Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/35006
Karar No: 2015/34917
Karar Tarihi: 10.12.2015

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2014/35006 Esas 2015/34917 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2014/35006 E.  ,  2015/34917 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL 6. İŞ MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/09/2014
NUMARASI : 2012/170-2014/512

Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilin davalı şirketin yapımını üstlendiği inşaatlarda 10.04.2007-02.02.2009 tarihleri arasında inşaat işçisi olarak aylık net 750,00 TL ücretle çalıştığını, iş akdinin haklı neden gösterilmeden sonlandırıldığını, müvekkilin devamlı başka işyerlerinde sigortalı gösterildiğini, yol ve yemek masraflarının davalı tarafından karşılandığını, 5 aylık ücretinin ödenmediğini, ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığını, haftanın 7 günü 07.00’ dan başlayarak gece saatlerine kadar çalıştığını, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını, tüm bu nedenlerden ötürü fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere; kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil, yıllık izin ve hafta tatili ücretlerinin tahsilini talep etmiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; müvekkil şirketin inşaat firması olarak büyük firmaların taşeronluğunu yaptığını, bu nedenle birçok şantiyede işçi görevlendirildiğini, davacının da müvekkil şirket şantiyelerinde vasıfsız işçi olarak 18.03.2008-25.09.2008 tarihleri arasında çalıştığını, asgari ücret aldığını, işyerinde yapılan iş gereği işlerin kesintili olduğunu, iş oldukça işçilerin işe davet edildiğini, iş bitince işçilerin dağıldığını, şantiyelerde yol ve yemek yardımı yapıldığını, davacının alacaklarının kendisine veya babasına ödendiğini sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davalının iş sözleşmesini fesihte haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.


E) Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı avukatının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının hizmet süresine dolayısıyla kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı, ihbar tazminatı ile diğer işçilik alacaklarının miktarı noktasındadır.
Davacı 10.04.2007-02.02.2009 tarihleri arasında çalıştığını iddia etmiştir.
Davalı ise SGK kayıtlarına dayanarak davacının 18.03.2008-25.09.2008 tarihleri arasında çalıştığını savunmuştur.
İşçinin çalışma olgusunun tespitinde işyerinde veya komşu işyerinde çalışanların tanıklığı önemli olduğu gibi tanık olarak dinlenecek kişinin tanıklığına güveni etkileyebilecek bir durumun olup olmadığı da araştırılmalıdır.
Diğer taraftan 6100 HMK.’un tanıkla ilgili hükümleri incelendiğinde, 240/1 maddesinde “Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir”, 250. Maddesinde “Tanığın davada yararı bulunmak gibi tanıklığının doğruluğu konusunda kuşkuyu gerektiren sebepler varsa, bunu iki taraftan biri iddia ve ispat edebilir” ve 254. Maddesinde ise “Dinleme sırasında öncelikle tanıktan adı, soyadı, doğum tarihi, mesleği, adresi, taraflarla akrabalığının veya başka bir yakınlığının bulunup bulunmadığı, tanıklığına duyulacak güveni etkileyebilecek bir durumu olup olmadığı sorulur” kurallarına yer verilmiştir.
Dairemizin istikrarlı uygulaması gereği, davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmiş ise bu işçilerin tanıklıklarına kural olarak itibar edilmemesi gerekir. Bu beyanların diğer yan delillerle birlikte değerlendirilerek, sonuca gidilmesi gerekir.
Davacı tanığı olarak dinlenen işçiler aynı şekilde davalı aleyhine dava açan kişilerdir.
Tanıkların konumu, tanıklıklarına duyulacak güveni etkileyecek durumdadır. Bu nedenle tanıklıklarına itibar edilemez.
Davalı tarafından davalı ile arasında davasının bulunduğu beyan edilen davacının kardeşi davacı tanığı Ö.. Ç..’in açtığı işçilik alacaklarıyla ilgili davada davacı H.. Ç.. kendisinin davalı şirkette 2005 yılının mart ayında işe başladığını, 2007 yılının başlarında işten çıkarıldığını kardeşi ile birlikte aynı tarihte işe başladıklarını aynı tarihte de işten çıkışlarının verildiğini beyan ettiği, buna göre dava dilekçesinde çalıştığı süre ile tanık olarak beyanındaki çalıştığı sürenin tamamen çelişkili olduğu, bu nedenle davacının davasında ileri sürdüğü sürenin dikkate alınamayacağı, SGK kayıtlarındaki çalıştığı süre dikkate alınarak kıdem ve ihbar tazminatı ile diğer alacak taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi