(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2012/17750 E. , 2013/5981 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, hırsızlık malı satın almak, 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara karşı müdafilerinin itirazı üzerine Bakırköy 6.Ağır Ceza Mahkemesi"nce verilen anılan kararın kaldırılmasına ilişkin karar nedeniyle bu sanıklar hakkında zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulması olanaklı görülmüştür.
I-Sanık ... hakkındaki hırsızlık suçu nedeniyle kurulan hükmün incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre katılan vekilinin temyiz talebi yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanıklar ... ve ... hakkındaki 6136 sayılı yasaya muhalefet ve Sanıklar ..., ...(...), ...,... , ..., ...,..., ..., ..., ... , ... (...), ve ... hakkındaki hırsızlık malını bilerek satın almak suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanıklar Sanıklar ..., ...(...), ..., ..., ..., ...,..., ..., ..., ..., ... (...), ve ... "ın eylemine uyan 765 sayılı
TCK"nın 512/1. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçunun aynı Yasanın 102/4. maddesine göre 5 yıllık dava zamanaşımına bağlı olup sanıkların sorgularının yapıldığı 20/03/2005,18/04/2005/,22/06/205,09/10/2006 tarihlerinden incelemenin yapıldığı tarihe kadar zamanaşımını kesen herhangi bir işlem yapılmadan bu sürenin geçmiş bulunması, Sanıklar ... ve ..."a yüklenen 6136 sayılı yasaya muhalefet suçunun gerektirdiği cezanın, türü ve süresine göre 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının da suç tarihleri olan 16/04/2005 ve 14/02/2005 günlerinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,
Bozmayı gerektirmiş,Katılan vekili ve Sanık ..."in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
III-Sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümlerin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanıkların suç tarihinde geceleyin, yakınana ait bina niteliğindeki iş yerinine haksız yere ele geçirdikleri anahtarla girip hırsızlığı yaptıklarının anlaşılması karşısında, eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nun 142/2-d. maddesine uyan hırsızlık suçunun yanısıra aynı yasanın 116/2-4, 119/1c maddelerine uyan konut dokunulmazlığını bozma suçu ve yakınma bulunduğu için TCK"nun 151/1 maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunu da oluşturduğu gözetilerek, mala zara verme suçu yönünden usulüne uygun şekilde uzlaşma olanağı sağlandıktan sonra ayrıca; 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak, lehe olan yasa belirlenip uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1-Sanıkların eylemi haksız yere ele geçirdikleri anahtarla gerçekleştirmiş olmaları karşısında sabit olan eylemleri 5237 sayılı TCK"ının 142/2-d maddesine uyduğu halde yazılı madde ile uygulama yapılması
2-Sanık ..."nün yer göstermek suretiyle kısmi iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında: 5237 sayılı TCK"nın 168/4. maddesi gereği mağdura kısmi iade nedeniyle etkin pişmanlık hükmünün uygulanması için rızasının olup olamadığı sorulup, mağdurun rıza göstermesi halinde sanık hakkında, TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık katılan vekili ve sanık ... müdafinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 12/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.