Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/1944 Esas 2011/6047 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/1944
Karar No: 2011/6047
Karar Tarihi: 21.11.2011

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2011/1944 Esas 2011/6047 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2011/1944 E.  ,  2011/6047 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil

    ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair ... Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 18.06.2010 gün ve 172/267 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi Hazine temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:


    KARAR

    Davacı vekili, kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenine dayanarak, dava konusu 106 ada 29 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine temsilcisi davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 106 ada 29 parselin 01.11.2008 tarihli teknik bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen 1413.36 m2"lik bölümünün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava konusu 106 ada 29 parsel, kadastro çalışmaları sırasında belgesizden, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup, para ve emek karşılığı Devlete ekonomik yarar sağlanması mümkün yerlerden bulunduğu belirtilerek, ham toprak niteliği ile Hazine adına tespit edilmiş, 11.08.1998 tarihinde kesinleşen tutanağa istinaden sicil oluşmuştur. Bu tür yerlerin zilyetlikle edinilebilmesi için kanunda belirtilen diğer kazanma koşulları yanında, ekonomik amaca uygun olarak tasarruf edilmesi ve özel mülkiyete elverişli yerlerden bulunması gerekir.
    Mahkemece yapılan keşif sonucu, Ziraat Mühendisi ... tarafından düzenlenen 22.12.2008 tarihli raporunda; dava konusu, teknik bilirkişinin krokisinde A harfi ile gösterdiği taşınmazın bir bölümünün yıllar önce etrafının çevrilerek harman yeri olarak kullanıldığını, bu alanın tabanının ana kaya kalker ile kaplı olduğunu ve tarım yapılamayacağını, bir bölümünün ise evvelce çapa ile işlenerek hububat tarımının yapıldığını, ancak son 10-15 yıldan beri taşınmaz üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyet yapılmadığını B harfi ile gösterilen bölümünün ise zemininin ana kaya kalker ile kaplı olduğunu belirtmiştir. Her ne kadar yerel bilirkişi ve tanıklar, davacının eklemeli olarak 100 yılı bulan zilyetliğinin bulunduğunu bildirmiş iseler de; az yukarıda açıklanan uzman ziraatçı bilirkişinin raporuna tarafların itiraz etmedikleri ve keşif sırasında çektirilen dava konusu taşınmazların fotoğrafları birlikte değerlendirildiğinde, çekişmeli taşınmazda ekonomik amaca uygun zilyetliğin bulunmadığı, taşınmazın hakim niteliğinin taşlık-kayalık olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken; soyut ve takdiri delil niteliğindeki yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına üstünlük tanınarak yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
    Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile usul ve yasaya aykırı bulunan hükmün, 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21.11.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.