Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/7868 Esas 2019/2815 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/7868
Karar No: 2019/2815
Karar Tarihi: 13.02.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/7868 Esas 2019/2815 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın önceye dayalı husumet bulunan katılanla yaşadığı tartışma sırasında, katılanı vurup yaraladığı olayda kastının yoğunluğu dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK'nın 61. maddesi gereğince temel cezaya hükmetti ancak hakkaniyete uygun olarak alt sınırdan uzaklaşılmadığı için bu kısımda hata yapıldığı belirtilmiştir. Ayrıca, sanığa ek savunma hakkı tanınmaksızın iddianamede gösterilmemiş bir madde uyarınca ceza verildiği için bu kısımda da hata yapılmıştır. Dosya içeriğinde yer alan haksız tahrik unsurları dikkate alınarak cezada makul bir oranda indirim yapılması gerektiği bildirilmiştir. Ayrıca Anayasa Mahkemesi'nin bazı ibareleri iptal ettiği 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 3, 29, 53, 61, 87/1-son, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 226, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu'nun 321, 326/son maddeleri.
3. Ceza Dairesi         2018/7868 E.  ,  2019/2815 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Aralarında önceye dayalı husumet bulunan sanık ve katılan arasında başlayan tartışma sırasında, sanığın kaçmaya çalışan katılanın önce kafasına arkasından vurduğu, devamında da ele geçmeyen bıçakla sırtından iki bıçak darbesi ile karaciğer etrafında minimal mayi ve sağ akciğerde hemotoraksa neden olup yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaraladığı olayda, suçun işleniş biçimi, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı, sanığın kastının yoğunluğu da dikkate alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 61. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken, TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gereğince, hakkaniyete uygun ve sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    2) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.04.2017 gün, 2015/1167 Esas - 2017/247 sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 226. maddesine aykırı davranılması,
    3) Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, katılandan kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi gereğince makul bir oranda indirim yapılması gerekirken, daha vahim olaylarda uygulama olanağı bulunan (1/2) oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
    4) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ceza miktarı açısından CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 13.02.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.






























    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.