Esas No: 2021/8965
Karar No: 2022/1050
Karar Tarihi: 20.01.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/8965 Esas 2022/1050 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği karar temyiz edilmiş ve suçlu bulunanların cezaları, eşyalarının müsadere edilmesi ve nakil aracının iadesi onaylanmıştır. Ancak, suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların cezalarının 5607 sayılı Yasa ile değiştirilmesiyle hüküm altına alındığı ancak daha sonra çıkan yasaların sanıklar lehine olması nedeniyle hüküm değiştiği belirtilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin bazı maddeleri iptal etmesi nedeniyle yeniden değerlendirme yapıldığı ifade edilmiştir. Kararda, kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi gerektiği, takdiri indirim uygulamasındaki hata ve katılma hakkı bulunmayan kurumun vekalet ücretine hükmedilmesi gibi yanlış uygulamalar tespit edilmiştir. Bu nedenle, kararın bozulması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Yasaya muhalefet
- 6455 sayılı Yasa ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi
- 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi
- 5607 sayılı Yasanın 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi
- 7242 sayılı Yasanın 61. ve 63. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere, nakil aracın iadesine
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan ... İdaresi vekilinin suçta kullanılan nakil aracına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
Suçta kullanılan nakil vasıtasının iadesine ilişkin yerel mahkeme gerekçesi yerinde olmakla katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle İADE KARARININ ONANMASINA,
II) Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1)Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre sanıkların eylemlerinin 11/04/2013 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesi kapsamında kaldığı, ancak suç tarihinden sonra ise 28/06/2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18-son cümle delaletiyle anılan Yasanın 3/5, 3/10 madde ve fıkraları kapsamında bulunduğu,
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanıklar lehine hükümler içermesi, yine 7242 sayılı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla,
Suç tarihinde yürürlükte olan 6455 sayılı Yasa ile değişik 5607 sayılı Yasanın 3/18.maddesi ile 6545 ve 7242 sayılı Yasalar ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 3/18. maddesinin yollamasıyla 3/5, 3/10, 3/22, 5/2. maddelerinin somut olaya uygulanarak belirlenen sonuç cezalar karşılaştırılmak suretiyle sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri ile 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
2)24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1) Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK'nun 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,
2)Sanıklar hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK’nun 62/1. maddesi yerine 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMK’nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
3)Suç tarihine göre katılma hakkı bulunmayan ... Kurumu'nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi,
Yasaya aykırı, sanıkların ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/01/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.