15. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/1016 Karar No: 2018/2305 Karar Tarihi: 31.05.2018
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2018/1016 Esas 2018/2305 Karar Sayılı İlamı
15. Hukuk Dairesi 2018/1016 E. , 2018/2305 K.
"İçtihat Metni"
Davacı ... ile davalı ... Kooperatifi arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 13.05.2014 gün ve 2012/48-2014/60 sayılı hükmü bozan 23. Hukuk Dairesi"nin 13.06.2016 gün ve 2014/10094-2016/3576 sayılı ilâmı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın ıslahla artırılan miktar da göz önünde bulundurularak kısmen kabulüne dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine 23. Hukuk Dairesi 13.06.2016 gün ve 2014/10094 Esas, 2016/3576 Karar sayılı ilâmı ile bozmadan sonra ıslah yapılmasının mümkün olmaması nedeniyle davalı yararına bozulmasına karar verildiği, bozma kararına karşı davalı vekilince karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacı arsa sahibi, davalı ise yüklenicidir. 1-Yargıtay ilâmında belirtilen gerektirici nedenler karşısında ve özellikle davacı arsa sahibi tarafından kira tazminatı talep edilen 4, 5 ve 7 nolu bağımsız bölümler ile bu bağımsız bölümlerin üzerine inşa edildiği 33 nolu parselin davacı arsa sahibi adına kayıtlı olmayıp bunlarla ilgili davacının dava açmakta aktif husumet ehliyeti bulunmamakta ise de, bu bağımsız bölümler ile ilgili hesaplanan gecikme tazminatı miktarının mahsup edilmesi halinde bozmadan sonra ıslah yapılamayacağından davacının hakettiği gecikme tazminatının hükmedilmesi gereken 10.000,00 TL’den az olmayacağının anlaşılmasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir. 2-Davacı vekiline yerel mahkeme kararının 19.08.2014 tarihinde tebliğ edildiği, kararın 05.09.2014 tarihinde temyiz edildiği, 1086 sayılı HUMK’nın 432/I maddesindeki 15 günlük temyiz süresinden sonra temyiz edildiği anlaşıldığından, davacı vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden reddedilmesi gerekirken zuhulen esastan incelenerek karar düzenlenmesi hatalı olduğundan bozma kararının bu nedenle aşağıdaki şekilde değiştirilmesi uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair karar düzeltme taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile 23. Hukuk Dairesi"nin 13.06.2016 gün ve 2014/10094 Esas, 2016/3576 Karar sayılı bozma ilâmının 1. bendinin “...davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine” şeklinde değiştirilmesine, 2. bendin aynen muhafaza edilmesine, 2. bentten sonra 3. bent ilave edilmesine ve bu bende “davacının temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 31.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.