Esas No: 2021/23993
Karar No: 2022/916
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/23993 Esas 2022/916 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, bir kişinin 556 sayılı KHK'ya muhalefet suçlamasıyla yargılandığı davanın sonucunda beraat kararı verdi. Ancak, sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesi gerektiği halde hüküm tesisi edildiği gerekçesiyle bu kararın temyiz edilmesi istendi. Temyiz başvurusu sonucunda, marka sahibi olmayan firmaların marka hakkından doğan takdir ve yetkileri bulunmadığı ve mahkemenin bu konuya ilişkin hatalı karar verdiği belirtildi. Sonuç olarak, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. ve 321. maddelerine aykırı olarak verilen hükümler bozuldu.
- 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi: \"Temyiz isteyenin, hükmü temyiz etmeye veya lehine olan hükümleri davasına göre değiştirmeye yarayacak bir sebep göstermesi şarttır.\"
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: \"Temyizi istenen hüküm, kanuna uygun olarak verilmiş olmakla birlikte, temyiz isteminde ileri sürülen sebeplere dayanarak istemin kabulüne karar verilirse hüküm bozulur.\"
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 556 sayılı KHK'ya muhalefet
HÜKÜM : Beraat
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Şikayetçi ... San. Ltd. Şti. vekilinin temyiz istemine yönelik yapılan incelemede;
Dosyada mevcut belgeler ve Türk Patent ve Marka Kurumunun cevabi yazılarına göre; davaya konu “...” markasının dava dışı ... şirketi adına tescilli olduğu ve ... San. Ltd. Şti’nin “...” markası yönünden şikâyet hakkını kullanabileceğine ilişkin bir belgenin bulunmadığı anlaşılmakla; davaya katılma hakkı bulunmayan şikâyetçi ... San. Ltd. Şti. vekilinin, hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığından ve mahkemece davaya katılmasına karar verilmesi de hükmü temyize hak vermeyeceğinden, temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak REDDİNE,
II- O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemine yönelik yapılan incelemede ise;
Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabi olan marka hakkına tecavüz suçlarında şikâyet hakkı, münhasıran marka sahibine ait olup, tescilli markanın sahibi olan ve marka korumasından doğan hakları tecavüze uğrayan gerçek veya tüzel kişiler şikâyetçi olabilir.
Diğer bir ifade ile şikâyet hakkını kullanacak marka hakkı sahibi Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tutulan marka sicilinde, adına markanın tescil edildiği gerçek veya tüzel kişidir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; davaya konu edilen “...” markasının dava dışı ...firması adına; “...” markasının ise dava dışı ... firması adına Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tescilli olduğu ve şikâyetçiler ... San. ve Tic. Ltd. Şti. ile ... San. Ltd. Şti’nin marka hakkı sahibi olan dava dışı bu firmaların Türkiye distribütörleri olup, ... ve ... markalarına yönelik şikâyette bulunma hak ve yetkileri bulunmadığı anlaşıldığından;
Marka hakkı sahibi firmaların sanık hakkında şikayet tarihi itibarıyla hukuken geçerli bir şikâyetlerinin bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında açılan kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.