20. Hukuk Dairesi 2013/4306 E. , 2013/8821 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... Beldesi 158 ada 77 parsel sayılı 1754,99 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle zeytinlik niteliğiyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili, taşınmazın sınırında orman bulunduğunu, bu köydeki tüm arazilerin Lozan Anlaşması ile mübadeleye tâbi tutulan ... ahaliye ait olup, bir kısmının iskânen verilip tapuya bağlandığını, iskânen verilen yerler hariç tüm bölgenin mübadil ...lardan kalması nedeniyle emvâl - i metrûke arazisi olarak Hazineye kaldığını ileri sürerek, bu tür yerlerin imar, ihya ve zilyetlikle kazanılamayacağından tespitin iptaliyle taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; davanın reddine ve dava konusu parselin tespit gibi aynı vasıfla davalı adına tesciline karar verilmiş, davacı Hazine tarafından temyiz edilmesi üzerine; Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.12.2010 gün ve 2010/11870 - 14998 sayılı kararı ile hüküm bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "Mahkemece taşınmaza ait iskan kaydı araştırılmalı, varsa, tapu kaydının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve krokileri, revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları ile kuzeyindeki dereden sonra gelen komşu parsel tutanak ve dayanakları, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir harita mühendisi veya olmadığı takdirde bir tapu fen elemanından oluşacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaza ve çevre araziye de uygulanmak suretiyle, taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; iskan kaydı varsa yöntemince zemine uygulanıp kapsamı belirlenmeli; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı, varsa, zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; ekonomik amaca uygun bir zilyetlik olup olmadığı araştırılmalı, davalının iskan ya da tapu kaydı yoksa taşınmazın öncesinin ne olduğu, kimden kime kaldığı, davalı ailesinin Lozan Anlaşması gereğince mübadele yoluyla Türkiye"ye gelip gelmediği, taşınmaz üzerinde bulunan 100-150 yaşlarında olduğu söylenen zeytin ağaçlarının kim ya da kimler tarafından dikilip yetiştirildiği konusunda yerel bilirkişi ve tanıkların duygu ve bilgisinin ne olduğu sorularak, gerçek kişiler yararına
zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, davalı yanında, murisler yönünden de tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, yasanın getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kabulüne, dava konusu 158 ada 77 parselin tespitinin iptali ile aynı vasıfla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraz istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1991 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Mahkemece, dava konusu taşınmazda davacı yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; taşınmaz başında davacı tanıkları dinlenilmemiş, mahallî bilirkişinin, taşınmaz üzerindeki zeytin ağaçlarının Rumlardan kalmış olabileceğine dair kesin olmayan bilgisine dayanılarak, taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmiştir. Dava konusu taşınmaza komşu 158 ada 75 ve 76 parsel sayılı taşınmazlar da belgesizden kişiler adına tespit ve tescil edilmiştir. Bu parsellerin de bitki örtüsü dava konusu taşınmazla mukayeseli olarak incelenerek ve tespit malikleri dinlenilerek, davalı taşınmazın zilyetlik durumu araştrılmamıştır.
Yukarıda değinilen eksikler giderilerek, taşınmaz başında fen ve mahalli bilirkişiler yardımıyla tekrar keşif yapılarak; mahalli bilirkişi ve zilyetlik tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar davalı kişi yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli, üzerindeki zeytin ağaçlarının kim tarafından dikildiği ve kaç yıldır kim tarafından kullanıldığı araştırılmalı, komşu 75 ve 76 sayılı parsel maliklerinin de zilyetlik konusunda beyanları alınmalı, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ..."ın temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07.10.2013 günü oy birliği ile karar verildi.