17. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/15710 Karar No: 2015/5032 Karar Tarihi: 30.3.2015
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2013/15710 Esas 2015/5032 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2013/15710 E. , 2015/5032 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı şirket vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili dava ve talep sonucunu açıklama dilekçesinde, davalıların işleteni ve sürücüsü olduğu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda davacının yaralandığını ve maluliyete uğradığını ileri sürerek, 20.000,00 TL manevi tazminatın faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı şirket vekili davanın zamanaşımı ve esas yönünden reddini savunmuş, diğer davalı da davanın reddini savunmuştur. Mahkemece toplanan delillere göre, manevi tazminat talebinin 10.000,00 TL yönünden kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı şirket vekili ile davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-)Davalı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle manevi tazminat talebi ile ilgili olarak hüküm kurulurken olayın meydana geliş şekli, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve B.K.nun 47.maddesindeki (6098 S.TBK md.56) özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davalı ..."ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan aleyhindeki hükmün onanması gerekmiştir. 2-)Davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 2918 sayılı Karayolları Trafik kanunun 109/1. maddesi motorlu araç kazalarından doğan tazminat istemlerinin 2 yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı düzenlenmiştir. Aynı maddenin 2.fıkrasında ise eylemin suç teşkil etmesi durumunda ceza zamanaşımının uygulanacağı öngörülmüştür. Borçlar Kanunu’nun 60/2. maddesinde de eylem aynı zamanda suç oluşturuyorsa, o suç için öngörülen ceza zamanaşımı süresinin uygulanacağı hükmü yer almıştır. Buna göre, zarar meydana getiren eylem suç oluşturuyorsa olay tarihinde yürürlükte bulunan TCK.nun 102. maddesinde belirtilen ceza davası dava zamanaşımı süresinin uygulanması gerekir. Somut olayda, dava konusu olayla ilgili olarak ....Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2004/1093 Esas ve 2009/881 Karar sayılı dosyasından görülen ceza davası sonunda sanık sürücü ... hakkında TCK"nun 459/2-3 vd. maddeleri uyarınca hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu trafik kazası 23.11.2004 tarihinde meydana gelmiş, eldeki dava 30.12.2009 tarihinde açılmış, davalı (işleten) şirket vekili süresi içinde zamanaşımı def"ini ileri sürmüştür. O halde, mahkemece olayda 5 yıllık uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek davalı şirket hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ..."ın yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan aleyhindeki hükmün ONANMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı şirket vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile bu davalı hakkındaki hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 658,80 TL kalan harcın temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ne geri verilmesine 30.3.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.