Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3147
Karar No: 2021/4337
Karar Tarihi: 25.05.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/3147 Esas 2021/4337 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2018/3147 E.  ,  2021/4337 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL



    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; Duruşma için belli edilen 25/05/2021 gün ve saatte taraflardan gelen olmadığı görülerek evrak üzerinde inceleme yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı, düzeltme dilekçesinde gösterilen 103 ada 1, 121 ada 8 ve 38 parsellere ait tapu kayıtları ile kadastro tutanaklarının dosya arasına celbedilmediği, davalı tarafça, mirasçılar arasında yapılan taksim sonunda bir kısım taşınmazların davacılara düştüğü ve kadastro sırasında adlarına tespit ve tescil edildiği, davaya konu parsellerin ise kendisine kaldığı ve kadastro tespitlerinin doğru yapıldığının ileri sürüldüğü, yerel bilirkişiler ile davalı tanıklarının ise, 103 ada 3, 103 ada 1, 113 ada 8 ve 121 ada 10 parsellerin dava dışı kişilerden satın alındığını, diğer parsellerin ise miras ve taksim yolu ile davalıya intikal ettiğini bildirdikleri, davacı tanıklarının da, taksim hususunda bilgileri bulunmadığını açıkladıkları, ayrıca dava konusu taşınmazların miras bırakan ...’ten kaldığı, terekenin paylaşıldığı, dava konusu taşınmazların davalıya düştüğü ve uzun yıllar tasarruf edildiği ileri sürülmekle birlikte, Mahkemece taksimin hangi tarihte yapıldığı, taksime tüm mirasçıların katılıp katılmadıkları, taksim sonucu davacılara hangi taşınmazların düştüğü veya karşılığında kendilerine ne verildiği, taksimden dönülüp dönülmediği hususlarının yeterince araştırılmadığı, varsa davacılara taksim yolu ile kaldığı bildirilen parsellere ait tapu kayıtları ile kadastro tutanakları getirtilmek suretiyle uyuşmazlığın çözümünde gözönünde tutulmadığı açıklanarak, belirtilen şekilde araştırma ve incelemeler yapılmadan karar verilmesinin isabetsizliğine" değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 101 ada 3, 103 ada 1, 120 ada 2, 121 ada 8, 23, 38, 41, 122 ada 3, 7, 130 ada 4, 267 ada 1, 268 ada 3 ve 6 parsel sayılı taşınmazların tamamı ile 121 ada 10 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payına yönelik olarak davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile dosya içerisinde bulunan ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 15.12.2006 tarih 2006/261 Esas sayılı veraset ilamına göre davacılar üzerine kayıt ve tesciline, arta kalan miktarın tapu maliki üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, dava konusu 120 ada 2, 121 ada 23, 38, 41, 122 ada 3, 7, 267 ada 1, 268 ada 3 ve 6 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
    2- Çekişmeli 101 ada 3, 103 ada 1, 121 ada 8, 10 ve 130 ada 4 parseller hakkında verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince, Mahkemece, taşınmazların tarafların müşterek murisinden kaldığı ve murisin terekesinin yöntemince taksim edilmediği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Ne var ki; Mahkemece, Yargıtay bozma ilamına uyulduğu halde, bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmediği gibi yapılan araştırma, inceleme ve uygulama da hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacılar ... ve ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muris Salih’ten kaldığını öne sürerek dava açmışlar; davalı ... ise, çekişmeli taşınmazların bir kısmının müşterek muristen kaldığını, bir kısmının ise terekeye dahil olmayıp, satın alınan yer olduğunu savunmuştur. Gerek bozma öncesi yapılan 09.07.2008 ve 03.06.2011 tarihli keşiflerde alınan beyanlar, gerekse de bozma ilamına uyulmasından sonra yapılan 24.10.2014 tarihli keşifte alınan beyanlar, çekişmeli taşınmazların kimden geldiği hususunda çelişkili olup; bir kısım beyanlarda taşınmazların müşterek muristen kaldığı belirtilmesine karşın, bir kısım beyanlarda taşınmazların davalının dayılarından satın aldığı yer olduğunun belirtildiği, dolayısı ile taşınmazların evveliyatının kime ait olduğu ve müşterek muristen kalıp kalmadığı yönünde tereddüt oluştuğu halde, bu çelişkiler üzerinde durulmamış, taşınmazların kime ait olduğu net olarak belirlenmeden karar verilmesi cihetine gidiliştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece mahallinde, yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazların evveliyatında kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kim tarafından, ne zamandan beri ve hangi hakka dayalı olarak kullanıldığı, tarafların müşterek murisinden mi kaldığı yoksa davalı tarafından 3. kişilerden mi satın alındığı hususlarında somut olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki oluşması halinde, bu çelişkilerin ve önceki keşiflerdeki beyanlar arasındaki çelişkilerin gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmesine çalışılmalı; bu yolla çekişmeli taşınmazların müşterek muristen mi kaldığı, yoksa davalı tarafından 3. kişiden mi satın alındığı kesin olarak belirlenmeli; çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı ve bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.05.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi