17. Hukuk Dairesi 2013/18982 E. , 2015/4856 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabul-kısmen reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı 3.kişi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı idare vekili, borçlu hakkında 6183 syıl Kanuna göre yürütülen takipte borçluya ait taşınmaz üzerine haciz şerhi konulduğunu, haciz işlemi devam ederken borçlunun müvekkilinin rızası ve bilgisi dışında, gerçek olmayan haciz kaldırma yazısı ile taşınmaz üzerindeki haczi kaldırarak taşınmazdaki hissesini davalı 3.kişiye satarak devir ettiğini ileri sürerek satış ve kayıt işleminin iptali ile taşınmazın satıştan önceki maliki adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece borçlu hakkında 6183 sayııl Kanun uyarınca takip yapıldığı, borçluya ait taşınmaz üzerine 09.05.2005 tarihinde haciz konulduğu, haczin tarihsiz haciz kaldırma yazısı üzerine 31.07.2008"de kaldırıldığı ve taşınmazın 05.08.2008 tarihinde borçlu tarafından davalı 3.kişiye satıldığı, haciz kaldırma yazısının davacı idarenin bilgisi dışında sahte olarak yapıldığı hususunun tartışma konusu olmadığı, 6183 sayılı Kanunun 73.maddesi uyarınca borçlunun idarenin iznini almadan hacizli mallarda tasarrufta bulunamayacağı, bu hükme aykırı olarak yapılan işlemlerin hükümsüz olduğu, bu nedenle satışın iptalinin gerektiği, ancak yeniden haciz konulma işleminin mahkemece yapılamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabul-kısmen reddi ile dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının iptali ile (borçlu) ... adına kayıtlı ve tesciline, beyanlar hanesine haciz şerhi konulmasına ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı 3.kişi tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı 3.kişi ..."nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, 6183 sayılı Kanununun 24 vd.maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasına ilişkin olup, bu dava amaç, iptal davası sabit olduğu takdirde Hazinenin alacağı miktarla sınırlı olarak alacağını cebri icra yoluyla almasını sağlamaktır. Eldeki davada danışıklı işlemin saptanması ile birlikte tapu kaydının iptali ve tescili istenmiş ise de davacının amacı, tapunun iptali olmayıp alacağına kavuşmak olduğundan, çoğun içinde azın da bulunduğu ilkesi ve davacının tasarruf tarihinde haciz aşamasına gelmiş bir alacağının varlığı gözetilerek, mahkemece, davacının alacağını almasına olanak sağlayacak biçimde kaydın (tapunun) iptaline gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebileceğine ilişkin bir hüküm kurulması gerekirken bu yönler gözetilmeyerek, yerinde olmayan yazılı gerekçesiyle tapu kaydının iptali ile önceki malik (borçlu) adına tesciline karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş; tasarruf tarihine kadar olan kesinleşmiş vergi alacağı miktarı belirlenerek bu miktarla sınırlı olmak üzere davacıya dava konusu taşınmazın haciz ve satışını isteyebilme yetkisi vermekten ibarettir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı 3.kişinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı 3.kişiye geri verilmesine 26/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.