19. Hukuk Dairesi 2018/554 E. , 2019/5546 K.
"İçtihat Metni"İSTİNAF EDİLEN KARARIN
Taraflar arasındaki tanıma ve tenfiz davası hakkında Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen davanın kabulüne yönelik 2016/765 esas ve 2017/432 karar ve 14/09/2017 tarihli hükme karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ve yeniden hüküm kurulmasına yönelik kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ilişki çerçevesinde davalıya akaryakıt satıldığını, ancak bu satıştan kaynaklı borcun davalı tarafından ödenmediğini, davacının alacağının tahsili amacıyla Gürcistan mahkemelerinde açtığı davanın kazanıldığını, kararın Türkiye’de icrası için Gürcistan Devleti Batum Mahkemesi"nin 18/07/2016 tarih kesinleşme tarihli 050173963880497 sayılı kararının tanınması ve tenfizine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya konu mahkeme kararının tenfiz olanağının olmadığını, davalı şirketin gıyabında yargılandığını, borcun olmadığına dair Gürcistan mahkemelerinde menfi tespit davası açtıklarını, bu davanın sonucunun beklenilmesi gerektiğini, tebliğatın PTT yolu ile değil kargo yolu ile davalı şirket yetkilisi olmayan kişiye yapıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Türkiye Cumhuriyeti ile Gürcistan Cumhuriyeti Arasında Hukuki, Ticari ve Cezai Konularda Adli Yardımlaşma Anlaşmasının Onaylanması Hakkındaki Karar uyarınca yapılan incelemede, davalı şirket çalışanı olan ... isimli kişiye kargo yoluyla 01.07.2016 tarihinde dava dilekçesinin tebliğinin yapıldığı, bu kişinin şirketin yetkili temsilcisi olması şartının bulunmadığı, davalı tarafın herhangi bir cevap vermediği, mahkemenin 18.07.2016 tarihinde karar verdiği, 05.09.2016 tarihinde kararın kesinleştiği, icra edilebilir olduğu, tenfiz şartlarının oluştuğu gerekçesiyle kararın aynen tenfizine karar verilmiş, sonrasında verdiği tavzih kararı ile hükmün 2.cümlesine eklenmek üzere “119.548,91 Lari’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine”şeklinde hükmün tavzihine karar verilmiş, hükme ve tavzih kararına karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye mahkemesince, mahkeme kararının usulüne uygun şekilde şirket çalışanına tebliğ edilmiş olmasına rağmen süresi içerisinde temyiz hakkının kullanılmadığı,ayrıca kararın içeriğinden yargılama sırasında davalı tarafa e-posta yolu ile tebligat yapıldığının ve bu tebligat usulünün Gürcistan yasalarına uygun olduğunun anlaşıldığı, ancak mahkemece tavzih kararı ile hüküm fıkrasına ekleme yapmasının usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin tenfize yönelik istinaf talebinin reddine,tavzih kararına yönelik istinaf talebinin kabulü ile yeniden hüküm kurularak davacının tavzih talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 12/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.