8. Hukuk Dairesi 2016/10246 E. , 2019/4188 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı alacaklı vekili ile davalı üçüncü kişi vekili taraflarından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı alacaklı vekili; borçlunun borcu kabul ederek, TEB Toros şubesinde kira alacağı olduğunu, bu alacak üzerine haciz konulmasına muvafakat ettiğini, banka şubesine haciz müzekkeresi gönderilmesi üzerine davalı Bankanın kira bedelinin rehinli olduğundan bahisle kira alacağı olan 93.328,29 TL"yi dosyaya ödemediğini, Bankanın istihkak iddiasının reddine, kira bedelinin taraflarına ödenmesinin sağlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı üçüncü kişi vekili; müvekkili Banka ile borçlu arasında imzalanan tüketici kredisi sözleşmesi gereğince borçluya 95 ay vadeli kredi kullandırıldığını ve kredi geri ödemelerinin 10/10/2018 tarihine kadar devam ettiğini, haciz müzekkeresinin müvekkili Bankaya tebliğ edildiği 12/05/2015 tarihi itibariyle muaccel olmuş bir kira borcunun bulunmadığını bundan ayrı olarak haciz müzekkeresinin yazıldığı tarihte müvekkili Bankanın 283.935,96 TL daha kredi alacağının bulunduğunu, müvekkili bankanın takip borçlusu nezdindeki hak ve alacakları üzerine uyguladığı rehin ve hapis hakkının usul ve yasaya uygun olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; alınan bilirkişi raporu uyarınca davalı üçüncü kişinin borçlu hesabı üzerinde takas,hapis, mahsup ve rehin hakkının bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava, alacaklının İİK 99. vd. maddelerine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir.
1. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2. Davalı üçüncü kişi vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Davanın esasına yönelik karar verildiğine göre, karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hacizli malların değeri ile alacak miktarından hangisi az ise onun üzerinden hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekir.
Somut olayda, takip sırasında borçlunun üçüncü kişi nezdindeki alacağı 93.328,29 TL olup, haczedilen miktar takip talebinde gösterilen alacak tutarından az olduğundan, vekalet ücretinin bu miktar üzerinden hesap edilmesi gerekirken davalı üçüncü kişi yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nin ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle vekalet ücretine ilişkin davalı 3. kişi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 3. satırında yer alan "600,00 TL vekalet ücretinin" ibaresinin çıkartılarak, yerine "13.328,29 TL vekalet ücretinin" ibaresi yazılmak suretiyle düzeltilmesine, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı üçüncü kişiye iadesine, 29,20 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 15,20 TL"nin temyiz eden davacıdan alınmasına, 16.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.