle davanın kabulü ile 224 ada 15 sayılı parselin tapu kaydının iptaline, 1/12 payın davacı ..., 1/12’şer payın ..., ... ve kalan 9/12 payın ise davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, kayıt maliki ... ..., kadastro tutanağının ilgili bölümünde ölü yazıldığı gibi gelen tapu kaydında da ... oğlu ...’ın ölü olduğu yazılı bulunduğu halde, bu konu üzerinde durulmamıştır. Keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarıyla dava konusu yerin tarafların babalarından geldiği anlaşılmaktadır. Davacılar tarafından avukata verilen vekaletnamede davacıların baba ismi ..., ana ismi de Hava yazılıdır. İddiaya göre kadastro çalışmalarında taşınmazın ölü ... adına yazılması gerekirken hatalı bir değerlendirme ile davalı ... adına yazılmış olması bu nedenle doğru bulunmamıştır. Malik yazılan Sadettin ise sağ olup ölü değildir. Dosya arasında bulunan nüfus cüzdanı örneğine göre de, 26.08.1944 doğumlu ...’ın baba adı ..., ana adı ise ... yazılı bulunmaktadır. Samsun 4. Noterliği tarafından düzenlenen 12.10.2010 tarih ve 21584 yevmiye nolu düzenleme şeklindeki vekaletnamede de aynı durum söz konusudur.
Her ne kadar dava dilekçesinde 205 ada 15 sayılı parsel gösterimli ise de, maddi hata sonucu adanın yanlış gösterildiği ve gerçek parselin 224 ada 15 sayılı parsel olduğu dosya kapsamıyla sabittir.
O halde mahkemece, öncelikle tapulama tutanağında ve tapu kaydında ismi geçen ... oğlu ...’ın ölüm kaydı üzerinde durulması, ölü olduğu yazılı bulunan malikin davada davalı bulunan...oğlu ... olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, tapu kaydındaki ölü ibaresinin düzeltilmesi için taraflara süre ve imkan tanınması, bu konuda açılacak davanın sonucunun beklenilmesi, ondan sonra oluşacak duruma göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, kayıttaki ölü ibaresi düzeltilmeden hüküm kurulmuş bulunması doğru değildir. Doğru, düzgün ve sağlıklı sicil tutma kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece bu husus kendiliğinden gözönünde tutulur.
Davalı ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile yerel mahkeme hükmünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici madde 3’ün yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 18,40 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 01.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.