Abaküs Yazılım
10. Daire
Esas No: 2020/2482
Karar No: 2021/740
Karar Tarihi: 25.02.2021

Danıştay 10. Daire 2020/2482 Esas 2021/740 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2020/2482
Karar No : 2021/740

TEMYİZ EDEN (DAVALILAR) : 1- … Bakanlığı

VEKİLİ : Av. …

2- … Valiliği

VEKİLİ : Av. …

TEMYİZ EDEN
DAVALILAR YANINDA MÜDAHİL : … Demir Çelik İhtisas OSB

VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Ziraat Mühendisleri Odası

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN_KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Düzce ili, ... ilçesi, ... köyü sınırları içerisinde bulunan 168,88 hektarlık alanın tarım dışı amaçla kullanılmasının uygun görülmesine ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; davalılardan Düzce Valiliği'nin ... tarih ve … sayılı Kamu Yararı Kararı ile dava konusu alanda OSB kurulmasında sakınca olmadığı, bahse konu alan ile ilgili Toprak Koruma Projesi'nin 20/02/2015 tarihinde onaylandığı, davacı tarafının alternatif olarak ileri sürdüğü Ereğli OSB ile Alaplı OSB’nin Karma OSB Alanı olduğu, 21/05/2001 tarih ve 24408 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Organize Sanayi Bölgeleri Yer Seçim Yönetmeliği’nin 5. maddesinin 3. fıkrası gereği iddia edilen OSB’ler ile dava konusu alanın aynı il sınırı içerisinde bulunmadığı, Düzce ili içindeki alternatif olarak ileri sürülen diğer OSB’ler olan Düzce 1. ve 2. OSB ile Çilimli OSB'nin Karma OSB, Gümüşova OSB'nin Islah OSB olduğu, dava konusu OSB alanının Demir Çelik İhtisas OSB olmasından dolayı bahsi geçen tüm OSB alanlarının önerilen OSB alanına alternatif alan oluşturmayacağı, yer seçim ön değerlendirmesinde yapılan çalışmaların ve söz konusu alanın tarım dışı amaçla kullanılmasına izin verilmesine dair dava konusu ... tarih ve ... sayılı kararın, şehircilik ilkeleri, planlama esasları, ekolojik denge ve kamu yararına da uygun olması sebebiyle, dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan, dosyaya sunulan Bilirkişi raporunun "Sonuç" kısmında; "Ayrıca ekolojik dengenin korunmasını sağlamak amacı ile İhtisas OSB lerde ÇED olumlu belgesini niteleyen ÇED raporunun sonucunun incelenerek ekolojik durum tespiti yapılabileceği" şeklinde görüş bildirilmiş ise de, eldeki davanın konusunun ÇED sürecine ilişkin olmadığı, dava konusu işlemden sonraya ait ve ilerleyen aşamalarda alınması gerekli ÇED Raporu sürecinin dava ile ilgisinin bulunmadığı ve her zaman ayrı bir davaya konu edilebileceği dikkate alınarak, raporun bu kısmına dair değerlendirmelerin hükme esas alınmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince, Dairemizin 19/12/2017 tarih ve E:2017/2220, K:2017/5679 sayılı bozma kararına uyularak, ... Demir Çelik İhtisas OSB yeri olarak kesinleştirilen 88,5 ha’lık alandan elde edilecek fındık miktarının Düzce üretiminin %0.16’sını, ülkemiz fındık üretiminin %0.016’sını sağlayacak düzeyde, dolayısıyla ülkemiz için stratejik önem arz eden fındıkta göz ardı edilebilecek miktarlarda olduğu, diğer taraftan Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın OSB Yer Seçim Komisyonu çalışmaları sonucunda orman alanları OSB sınırları dışında bırakılmak suretiyle planlanan 168,88 ha'lık alan sınırları içinde kalmakla birlikte 88,5 ha. alanın ... Demir Çelik İhtisas OSB Yeri olarak kesinleştirildiği, ayrıca 88,5 ha. lık alanda kesinleştirilen OSB sınırları içinde kalan alanların dikili fındık alanları ile mutlak tarım alanlarını kapsamakla birlikte, yer seçimi kesinleştirilen bu alanın ... yerleşiminin mevcut yerleşik alanının dışında olduğu ve yerleşimde bulunan mevcut sanayi tesisleri ile bütünleştiği, yine ... Demir Çelik İhtisas OSB içerisinde yer almak isteyen 28 yatırım ve buna bağlı olarak 137,8 ha.lık bir sanayi alanı talebi bulunduğu, alanın sahip olduğu ulaşım bağlantılarının yanısıra, proje aşamasında bulunduğu anlaşılan ve alan içerisinden geçen Adapazarı Karasu Limanı-Ereğli-...-Bartın Demiryolu güzergahı ile ...-Melenağzı karayolu güzergahının alanı mevcut sanayi tesisleri ile birlikte sanayi alanı gelişimi için ön plana çıkardığı, yer seçiminin bu alanda yapılmasının kümelenme etkisi yaratarak sanayi tesisleri için önemli dışsallıklar sağlayacağı, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile ... İlçesi için dikili tarım arazilerinde yeter gelirli arazi büyüklüğü 10.000 m² olarak belirlenmekle birlikte 88,5 ha. lık alan içerisinde yer alan 204 adet parselden bu parsel büyüklüğünü sağlayan parsel sayısının yalnızca onaltı olduğu ve toplam alanın %25,5'ine karşılık geldiği, bunların da arazi üzerinde toplu bir bütünlük oluşturmadığı, parsellerin %72,6’sının da 5000 m² den küçük ve önemli bir bölümünün de hisseli olduğu, bununla beraber, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın iş bu dava kapsamında iptali istenilen ... tarih ve ... sayılı işlemi ile, Düzce ili, ... ilçesi, ... Köyü sınırları içerisinde yaklaşık 168,88 ha.’lık alanın tarım dışı amaçla kullanılmasına uygun görüş verilirken 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'nun 13. maddesinin (d) bendine aykırı olarak karara dayanak alınan kamu yararı kararının ilgili Bakanlıkça alınması gerekirken Düzce Valiliğince alındığı, ayrıca tarımsal amaç dışında kullanımı uygun görülen 168,88 ha.lık alanın 5403 sayılı Kanun kapsamına girmeyen 6831 sayılı Orman Kanunu’na tabi alanları da kapsadığı hususları göz önünde bulundurulduğunda, dava konusu işlemde hukuka ve mevzuata uyarlık görülmediği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulüne, ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın kaldırılmasına; dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davalı Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından, alınan kamu yararı kararının hukuka uygun olduğu, dayanak Tüzük maddesinin mahkeme kararı ile iptal edilmiş olmasının bu karardan önce tesis edilen dava konusu işlemi etkilemeyeceği, yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğu savunulmaktadır.
Davalı Düzce Valiliği ve davalılar yanında müdahil tarafından, dava konusu işlemin ormanlık alanı kapsamadığı, ormanlık alanların ilgili kurumlar tarafından net olarak bildirilmediği, yapılan iş ve işlemlerin hukuka uygun olduğu savunulmaktadır.

KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından, temyiz istemlerinin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının gerekçeli olarak onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, dosyanın tekemmül ettiği görülmekle yürütmenin durdurulması istemleri hakkında bir karar verilmeksizin ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 17. maddesinin 2. fıkrası uyarınca davalılardan Düzce Valiliği ile davalılar yanında müdahilin duruşma istemleri yerinde görülmeyerek işin esasına geçildi, gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Uyuşmazlıkta, 24/07/2009 tarih ve 27298 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Mülga Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Arazi Toplulaştırmasına İlişkin Tüzüğün 4. maddesinin 1. fıkrasının (I) bendinde yer alan "...veya açıkça yetki verilen birimler..." ibaresinin Danıştay (Kapatılan) Onyedinci Dairesinin 22/12/2015 tarih ve E:2015/6020, K:2015/6202 sayılı kararı ile iptal edilmesi neticesinde, Bakanlıklar dışında açıkça yetki verilen birimler tarafından iptal kararından önce alınan kamu yararı kararlarının tamamının hukuka aykırı olup olmayacağının değerlendirilmesi gerekmektedir.
İptal kararları, idari işlemleri tesis edildikleri tarihten itibaren ortadan kaldıran ve işlemin tesisinden önceki hukuki duruma dönülmesini sağlayan kararlardır. Ancak,
düzenleyici işlemin iptal edilmiş olması ona dayalı olarak geçmişte tesis edilen bütün unsurları ile oluşmuş, tamamlanmış, bireyselleşmiş tüm hukuki durumların da hukuken geçersiz olması sonucunu yaratmayacaktır.
Genel düzenleyici işlemlerin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle yargı kararı ile iptali üzerine, bu genel düzenleyici işlemlere dayanılarak tesis edilen bireysel işlemlerin de bütün hukuksal sonuçları ile ortadan kalkıp kalkmayacağının; genel düzenleyici işleme dayanılarak tesis edilen bireysel işlemlerin uzun süre uygulanması ve bu süre içinde kişilerin elde ettiği öznel kazanımlarının geri alınması durumunda, idari istikrar ilkesi ve kazanılmış hak kavramlarına aykırılık oluşturabilecek olması göz önüne alınarak, somut olay çerçevesinde irdelenmesi gerekeceği kuşkusuzdur.
Öte yandan bir düzenleyici işlem uyarınca tesis edilen bireysel işlemler nedeniyle kazanılmış haktan ve/veya idari istikrardan söz edebilmek için işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla hukuka ve mevzuata uygun olmasının yanı sıra kişilerin de iyi niyetli olması gerekmektedir.
24/07/2009 tarih ve 27298 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Mülga Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Arazi Toplulaştırmasına İlişkin Tüzüğün "Tanımlar" başlıklı 4. maddesinin 1. fıkrasının (l) bendinin, dava konusu işlem tarihinde yürürlükte bulunan halinde, kamu yararı kararının açıkça yetki verilen birimler tarafından alınabileceği düzenlemesine yer verilmiş ve anılan düzenleme Danıştay Onyedinci Dairesinin 22/12/2015 tarih ve E:2015/6020, K:2015/6202 sayılı kararı ile iptal edilene kadar uygulanmaya devam etmiştir. Bu düzenlemenin uzun bir süre uygulandığı ve birçok idari işleme dayanak teşkil ettiği göz önüne alındığında; Danıştay Onyedinci Dairesinin iptal kararı üzerine, Mülga Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Arazi Toplulaştırmasına İlişkin Tüzük uyarınca Bakanlıklar dışında açıkça yetki verilen birimler tarafından alınan kamu yararı kararlarının tamamının bütün hukuksal sonuçları ile ortadan kalkmasının idari istikrar ilkesine aykırı olacağı açıktır.
Bütün bu anlatılanlar çerçevesinde, dava konusu işleme dayanak oluşturan ve tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata uygun olarak verildiği görülen kamu yararı kararının; iptal edilmesinin idari istikrar ve hukuk güvenliği ilkelerine aykırılık oluşturacağı anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, Bölge İdare Mahkemesi Kararının gerekçesinde bu yönüyle hukuka uyarlık görülmese de, tarımsal amaç dışında kullanımı uygun görülen 168,88 ha.lık dava konusu alanın, 5403 sayılı Kanun kapsamına girmeyen 6831 sayılı Orman Kanunu’na tabi alanları da kapsadığının açık olduğu görüldüğünden, davanın reddi yönündeki ... İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak davacı tarafından yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yönündeki Bölge İdare Mahkemesi kararında sonucu itibariyle hukuki isabetsizlik görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarelerin ve davalı idareler yanında müdahilin temyiz istemlerinin reddine,
2. Davanın reddine ilişkin ... İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun kabulü ile dava konusu işlemin iptali yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçe ile ONANMASINA,
3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, artan posta ücretinin istemi halinde davalı idarelere iadesine, 25/02/2021 tarihinde kesin olarak esas yönünden oy birliği, gerekçe yönünden oy çokluğuyla karar verildi.

(X)-KARŞI OY :
Usul ve hukuka uygun olduğu görülen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının aynen onanması gerektiği oyu ile, gerekçeli olarak onanması yönündeki Daire kararına gerekçe yönünden katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi