14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/3553 Karar No: 2013/5568 Karar Tarihi: 10.04.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/3553 Esas 2013/5568 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/3553 E. , 2013/5568 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.02.2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve kal birleştirilen davada mecra irtifakı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, mecra irtifakı kurulması isteminin reddine dair verilen 23.05.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-birleştirilen davanın davacıları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava elatmanın önlenmesi ve kal, birleştirilen dava mecra irtifakı kurulması istemine ilişkindir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, elatmanın önlenmesi ve kal isteminin kabulüne, mecra irtifakı kurulmasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Hükmü, birleştirilen davanın davacıları temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalılar-birleştirilen davanın davacıları vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Türk Medeni Kanunun 683. maddesi hükmünce bir şeye malik olan kimse hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şeyden (eşyadan) dilediği gibi kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine de sahiptir. Yasanın 684. maddesine göre de, malik olan kimse o şeyin bütünleyici parçalarına da malik sayılır. Bütünleyici parçadan maksat yerel adetlere göre asıl şeyin temel unsuru olan ve o şey yok edilmedikçe, zarara uğratılmadıkça veya yapısı değiştirilmedikçe ondan ayrılmasına olanak bulunmayan parçadır. Yasanın 688. maddesinin öngördüğü kurala göre de, paylı mülkiyette birden çok kimse maddi olarak bölünmüş olmayan o şeyin tamamına belli paylarda malik olur. Somut olaya gelince; dava konusu 2 parsel sayılı taşınmazda davacı ... dışında başkaca paylı malikler de vardır. Mahkemenin yıkımına karar verdiği elektrik direği, trafo ve su kuyusu paylı mülkiyet rejimine tabi olarak davacı ve davada taraf olmayan kişilerin mülkiyetindedir. Eğer paylı mülkiyete tabi bir eşya maddi olarak bölünmemiş paydaşların her birinin kullanımlarına taksim gibi bir nedene dayanarak bırakılmamışsa, yıkımı hüküm altına alınan elektrik direği, trafo ve su kuyusu üzerinde dava dışı kişilerin de mülkiyet hakkı vardır. Yıkım dava dışı paydaşların hakkını etkileyeceğinden dava dışı paydaşlar davaya katılmadan aleyhlerine sonuç doğuracak şekilde yıkım kararı verilemez. Esasen kurulan hükmün dava dışı paydaşlar bakımından infaz olanağından da söz edilemez. Mahkemece; dava konusu 2 sayılı parselin davacı dışındaki paydaşlarının da davada yer almaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde taraf teşkili sağlanmadan kal"e karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 10.04.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi.