Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2017/2948
Karar No: 2021/1059
Karar Tarihi: 25.02.2021

Danıştay 3. Daire 2017/2948 Esas 2021/1059 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2017/2948
Karar No : 2021/1059

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF : …
VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU :… Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, … Petrol Maden Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketi'nden alınamayan 2009 ve 2010 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar vergisi, geçici vergi, gecikme faizi ile gecikme zammından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacı adına düzenlenen ödeme emirleri içeriği vergi borçlarının bir kısmının, şirket adına yapılan tarhiyatlara ilişkin olduğu ve bu tarhiyatların ... Vergi Mahkemesinin …/…-…-…-…-… esasında açılan davalarda verilen … tarih ve K:…, …, …, …, … sayılı kararlar ile kaldırıldığı, beyan üzerine yapılan tahakkuklara ilişkin olduğu anlaşılan vergi borçlarının ise şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin, adreste bulunamama nedeniyle tebliğ edilemediği iddia edilmiş ise de ilanen tebliğe çıkarılmadığının anlaşıldığı, dolayısıyla asıl borçlu şirket nezdinde kamu alacağının kesinleştiğinden söz edilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu ödeme emirleri iptal edilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesinin kararına esas aldığı ... Vergi mahkemesinin … esaslı dosyada, dava konusu edilen 2010 yılının Ocak ila Aralık dönemine ait vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin, … esasında dava konusu olan 2010 yılının tüm dönemlere ilişkin vergi ziyaı cezalı geçici verginin, … esasında dava konusu olan 2010 yılının Ekim-Aralık dönemine ait vergi ziyaı cezalı geçici verginin dava konusu ödeme emirleri içerikleriyle örtüşmediği, … esasında 2010 yılının Nisan dönemine ilişkin vergi ziyaı cezalı gelir (stopaj) vergisinin dava konusu edildiği, ancak 2 sayılı ödeme emrinde sadece verginin yer aldığı, vergi ziyaı cezasının bulunmadığı, 2015/196 esasında 2010 yılının Ocak ila Temmuz, Eylül ila Aralık dönemlerine ait vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatlarının dava konusu edildiği, ancak dava konusu ödeme emirlerinde bunun karşılığının 2010 yılının Ocak ila Nisan dönemlerine ait katma değer vergisi olduğu, diğer vergi ve vergi ziyaı cezalarının ödeme emri içeriği ile örtüşmediği, 2015/197 esaslı dosyasında 2009 yılının Mart ila Aralık dönemlerine ait vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi tarhiyatının dava konusu edildiği, 2009 yılının Mart, Nisan ve Eylül dönemleri hariç aynı yılın Mayıs ila Ağustos, Ekim ve Aralık dönemlerinin dava konusu ödeme emri ile örtüştüğü, E:… esasında 2009 yılına ilişkin vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisinin dava konusu edildiği, ancak dava konusu 2 sayılı ödeme emri içeriğinin ikinci sayfasında anılan dönemlere ilişkin kurumlar vergisinin bulunduğu, vergi ziyaı cezalarının ise bulunmadığının anlaşıldığı, bu durumda, dava konusu ödeme emirleri içeriği ile birebir örtüştüğü saptanan yukarıda açıkça belirtilmiş olan vergi borçlarına ilişkin tarhiyatların yargı kararıyla kaldırılmış olması nedeniyle ödeme emirlerinin bu alacaklara ilişkin kısmının iptalinde hukuka aykırılık bulunmadığı, öte yandan asıl amme borçlusu olan şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinden … tarih ve … ve … takip numaralı olanların şirkete tebliğ edildiğine ilişkin alındının 11/03/2016 tarihli ara kararıyla istenilmesine rağmen dosyaya sunulmadığı, diğer ödeme emirlerinin bir kısmının şirket müdürü …'ın ikametgah adresinde eşine tebliğ edildiği, bu ödeme emirlerinin de şirketin adresine tebliğ yapılamadığından şirket müdürünün ikametgah adresine tebliğe çıkarıldığına ilişkin dosyaya herhangi bir bilgi ve belge sunulmadığı, ayrıca şirket adına kayıtlı … plakalı bir araca ve banka hesaplarında bulunan bir miktar paraya haciz konulduğu, borcun şirket malvarlığından tahsil edilebilecek kısmı tahsil edildikten sonra kalan kısmı için kanuni temsilcinin takip edilmesi gerekirken, borcun tamamı için kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına dava konusu ödeme emirlerinin düzenlendiği görüldüğünden, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle İstinaf başvurusu belirtilen gerekçelerle reddedilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılan ödeme emri tebliğinin hukuka uygun olduğu, amme alacağının tahsili amacıyla ilgili dönemde kanuni temsilci olan davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı adına, … Petrol Maden Nakliyat Sanayi Ticaret Limited Şirketinden alınamayan 2009 ve 2010 yıllarının muhtelif dönemlerine ait katma değer vergisi, gelir (stopaj) vergisi, kurumlar vergisi, geçici vergi, gecikme faizi ile gecikme zammından oluşan kamu alacağının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen … tarih ve … ila … takip numaralı ödeme emirlerinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. maddesiyle değişik 45. maddesinin 2. fıkrasında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu, 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği, 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu hâlde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği kurala bağlanmıştır.
2577 sayılı Kanunun yine 6545 sayılı Kanun'un 22. maddesiyle değişik 49. maddesinin 1. fıkrasında ise temyiz incelemesi sonunda Danıştay'ın; kararı hukuka uygun bulursa onayacağı, kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onayacağı hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
2577 sayılı Kanun'un, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu yolundaki düzenlemesini içeren 45. maddesinin 2. fıkrasının, istinaf başvurusuna konu olacak kararlara karşı yapılan kanun yolu başvurularında dilekçelerdeki hitap ve istekle bağlı kalınmaksızın dosyaların bölge idare mahkemelerine gönderileceği kuralına dair cümleyle tamamlanması ve fıkrada Kanun'un "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesine herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olacağı yolundaki kuralın, istinaf dilekçeleri ve bu dilekçeler üzerine Kanun'un 48. maddesine göre bölge idare mahkemelerince yapılacak işlemlerle ilgili olarak getirilmiş olduğunun kabulü gerekir. Başka bir ifadeyle, değinilen bu kuralın, Danıştay'ın temyiz incelemesi sonunda verdiği kararlarla ilgili 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesinin, istinaf incelemesi üzerine verilecek kararlar için de uygulama imkanı getirdiğinden söz edilemez.
Nitekim, istinaf başvuruları üzerine bölge idare mahkemelerince verilecek kararlara ilişkin 45. madde düzenlemesi ile temyiz incelemesi üzerine Danıştay tarafından verilecek kararlara ilişkin 49. madde düzenlemesi, 2577 sayılı Kanun'da 6545 sayılı Kanunla eş zamanlı getirilmiş değişiklikler olup, Yasa koyucu tarafından 49. maddede, temyiz incelemesi üzerine verilecek onama ve bozma kararları bentler halinde ayrıntılı biçimde belirtilmişken, aynı Kanun'un 45. maddesinin 3. ve 4. fıkralarında istinaf başvuruları üzerine verilecek kararla ilgili olarak 49. maddeden farklı terimler ve usuller getirilmiş olması yukarıdaki görüşü doğrular mahiyettedir.
Belirtilen nedenlerle, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulması durumunda istinaf başvurusunun reddine, hukuka uygun bulmaması durumunda ise istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak işin esası hakkında yeniden bir karar verecek olan bölge idare mahkemelerince, istinaf incelemesine konu kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemekle birlikte gerekçesinin hukuka uygun bulunmadığı hallerde, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek istinaf isteminin reddine karar verilmesi mümkün olmadığından, Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun yazılı gerekçeyle reddi yolundaki Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
2.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Vergi Dava Dairesine gönderilmesine,
3. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 25/02/2021 tarihinde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi