Esas No: 2021/27764
Karar No: 2022/1089
Karar Tarihi: 18.01.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/27764 Esas 2022/1089 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm, 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçuyla ilgili olarak hükümlülük, erteleme ve müsadere kararları içermektedir. Ancak, temyiz başvurusunda bulunulmuş ve yapılan inceleme sonucunda hüküm bozulmuştur. Bozma gerekçeleri şöyledir:
1. 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu, ancak Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı sonrasında 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan ibarelerin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptal edildiğine dair kararlar dikkate alınarak dosyanın “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesi gerektiği.
2. Sanıktan ele geçen kaçak cep telefonu miktarı 57 adet olmasına karşın iddianamenin 26 adet cep telefonuna ilişkin düzenlenmiş olması karşısında ek iddianame tanzimi konusunda Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbarda bulunulmadan yargılamaya devam edilmesi hata olduğu.
3. Kovuşturma aşamasında sanığa etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyizinin nakil aracının müsaderesi gerektiği ile sınırlı olduğu, ancak nakil aracının iddianamede müsaderesinin talep edilmediği gibi mahkemece de bu konuda bir karar verilmediği, nakil aracı yönüyle ortada temyize konu incelenecek bir karar bulunmadığı gözetilerek katılan ... İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz isteminin inceleme dışı bırakılarak sanık müdafiinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;
1- 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile 5607 sayılı Yasanın 3/5. maddesinde yapılan değişiklik öncesi anılan maddede öngörülen hapis cezası üst haddinin 2 yıl olduğu gözetilerek;
Anayasa Mahkemesi'nin 25/06/2020 tarihli, 2020/16 Esas ve 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenen ve 5271 sayılı CMK’nun 251/1. maddesinde hüküm altına alınan basit yargılama usulüne ilişkin aynı Yasanın geçici 5/1-d bendinde yer alan “...kovuşturma evresine geçilmiş...” ibaresinin Anayasa'ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmesi, aynı şekilde 16.03.2021 tarihli, 31425 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 E., 2021/4 K. sayılı kararı ile yargılama aşamasında olup, henüz kesinleşmiş hükümle sonuçlanmamış dosyalar yönünden, ceza miktarı üzerinde fail lehine etki doğuracağı, bu nedenle belirli bir tarih itibarıyla hükme bağlanmış olan dosyalarda basit yargılama usulünün uygulanmamasının Anayasa'nın 38. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle 7188 sayılı Yasanın 31. maddesiyle eklenen Geçici 5. maddenin (d) bendinde yer alan "...hükme bağlanmış..." ibaresinin iptal edildiği de dikkate alınmak suretiyle, TCK'nun 7. ve CMK’nun 251. maddeleri uyarınca dosyanın “basit yargılama usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2- Sanıktan ele geçen kaçak cep telefonu miktarı 57 adet olmasına karşın iddianamenin 26 adet cep telefonuna ilişkin düzenlenmiş olması karşısında ek iddianame tanzimi konusunda Cumhuriyet Başsavcılığı'na ihbarda bulunulmadan yargılamaya devamla hüküm kurulması,
3- 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği, sanığa soruşturma aşamasında etkin pişmanlık konusunda ihtarat yapılmadığı, bu cihetle kovuşturma aşamasında sanığa yapılan ödeme ihtaratında indirim oranının 1/2 olarak bildirilmesi gerekirken yazılı şekilde 1/3 olarak bildirilerek sanığın yanıltılması ve hakkında ödemediğinden bahisle etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmaması,
4- İddianamede müsaderesi talep edilmeyen nakil aracı üzerindeki şerhin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.