10. Hukuk Dairesi 2020/4806 E. , 2021/7643 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Samsun 1. İş Mahkemesi
Dava, hizmet cetvelinde başka işverenlerde görünen çalışmaların davalı belediye nezdinde geçtiğinin tespiti istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince; HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının ...İnş. Ltd. Şti."de geçen hizmetlerinin davalı Belediye bünyesinde geçtiğinin tespitini talep ve dava etmiştir.
II- CEVAP:
Davalı vekili, davacı tarafça kıdeme asas süreye ilave edilmesi istenilen çalışma dönemlerinde davacının, müvekkil kurumun işçisi olmadığını, kıdeme esas süreye ilave talebine konu çalışmalar müvekkil kurumun ihale mevzuatına göre ihale ile hizmet satın aldığı şirketler nezdinde geçtiğini, müvekkil kurum ile davacı arasında bir iş ilişkisi kurulmadığını, bu nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
III- MAHKEME KARARI:
A- İLK DERECE MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesi tarafından, 1- Davanın kabulü ile,
Davacının 1022576 işyeri tescil nolu ...İnşaat Özel Eğitim Hiz. San. Ticaret Şirketinde 15/06/1998 ile 18/04/2000 tarihleri arasında, 1029370 işyeri tescil nolu ...İnşaat Özel Eğitim Hiz. San. Ticaret Şirketinde 19/04/2000 ile 30/06/2001 tarihleri arasında, geçen hizmetlerinin davalı Belediye İşverininde belediye işçisi olarak geçtiğinin tespiti ile, bu hizmetlerinin davalı Belediyece bildirilen 27/07/2001 ile 14/01/2011 tarihleri arasındaki ihtilafsız kıdem sürelerine eklenmesi gerektiğinin tespitine, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davacının iş bu davayı açmakta herhangi bir hukuki yararı bulunmadığını, davacının henüz kıdeme hak kazanıp kazanamayacağının ortaya konulamadığını, bu durumda alacak davası açılabileceğini, tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmadığını, müvekkili kurumun kamu kurumu olmasından bahisle davacı-işçiyi kendi bünyesinde çalıştırıp da başka bir şirketten sigortalı göstermesi şeklinde değerlendirme yapılmasının doğru olmadığını, öyle ki müvekkili kurumun Kamu İhale Kanununa göre hizmet alımı yaptığını, sözleşmeye uygun bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini, ihale yapılan şirkette kurum arasında hiçbir hukuki ve organik bağ bulunmadığını, müvekkil kurumun resmi kurum niteliğinin göz önünde bulundurulduğunda mevzuata aykırı şekilde işçi teminin söz konusu olmadığını, davacının çalışmalarının tümünün Belediye bünyesinde geçtiğine dair bir tespitin yapılmasının hukuka uygun olmayacağını, bu tespitin davacıyı sigortalayan şirketlerin ve sigortayı tescil eden SGK"nın yokluğunda yapılmaması gerektiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B- BAM KARARI
İlk Derece Mahkemesinin kararının yasal ve hukuksal gerekçeleri ile dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığından 6100 sayılı HMK"nun madde 353/1-b.1 hükmü gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:
Davalı vekili, istinaf gerekçeleri ile aynı hususlarda kararı temyiz etmiştir.
IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:
Dava, davacının, davalı ... Bld. Bşk. taşeronları olan şirketlerde geçmiş gibi görünen çalışmalarının fiilen davalı belediye nezdinde geçtiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Dava hakkı hukuki yarar ile sınırlıdır. Davacının dava açma hakkına sahip olması, dava açabilmesi için yeterli değildir. Davacının mahkemeden hukuki korunma istemesinde korunmaya değer bir yararı olmalıdır. Hukuki yarar bir dava şartı olup, mahkeme dava şartlarını re’sen incelemekle görevlidir. Dava açılmasında korunmaya değer bir hukuki yarar yok ise, davanın bu yönden esasa girilmeden reddi gerekir.
Bu ilkeden hareketle, dava şartı olarak hukuki yararın varlığının, mahkemece, taraflarca dava dosyasına sunulmuş deliller, olay veya olgular çerçevesinde, kural olarak davanın açıldığı tarihe göre, kendiliğinden ve yargılamanın her aşamasında gözetilmesi gerekir. Bu sayede, iç hukukumuzun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme)"nin 6. maddesi ve 1982 Anayasası’nın 36. maddesinde düzenlenen “hak arama özgürlüğü” nün dürüstlük kuralına uygun kullanılması sağlanabilecek; bu durum, haksız davalar açmak suretiyle dava hakkının kötüye kullanılmasına karşı bir güvence oluşturacaktır.
Her dava, açıldığı tarihteki fiili ve hukuki sebeplere ilişkin koşullara göre hükme bağlanır.
Somut olayda; davacının çalışmalarının kuruma eksiksiz bildirildiği anlaşılmakla, davacının işbu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığından hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
O halde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin davalı vekilinin istinaf isteminin esastan reddine kararının kaldırılarak, ilk derce mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.06.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.