![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/27812
Karar No: 2022/1577
Karar Tarihi: 19.01.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/27812 Esas 2022/1577 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, 5607 ve 4733 sayılı Kanunlara muhalefet ve resmi belgede sahtecilik suçlarından yargılanan sanıklar hakkında verilmiştir. Sanıkların bir kısmı beraat etmiş, bir kısmı ise cezalandırılmıştır. Hazine vekili ve Cumhuriyet Savcısı, bazı sanıklar hakkında verilen beraat kararlarına itiraz etmişlerdir. Mahkeme, beraat kararlarına yönelik yapılan itirazların reddine karar vermiştir. Ancak, bir sanık hakkında kaçakçılık suçundan verilen beraat kararı, zamanaşımı nedeniyle bozulmuştur. Ayrıca, bir sanığın ölümü sebebiyle kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunmuştur. Mahkeme, ayrıca diğer sanıkların üzerindeki suçlamaların yeterli araştırılmadığına karar vermiştir. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanmıştır: 5237 sayılı TCK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre yargılama konusu suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASI, 5237 sayılı TCK'nun 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesi zorunluluğu, 5607 sayılı Y
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 ve 4733 sayılı Kanunlara muhalefet, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 5607 sayılı Kanuna muhalefet suçundan sanıklar ..., ..., ... ve ... haklarında hükümlülük, sanık ... hakkında beraat; 4733 sayılı Kanuna muhalefet suçundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... haklarında beraat; resmi belgede sahtecilik suçundan ... hakkında beraat
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I- Katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin temyiz talebinin sanık ... hakkında kurulan beraat hükümleri ile sınırlı olduğu gözetilerek, katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilikten kurulan beraat kararına yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, gösterilen gerekçeye ve takdire göre o yer Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
II- Katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının sanık ... hakkında kaçakçılıktan kurulan beraat kararına yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendine göre yargılama konusu suç için asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık ...’in savunmasının alındığı 19/12/2013 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmakla, katılan Gümrük İdaresi adına Hazine vekilinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, anılan maddeler uyarınca sanık ... hakkındaki davanın zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesine göre ayrı ayrı DÜŞÜRÜLMESİNE,
III- Sanık ... müdafiinin temyiz talebinin incelenmesinde;
UYAP sisteminden alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğine göre sanık ...’ün hükümden sonra 10.11.2021 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından 5237 sayılı TCK'nun 64. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
IV- Hükmolunan cezanın nevi ve miktarına göre sanıklar ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme talebi yerinde görülmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nun 318. maddesi uyarınca REDDİNE karar verilerek, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin, sanık ... müdafiinin, o yer Cumhuriyet Savcısının ve katılan ... vekilinin temyiz istemlerine yönelik yapılan incelemede ise;
1) Sanık ...’in aşamalardaki savunmalarında diğer sanıkları tanımadığını, kendisine iftira atıldığını beyan etmesi, sanık ...’ün ise ... Nakliyat firmasının evrak üzerinde sahibinin kendisi olmasına rağmen şirketin asıl sahibinin ... olduğunu, evraklardaki imzanın kendisi tarafından atılmadığını beyan etmesi; yine sanıklar ... ve ...’nun da yalnızca eşyaların nakliyesi konusunda ... numaralı hattı kullanan kişi ile anlaştıklarını, eşyaların kaçak olduğunu bilmediklerini savunmaları karşısında, sanıklar ..., ..., ... ve ...’nun suç tarihinde kullandıkları telefon numaralarının tespit edilerek ilgili GSM şirketlerinden görüşme kayıtları celp edilip sanıklar arasında irtibat olup olamadığı tespit edilip, yine sanık ... ve malen sorumlu ...’nin beyanlarında geçen eşyaların nakliyesini talep eden kişiye ait olduğu anlaşılan telefon numarasının da kime ait olduğu tespit edilerek mahkemede tanık olarak dinlenilmesinin sağlanması, gerektiğinde hakkında suç duyurusunda bulunulması, dava açılması halinde dosyaların birleştirilmesi, açılmaması halinde soruşturma evraklarının dosya içine alınarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesinin ardından sanıkların hukuki durumunun tayin ve tespiti gerekirken, eksik inceleme ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2) Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Yasaya aykırı, sanıklar ... ve ... müdafiilerinin, sanık ... müdafiinin, o yer Cumhuriyet Savcısının ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.