14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/4116 Karar No: 2013/5804 Karar Tarihi: 15.04.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/4116 Esas 2013/5804 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/4116 E. , 2013/5804 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı-davalı vekili tarafından, davalı-davacı aleyhine 23.10.2007 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinin iptali, 02.05.2007 tarihli birleşen davada davalı-davacı vekili tarafından satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine dair verilen 31.12.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R Asıl dava hile nedeniyle satış vaadi sözleşmesinin iptali, birleştirilen dava ise satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ..., davalı ..."ın eşi ..."dan 15.600,00 YTL borç aldığını, karşılığında teminat olarak satış vaadine konu 4 parsel sayılı taşınmazdaki 15 no"lu bağımsız bölüm üzerine ipotek konulmasının kararlaştırıldığını, borç ödendiğinde ipoteğin kaldırılacağı hususunda anlaştıklarını, ancak sözleşme düzenlemek üzere notere gittiklerinde kendisinin bilgisi ve iradesine aykırı şekilde satış vaadi sözleşmesi imzalattırıldığını öne sürerek satış vaadi sözleşmesinin iptali istemiyle dava açmıştır. Birleştirilen davanın davacısı ..., satış vaadi sözleşmesine dayanarak dava konusu 4 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 15 no"lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın ise reddine karar verilmiştir. Hükmü, davalı-davacı ... vekili temyiz etmiştir. Dava konusu ... 9. Noterliğinin 06.03.2006 tarihli 5131 yevmiye numaralı düzenleme şeklindeki satış vaadi sözleşmesinin incelenmesinde, tarafların beyanları okunduktan sonra davacı ..."nun sözleşmeyi okuyarak doğruluğunu tasdik ettiği ve imzaladığı anlaşılmaktadır. Kural olarak hile her türlü delil ile ispat edilebilir. HUMK"nun 293 (HMK"nun 203) maddesine göre de hile iddiası tanık ile ispat edilebilirse de re"sen düzenlenmiş noter belgelerinin HUMK"nun 295 (HMK"nun 204) maddesindeki sahteliği ispat olunmadıkça kesin delil sayılacağı hükmü karşısında davacı ..."nun sözleşmeyi hile ile imzaladığını tanık ile ispat etmesi mümkün değildir. Bu durumda mahkemece sözleşmenin iptali davasının reddine, tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.