3. Hukuk Dairesi 2013/11635 E. , 2013/13350 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen alacak davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Mahkemece, 08.05.2012 tarihli ek karar ile; temyiz eden davalı ... vekili olarak Av. ... ve ..."un vekaletnamesinin bulunduğu, dosya içerisinde vekili Av. ... Yumru Polat" ın vekilliğinin azline ilişkin celsede herhangi bir karar verilemediği, mahkemece yapılan yargılama sonrasında kendisine gerekçeli karar tebliğ edilen Av.... "ın davalının vekili olmadığına ilişkin herhangi bir beyanda bulunmadığı bu nedenle de mahkeme dosyasının 30/11/2010 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından Davalı ... vekili Av...."in vermiş olduğu 08/05/2012 havale tarihli temyiz başvurusu süresinde olmadığından HMK 432-426/F maddelerine göre temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgeler incelendiğinde, dava dosyasının Yargıtay ....Hukuk Dairesinin 20.01.2010 tarih ve 2009/9804 E. 2010/244 K. sayılı bozma ilamından önceki yapılan yargılaması sırasında, davalı vekili olan Av.... davadan çekilmiş, davalı kendisini Av. ... ile temsil ettirmiş, mahkemece verilen 28.01.2009 tarih ve 2007/...8 E. 2009/30 K. sayılı ilamı davalı vekili olarak Av. ... temyiz etmiş, kararın bozulması sonrasında mahkemece verilen temyize konu ilam ise davalının eski vekiline tebliğ edilmiştir. Hal böyle olunca, mahkeme kararının davalının kendisini davada temsil ettirmiş olduğu vekil yerine, davadan çekilen eski vekiline tebliği doğru görülmemiş, bu itibarla davalı vekilinin temyiz isteminin süresinde olduğu anlaşılmakla mahkemenin temyiz talebinin reddine ilişkin 08.05.2012 tarihli ek kararının kaldırılmasına karar verildi.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin yüklenici olarak inşaa ettiği Karakoçan ilçesi ...2 ada 46 parselde kayıtlı 6 katlı binadan 4.kat 11 nolu meskeni davalıya satıp tapuda devrettiğini, aynı binanın 6.kat 11 nolu dairesini de haricen dava dışı üçüncü kişiye sattığını, belediyenin 6 kat üzerine ruhsat vermemesi üzerine davalının dava dışı üçüncü kişiye karşı açtığı men(i müdahale davası sonucunda davalının üçüncü kişi..."a satılan bağımsız bölümü de kazandığını, müvekkilinin dava dışı üçüncü kişinin tüm zararlarını karşılamak zorunda kaldığını, bu nedenle davalının sebebsiz zenginleştiğini ileri sürerek şimdilik 7.000 TL alacaklarının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; davacının, imar planında bağımsız bir bölüm olarak görülmeyen ve almış olduğu inşaat ruhsatına aykırı olarak başka bir bağımsız bölümün eklentisi durumunda (dubleksi) olan bölümü haricen üçüncü kişiye sattığını, bu harici satışta müvekkilinin kusuru olmadığını, davacının üçüncü kişi ile arasındaki geçersiz satışa dayanılarak birbirlerinden aldıklarını sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince iade ettiklerini, müvekkilinin dava konusu bölümü (bağımsız dubleksi) dava yolu ile yasal yollarla elde ettiğini, yapı ruhsatında 4.kat ve dubleks olarak görülen bağımsız bölümü davacının hem müvekkiline hem de üçüncü bir kişiye satarak tarafları yanılttığını, davacının sebepsiz zenginleşme iddiasının yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulü ile 7.000 TL"nin 29.06.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisinde yer alan ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.09.2006 tarih ve 2005/548 E. 2006/ 207 K.sayılı dosyasının incelenmesinden, davacısının davalı ... davalısının da (temyize konu iş bu davada dava dışı üçüncü kişi olan)....olduğu, elatmanın önlenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda mahkemece, davalının ikamet ettiği bağımsız bölümün davacıya satılan ve tapuda devredilen 4. katın parçası olduğu dubleks dairenin 2.katını oluşturduğu, gerekçesi ile davanın kabulü ile davalı..."ın dava konusu dubleks dairenin 2.katı şeklindeki bağımsız bölümüne müdahalesinin men"ine karar verildiği, kararın Yargıtay ....Hukuk Dairesinin 15.02.2007 tarih 2006/12766 E. 2007/1479 K. sayılı ilamı ile onanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Dava konusu uyuşmazlık; sebepsiz zenginleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili talebine ilişkindir.
Sebepsiz zenginleşme BK.nun 61-66.maddeleri (TBK.nun 72-82.maddeleri) gereğince, bir kimsenin malvarlığının geçerli (haklı) bir sebep olmaksızın diğer bir kimsenin malvarlığı aleyhine çoğalması (zenginleşmesi) demektir. Sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak talep edilebilmesi için borçlunun malvarlığından bir başkasının aleyhine olarak zenginleşme meydana gelmeli, zenginleşme ve zenginleştirici olay arasında illiyet bağı bulunmalı ve zenginleşme haklı bir sebebe dayanmamalıdır. Haklı bir sebep olmaksızın başkası zararına mal edinen kimse onu iade ile yükümlüdür. Sebepsiz zenginleşme kurumunun varlık sebebinde haksız değer kaymalarının önlenmesi amaçlanmıştır.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun mülkiyet hakkının kapsamına ilişkin 684. maddesi hükmüne göre, bir şeye malik olan o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olduğu gibi, 718.maddesi hükmüne göre de taşınmaz mülkiyeti araziyle birlikte arazinin üzerinde bulunan bütünleyici parça niteliğindeki muhtesatları da kapsar.
Somut olayda, dava konusu bölümün inşaat ruhsatına aykırı olarak yapılan bağımsız bölüm şeklinde kaçak yapı olduğu, davalı ile dava dışı... arasında görülen ve kesinleşen elatmanın önlenmesi hakkındaki mahkeme ilamından, davacı tarafından davalıya satılan bağımsız bölümün dubleks olduğu, Yargıtay ....Hukuk Dairesinin yukarıda anılan ilamı ile de, özellikle mülkiyet hakkına üstünlük tanınarak karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı açıktır.
Davacı, dava dışı... ile yapmış olduğu harici (geçersiz) sözleşme gereğince ve davalının ..."a karşı açmış olduğu elatmanın önlenmesi davası sonucunda, dava dışı..."ın uğradığı zararlarını karşılamıştır.
Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde, somut olayda, davalının haklı bir sebep olmadan davacı zararına bir mal edinmediği ve bu nedenle davalı açısından sebepsiz zenginleşme şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.09.20... tarihinde oybirliğiyle karar verildi.