Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2015/2396
Karar No: 2017/1087
Karar Tarihi: 07.06.2017

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2015/2396 Esas 2017/1087 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2015/2396 E.  ,  2017/1087 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    Taraflar arasındaki “işçilik alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Bakırköy 17. İş Mahkemesince davanın dahili davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacının davaya konu alacaklarının davalı şirket tasfiye komisyonuna kaydettirmesine dair verilen 09.07.2010 gün ve 2005/2246 E., 2010/543 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davacı vekilince istenilmesi üzerine Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 11.02.2013 gün ve 2010/45381E., 2013/5057 K. sayılı kararı ile bozulmuş, yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Hukuk Genel Kurulunda yapılan görüşmeler sırasında işin esasının incelenmesinden önce Hukuk Genel Kurulunun 21.01.2015 gün ve 2014/9-24 E., 2015/769 K. sayılı kararı ile direnme kararının ve davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin davalılar vekillerine tebliğ edilmediği gerekçesi ile dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi üzerine direnme kararı ve davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin dahili davalı ... Fonuna tebliğinden sonra tasfiye komisyonu memurları ..., ... ve ..."a çıkarılan tebligat evrakının daha önce dava dilekçesi ve ıslah dilekçesinin tebliğ edildiği Büyükdere Cad. Prof. Dr. ...e-İstanbul adresinde tebliğ edilemeden mahkemeye iade edilmesi üzerine mahkemece başkaca bir işlem yapılmadan dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesi karşısında geri çevirme kararı gereğinin tam olarak yerine getirilip getirilmediği, tasfiye komisyonu memurlarına tebligat yapılması için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesinin gerekip gerekmediği ve dosya içinde bozma sonrası duruşmaya katılan dahili davalı TMSF vekiline ait vekaletname bulunmadığı görülmekle bu yönden dosyanın mahkemesine geri çevrilmesinin gerekip gerekmediği ön sorun olarak tartışılmıştır.
    1-Direnme kararı ve davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin tasfiye komisyonu memurlarına tebliğinin gerekip gerekmediği yönünden;
    5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu 7 nci maddesinde iş mahkemelerinde şifahi yargılama usulünün uygulanacağı, 15 inci maddesinde ise bu kanunda açıklık olmayan hallerde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun uygulanacağı düzenlenmiştir. 12/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 447/1 inci maddesi uyarınca diğer kanunların sözlü yahut seri yargılama usulüne atıf yaptığı hâllerde, HMK’nın basit yargılama usulü ile ilgili hükümlerinin uygulanacağı düzenlemesi karşısında iş mahkemelerinde basit yargılama usulünün uygulanacağı açıktır.
    Basit yargılama usulüne tabi yargılamalara ilişkin olarak 6100 sayılı HMK"nın “Hüküm” başlıklı 321 inci maddesinde aynen;
    (1) Tahkikatın tamamlanmasından sonra, mahkeme tarafların son beyanlarını alır ve yargılamanın sona erdiğini bildirerek kararını tefhim eder. Taraflara beyanda bulunabilmeleri için ayrıca süre verilmez.
    (2) Kararın tefhimi, mahkemece hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması ile gerçekleşir. Ancak zorunlu hâllerde, hâkim bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle, sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebilir. Bu durumda gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir.”
    hükmü düzenlenmiştir.
    321 inci maddedeki “hükme ilişkin tüm hususlar” dan kastedilen HMK"nın 297 nci maddesindeki unsurlardır.
    Buna göre; mahkeme, tahkikatın tamamlanmasından sonra, tarafların son beyanlarını almalı ve yargılamanın sona erdiğini bildirdikten sonra hükmü tefhim etmelidir. Kural olarak, mahkemece kararın tefhiminde hükme ilişkin tüm hususlar açıklanmalıdır.
    HMK"nın 322 nci maddesi atfı ile uygulanmakta olan HMK"nın 297 nci maddesinde hükmün kapsamı açık bir şekilde düzenlenmiştir. Buna göre mahkeme gerekçesi ile birlikte tefhim ettiği hüküm de taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi gereklidir. Bu kanunun getirdiği bir zorunluluktur. Ancak zorunlu hâllerde hâkim bu durumun sebebini de tutanağa geçirmek suretiyle sadece hüküm özetini tutanağa yazdırarak kararı tefhim edebilir. Bu durumda gerekçeli karar en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılmalıdır. Bir diğer deyişle HMK"nın 321 inci maddesinde belirtilen şekilde hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilemediği hallerde gerekçeli kararın mutlaka taraflara tebliğ edilmesi gereklidir.
    30/01/1950 tarih ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 02/03/2005 tarih ve 5308 sayılı Kanunla değişmeden önceki 8 inci maddesine göre iş mahkemesinin nihai kararları tefhim tarihinden itibaren sekiz gün içinde temyiz edilebilecektir. Maddedeki “tefhim” kavramının "hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal" olarak anlaşılması zorunludur. Bu nedenle yukarıda açıklanan nitelikte bir tefhim varsa temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren, aksi halde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlayacaktır.
    Usul hukukunda yer almamakla birlikte uygulamada tefhimden sonra temyiz süre tutum dilekçesi veya kararın tebliğinden sonra gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararın temyiz edildiği hallerde kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanılması mümkün olduğundan gerekçeli kararın bu hallerde de taraflara tebliği gerekir.
    Nitekim Anayasa Mahkemesi de bu yükümlülüklerin getirilmeden kararın kesinleştirilmesini hak ihlali olarak kabul etmiştir (Anayasa Mahkemesi (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru).
    İş mahkemeleri kararlarına karşı temyiz süresi 30/01/1950 tarih ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 02/03/2005 tarih ve 5308 sayılı Kanunla değişmeden önceki 8 inci maddesine göre belirlenmekte ise de, temyiz usul ve işlemlerinde 6100 sayılı HMK’nın Geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK’nun hükümleri uygulanmaktadır.
    Her ne kadar uygulamada iş mahkemesinde karşı temyiz yolu ile temyiz hakkı tanınmamakta ise de gerek iş hukuku mevzuatında gerekse de HUMK’nın temyize ait hükümlerinde bunu engelleyen bir hüküm bulunmadığı açıktır. Bu nedenle 6217 sayılı Kanunun 30 uncu maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen “Geçici madde 3” atfiyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 433/1 inci maddesi gereğince temyiz dilekçesinin hüküm veren mahkeme aracılığı ile karşı tarafa tebliğ edilmesi ve karşı tarafa temyiz dilekçesine karşı cevap verme ve karşı temyiz isteminde bulunma hakkının tanınması gereklidir.
    2-Dahili davalı ... vekiline ait vekaletname eksikliği yönünden;
    Vekil ile takip edilen davalarda vekaletnamenin ibrazını düzenleyen 6100 sayılı HMK’nın 76 ncı, vekaletnamesiz dava açılması ve işlem yapılması halini düzenleyen HMK’nın 77 nci ve dava şartlarını düzenleyen HMK’nun 114/f maddeleri uyarınca usulüne uygun düzenlenmiş vekaletnamenin dosya içerisinde bulunması zorunludur.
    Somut olaya gelince yukarıda (1) numaralı bentte yer alan açıklamalar doğrultusunda yapılan incelemede; Hukuk Genel Kurulunun 21.01.2015 gün ve 2014/9-24 E., 2015/769 K. sayılı kararı ile direnme kararı ve davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin davalılar vekillerine tebliğ edilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verildiği, mahkemece direnme kararı ve davacı vekiline ait temyiz dilekçesinin dahili davalı ..."na tebliğinden sonra tasfiye komisyonu memurları ..., Salim Bulat ve ..."a tebliğ edilemeden iade edilmesi üzerine mahkemece başkaca bir işlem yapılmadığı ve bu hali ile geri çevirme kararının gereğinin tam olarak yerine getirilmediği anlaşılmıştır.
    Bu durumda direnme kararı ile temyiz eden davacı vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesi tasfiye komisyonu memurlarına Tebligat Kanunu ve ilgili mevzuat dikkate alınarak tebliğ edilmeli ve yasal süre beklenildikten sonra Hukuk Genel Kurulu Başkanlığına gönderilmelidir.
    Yukarıda (2) numaralı bentte yer alan açıklamalar doğrultusunda yapılan incelemede; kararın Özel Dairece bozulmasından sonra duruşmaya katılan dahili davalı ... vekili Av. Rabia Hayvalı"ya ait vekaletnamenin dosya arasında bulunmadığı görülmüştür. Bu eksikliğin giderilmesi için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmelidir.
    S O N U Ç : Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerle yazılı eksikliklerin tamamlanması için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 07.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi