Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/841 Esas 2019/5507 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/841
Karar No: 2019/5507
Karar Tarihi: 11.12.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/841 Esas 2019/5507 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı banka ile dava dışı borçlu şirket arasında imzalanan kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davalının imzası bulunmuyordu. Dolayısıyla davalı, takibe ilişkin yapılan itirazın iptalini talep ederek davayı reddetmişti. Bilirkişi raporuna dayanarak, davanın reddine ve davacının kötüniyetli olmadığına karar verildi. İlk derece mahkemesinin kararına yapılan istinaf başvurusu da usulden reddedildi ve bu karar temyiz edildi. Temyiz itirazı yerinde görülmeyerek ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verildi.
Kanun maddeleri: H.M.K. m. 352.
19. Hukuk Dairesi         2018/841 E.  ,  2019/5507 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davası hakkında Karadeniz Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden davanın reddine yönelik olarak verilen 2015/234 esas ve 2017/69 karar sayılı ve 23.03.2017 tarihli hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf isteminin usulden reddine yönelik kararın süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı borçlu şirket arasında genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzasının bulunduğunu, kredi borcunun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe, davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali, takibin devamı ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davaya konu takibin dayanağı olan kredi sözleşmesinde davalının imzasının bulunmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davaya konu takibin dayanağı olan genel kredi sözleşmesinde davalının kefalet imzası bulunmadığından borçtan sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine, davacının kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesince, dava olunan miktar 2.922,08 TL olup, hüküm tarihi itibariyle istinaf sınırı olan 3.110.-TL’nin altında kaldığından H.M.K.’nın 352. maddesi gereğince davacı vekilinin istinaf isteminin usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesi olan Karadeniz Ereğli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.