Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sırasında Ç.Köyü çalışma alanında bulunan .ada . parsel sayılı sırasıyla 9.961,19 metrekare ve 13.514,75 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı A.. U.. ve arkadaşları adlarına tespit edilmiştir. Davacı M.. Ş.. ve arkadaşları, miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli . ada .ve . parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, ispat yükümlülüğü üzerinde bulunan davacı tarafın delil listesinde bildirdiği tanıklara 07.10.2013 tarihinde yapılan ve hükme esas alınan keşifte hazır olmaları için usulüne uygun davetiye tebliğ edilmemiş, tüm tanıklar taşınmaz başında dinlenmemiş, varsa nedenleri de hüküm yerinde gerekçeleri ile açıklanmamıştır. Davacı tarafın tanıkları dinlenmeden hüküm kurulamaz. O halde, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için mahallinde yeniden keşif yapılarak davacı tarafın delil listesinde isimlerini bildirdiği tanıkları dinlenmeli, ondan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 17.6.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.