MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve bir kısım davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi, 28.01.1993 tarihli dilekçesi ile ... Köyünde 1983 yılında kesinleşen orman kadastrosunu göre orman tahdit alanı içinde kalan 137 parsel sayılı taşınmazın tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu belirterek, davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile dava konusu 137 parsel sayılı taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmesine talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davalı ... aleyhine açılan davanın reddine, diğer davalılar aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 18.07.2005 tarihli bilirkişi raporunda (A1) ile işaretli 54.574 m2"lik kısım ile (B2) ile gösterilen 8598 m2"lik kısmın (toplam 63.172 m2) davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın orman vasfı ile Hazine adına tesciline, diğer kısma yönelik talebin reddine karar verilmiş, hüküm, bir kısım davalılar vekili ve davacı ... Yönetimi tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1980 tarihinde kesinleşen 6831 sayılı Kanun uyarınca yapılan orman kadastrosu ve 2/B çalışması bulunmaktadır. Genel arazi kadastrosu ise; 1971 tarihinde kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A1) ve (B2) harfleri ile gösterilen kısımlarının orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalılardan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdıkları temyiz harcının istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine 03/10/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.