13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/31363 Karar No: 2013/6379 Karar Tarihi: 14.03.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/31363 Esas 2013/6379 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında sanık suçlu bulunarak cezalandırılmıştır. Ancak, sanık önceden kasıtlı suçtan hükümlü olduğundan, hükümlü olduğu kanun maddesi uyarınca hüküm açıklanmasının geri bırakılması uygulanamamıştır. Sanık hakkındaki diğer ceza maddeleri uygulanarak ceza verilmiştir. Dosya incelendiğinde, hüküm açıklanmasının geri bırakılması konusunda yapılan incelemede, cezanın tür ve süresine göre hükümlünün durumuna göre geri bırakılma kararının verilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. Kanun maddesi olarak da, 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesi ve 5728 sayılı yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi gösterilmiştir.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/31363 E. , 2013/6379 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelenmesinde; Sanığın önceden kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunması nedeniyle 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede; Hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmiş olması halinde 5237 sayılı TCK"nın 53/3 maddesi gereğince aynı Yasanın 53/1 maddesinin ""c"" bendinin "" kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından"" uygulanmayacağı, ""e"" bendinde söz konusu edilen hak yoksunluğunun ise uygulanmamasına karar verilebileceğinin belirtildiği, diğer bentlere ilişkin herhangi bir kısıtlama olmadığı, mahkeme tarafından 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinin ""a,b ve d"" bendindeki hak yoksunluğunun uygulanmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bozma yönündeki düşünceye iştirak edilmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre sanık ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye aykırı olarak ONANMASINA, B-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesine gelince: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanık hakkında, 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14.03.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.