8. Hukuk Dairesi 2018/15727 E. , 2019/4198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, paydaşı oldukları 8792 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafından trafo indirme merkezi ve binası yapılmak suretiyle müdahale edildiğini, açmış oldukları kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının sonuçlandığını ileri sürerek müdahale tarihinden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının açılma tarihine kadar ecrimisile karar verilmesini istemişlerdir birleştirilen davada davacı ... aynı konu ve sebebe dayalı olarak talebi yinelemiştir.
Davalı, ecrimisilin şartlarından olan kötüniyetin gerçekleşmediğini, kamu kurumu olduklarını ve kamu yararı gereği taşınmaza el atıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, müdahalenin keşfen sabit olmasından dolayı davanın kabulüne dair verilen karar, Yargıtay 1.Hukuk Dairesince " ... mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler doğrultusunda bir inceleme ve araştırma yapıldığını söyleyebilme imkanı bulunmamaktadır. Şöyle ki; hükme esas alınan bilirkişi raporunda güçlü delil olarak kabullenilip hesaplamaya esas alınan ancak başka bir taşınmazla ilgili olan ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/377 E. sayılı dosyasındaki raporda, taşınmazın 2004 yılı için m² birim ücreti (ecrimisil olarak) 43,22 TL belirlenmiş, eldeki davada da bu rakama enflasyon rakamları yansıtılıp 2007 yılı için m² birim ücreti 55,80 TL bulunarak hesaplama yapılmıştır. Ne var ki; emsal kabul edilen ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/377 E. sayılı dosyasında hüküm altına alınan ecrimisil, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin bozması sonrası, mahkemece tekrar hesaplatılarak 2004 yılı m² birim ücreti bu sefer 15,37 TL bulunmuş ve bu değer üzerinden hesaplanan ecrimisile hükmedilmiştir. Öte yandan; emsal alınan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/377 E. sayılı dosyasına konu taşınmaz tarla niteliğinde olup, dönemi ve konumu itibariyle dava konusu taşınmaz için emsal olduğunun kabulünün mümkün olmadığı da açıktır. Hal böyle olunca, taraflardan emsal kira sözleşmeleri istenip, yukarıda belirtilen ilkeler de gözetilerek yeniden oluşturulacak bilirkişi heyeti marifetiyle mahallinde keşif yapılması, dava konusu taşınmazın mutat kullanımı, taşınmazın büyüklüğü, işgal alanı, kullanım durumu gibi hususlar karşılaştırılmak suretiyle, ilk dönem ecrimisil bedeli belirlenip, tespit edilen bu değere sonraki yıllar için enflasyon rakamları yansıtılarak hesaplanacak ecrimisilin hüküm altına alınması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna itibar edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir ..." gerekçesiyle bozulmuş, Mahkemece yapılan yargılama sonucunda iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, ecrimisil isteğine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli, arsa nitelikli 5.103m² büyüklüğündeki taşınmazın bir kısım davacılar ile bir kısım davacıların mirasbırakanı ve dava dışı kişiler adına paylı mülkiyet üzere kayıtlı olduğu, davalının kayıttan veya mülkiyetten kaynaklı bir hakkının bulunmadığı, taşınmaz üzerinde davalı kuruma ait trafo binasının yer aldığı, taşınmazın çevresinin tel örgü ile çevrilerek davalı kurum tarafından kullanıldığı, davacılar tarafından açılan kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminat davalarının bir kısmının kabulle sonuçlandığı bir kısmın ise halen derdest olduğu, eldeki asıl ve birleştirilen davanın ise kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan tazminat davalarının açıldığı tarihlerden önceki dönemlere ait ecrimisil isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği gibi, kamulaştırma kararı alınmadan veya kamulaştırma işlemlerini tamamlamadan taşınmaza el koyan idarenin haksız işgalci konumunda olacağı sabittir.
Öte yandan, kamulaştırmasız elatma nedeniyle taşınmaz mal malikinin, idarenin bu fiili durumuna razı olup, bedeli mukabilinde taşınmazın mülkiyetini idareye devretme iradesini ortaya koyduğu, eş söyleyişle kamulaştırmasız el koyma karşılığının tahsili talebiyle dava açtığı tarihe kadar idarenin taşınmaza el atması haksız fiil niteliğindedir. Sonuç olarak kamulaştırmasız elatma nedeniyle mal sahibi, taşınmazın dava tarihindeki değerini isteyebileceği gibi, ecrimisil de isteyebilir. Ancak kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasından sonraki dönem için ecrimisil istenemeyeceği de kuşkusuzdur.
Ne var ki; Mahkemece, davacıların kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat davası açtıkları tarihten sonrası için de ecimisil hesaplanmıştır.
Hal böyle olunca; davacıların kamulaştırmasız elatma nedeniyle açtıkları tazminat dava tarihleri ve talepleri de gözetilerek bu tarihten önceki dönem için hesap edilen/edilecek ecrimisilin karar altına alınması gerekirken bu tarihten sonrası için de ecrimisile karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 16/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.