23. Ceza Dairesi 2016/4521 E. , 2016/4269 K.
"İçtihat Metni"Resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından sanık ...’nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 204/1, 158/1-d, 35/2, 62 (iki kez) ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis, 7 ay 15 gün hapis ve 240,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına dair ...13. Ağır Ceza Mahkemesinin 19/04/2011 tarihli ve 2009/328 esas, 2011/126 sayılı kararını müteakip sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/11. maddesi gereğince yeniden ele alınarak sanığın, 5237 Kanunun 204/1, 158/1 -f, 168/1, 62/1 (iki kez) ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis, 10 ay hapis ve 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair anılan Mahkemenin 29/01/2015 tarihli ve 2009/328 esas, 2011/126 sayılı ek karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 20.11.2015 gün ve 24082/76290 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15/12/2015 gün ve 2015/386434 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteminde;
Dosya kapsamında göre; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir." şeklindeki 231/11 maddesi nazara alındığında; somut olayda denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında mahkemenin eski hükmün açıklanmasına karar vermek yerine yeni bir mahkumiyet hükmü kurmasında isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen dosya içeriğine göre; sanık hakkında üzerine atılı nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarından dolayı yapılan yargılama neticesinde sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 204/1, 158/1-d, 35/2, 62 ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 7 ay 15 gün hapis ve 240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, ancak sanığın denetim süresi içerisinde 22/10/2012 tarihinde kasten yeni bir suç işlemesi üzerine dosyanın yeniden ele alındığı, ancak mahkemece 5271 sayılı CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca eski kabul ve açıklanması geri bırakılan hükümlerin aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken somut olayla ilgisi bulunmayan bir başka resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık eyleminden bahsedilmek suretiyle sanığın bu suçlardan 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 158/1 -f, 168/1, 62/1 ve 52/1-2. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 10 ay hapis ve 1.000 TL adli para cezalandırılmasına dair ek karar verildiği anlaşılmakla;
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden ...13. Ağır Ceza Mahkemesinin 29/01/2015 tarih ve 2009/328 Esas, 2011/126 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 07/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.