MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık (değişen suç vasfına göre Emniyeti suistimal)
HÜKÜM : Sanık hakkında TCK"nın 155/1, 62, 51/1-2, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Güveni kötüye kullanma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
... Devlet Hastanesinde güvenlik görevlisi olarak çalışan müştekinin yanına suç tarihinde daha önceden tanıdığı... ile sanık ..."ın gelip birlikte çay ocağında sohbet ettikleri sırada sanık ..."ın bir arkadaşı ile görüşme yapmak amacıyla müştekiden cep telefonunu istediği, müştekinin de verdiği, sanığın cep telefonu ile konuşarak çay ocağından dışarı çıktığı ve bir daha geri dönmediği, cep telefonunu başka bir şahsa sattığı, müştekinin zararını da gidermediği, bu şekilde sanığın üzerine atılı güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda; sanığın ikrar içeren savunması, müşteki anlatımları ve tüm dosya kapsamı gözetilerek, mahkemenin sanığın mahkumiyetine yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Dosya kapsamına göre, sanığın mahkumiyetine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiş olup, müştekinin gerek soruşturma gerekse yargılama aşamasında alınan ifadelerinde suça konu telefonu görüşme yapması amacıyla kendi rızası ile devrettiğini açıkca beyan etmesi nedeniyle; müştekinin suça konu cep telefonunun zilyetliğinin geçici de olsa sanığa devri hususunda iradesinin bulunmadığı bu nedenle eylemin hırsızlık suçunu oluşturacağına ilişkin tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.