Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1838
Karar No: 2011/6429
Karar Tarihi: 01.12.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/1838 Esas 2011/6429 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/1838 E.  ,  2011/6429 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil

    ..., dahili davacılar ... ve müşterekleri ile Hazine ve Ayazpınar Köyü Tüzel Kişiliği aralarındaki tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 12.10.2010 gün ve 410/482 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR
    Davacı, miras yolu ile intikal, taksim ve kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik nedeniyle dava dilekçesinde mevkii ve sınırları yazılı kadastro çalışmalarında tespit dışı bırakılan yaklaşık 60 dönüm taşınmazın adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, uyuşmazlık konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden ve mera olduğunu açıklayarak davanın reddini savunmuş ve Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... tüzelkişiliği temsilcisi, dava konusu taşınmazın davacının zilyetliğinde olduğunu bildirmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 14.11.2008 tarihli rapor ve krokide A harfiyle gösterilen 51143,40 m2 taşınmaz bölümünün zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davacı adına tesciline, B harfiyle gösterilen bölüm üzerinde mera bitki örtüsü olduğu ve nitelik itibariyle kazanıma elverişli olmadığından bahisle buna ilişkin davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün kabule ilişkin bölümü davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosya arasında mevcut Kadastro Müdürlüğünün karşılık yazısına göre, dava konusu taşınmaz ... köyünde 1972 yılında yapılan kadastro çalışmalarında tespit dışı bırakılmıştır. Niza konusu taşınmazın babasından intikalen tarla vasfı ile davacının tasarrufunda bulunduğu yerel bilirkişi ve tanıklar, davacı adına tescile muvafakat edildiği diğer mirasçılar tarafından açıklanmıştır. Ne var ki, bir taşınmazın zilyetlikle edinilebilmesi için zilyetlik koşullarının yanı sıra, taşınmazın nitelik itibariyle de kazanıma elverişli yerlerden olması gerekir. Mahallinde 07.1.2008 tarihinde yapılan keşif sonrası düzenlenen ziraatçi bilirkişinin 24.11.2008 tarihli raporunda temyize konu edilmeyen hükmün redde ilişkin-krokide B harfiyle gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde tarımsal faaliyet bulunmadığı ve doğal mera bitkileri ile kaplı mera niteliğinde olduğu açıklanmıştır. Temyize konu-hükmün kabule ilişkin teknik bilirkişinin krokisinde A harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü B harfiyle gösterilen yerin devamı niteliğindedir. Saptanan bu durum karşısında A harfli bölümün devamında yer alan meradan sürülerek açılıp, açılmadığı hususunda tereddüt hasıl olmuştur.
    Meralar, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16.maddesine göre kamunun yararlanmasına tahsis edilmiş orta malı niteliğindeki kamu mallarıdır. Bunlar yetkili merciler tarafından kamunun yararlanmasına ayrılmak suretiyle ve tahsis yolu ile oluşabileceği gibi, başlangıcı bilinmeyen kadim bir zamandan beri geleneksel olarak o yer halkının yararlanması suretiyle de kamu malı niteliğini kazanmış olabilirler. Bu tür yerlerin 3402 sayılı Yasanın 18.maddesi hükmüne göre kazandırıcı zamanaşımı yoluyla iktisabı mümkün değildir. Mahkemece uyuşmazlık konusu taşınmazın niteliğinin belirlenmesi için taşınmazın bulunduğu yerde tahsisli mera kaydı olup olmadığı sorulmuşsa da, kadim mera araştırması üzerinde durulmamıştır. Hal böyle olunca Mahkemece yapılacak iş; komşu köylerden belirlenecek yerel bilirkişiler ile mahkemece görevlendirilecek teknik ve ziraatçi bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılması, komşu köylerden gösterilecek taraf tanıklarının usule uygun şekilde çağrılması, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesi itibariyle niteliği, kadim mera olup olmadığı hususlarının sorulması, öncesinde kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı, davacının ve babasının zilyetliğinin ne şekilde başladığı ve sürdürüldüğünün ayrıntılı olarak açıklatılıp belirlenmesi, taşınmazın komşu parsellerle birlikte paftasının getirtilerek nizalı taşınmaz ve çevre parsellerin pafta üzerinde gösterilmesi, çekişmeli yerin bitki örtüsünün ve komşu parsellerin devamı niteliğinde olup olmadığının belirlenmesi gerekir.
    Bundan ayrı, bir arazinin kullanım süresi ve niteliği ile üzerinde imar, ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihin en iyi belirlenme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Bu hava fotoğraflarının kadastrodan sonraki geçmiş yıllara ait en az iki ayrı zamana ilişkin olması gerekir. Bu konuda sağlıklı bir yargıya ulaşmak için tespit dışı bırakılma tarihi olan 1972 yılından sonra dava tarihine göre 20–30 yıl öncesine ait (1972 ile 1987 stereoskopik hava fotoğraflarının dosyada yer almış olması ve bu fotoğrafların stereoskopla incelenmesi gerekir. Ayrıca, stereoskopik çift hava fotoğrafı, bir stereoskop altında incelenirse arazinin üç boyutlu görüleceği, taşınmazın sınırlarının belirlenebileceği ve bu amaçla ekilemeyen bakir alanların net bir biçimde tespitinin yapılabileceği bilinmelidir. Mahkemece, dosya tevdii ile hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılmış ise de; rapora esas alınan hava fotoğrafları tarih itibariyle uyuşmazlığın çözümüne katkı sağlamayacağı gibi, uygulama şekli itibariyle de usule uygun değildir. Mahkemece, yapılacak keşifde ziraat mühendisi, kadastro fen elemanı, jeodezi veya fotoğrametri mühendisinden oluşacak üç kişilik uzman bilirkişi kurulu marifetiyle dava tarihine göre 20–30 yıl öncesine ait ve iki ayrı tarihte çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının getirtilip stereoskop aletiyle yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda inceleme yaptırılarak taşınmazın niteliğinin ve kullanım süresinin ne zaman başlandığının belirlenmesine çalışılması gerekir. Tanık ve bilirkişi sözleri ilmi esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile tarımsal amaçlı zilyetlik başlangıç tarihi ayrı ayrı belirlendikten sonra taşınmazın tapuya kayıtlı bulunup bulunmadığı sorulmalı, iddia ve savunma çerçevesinde değerlendirilme yapılarak karar verilmelidir. Eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru değildir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunmayan hükmün kabulüne ilişkin bölümlerin 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA. 01.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi