20. Hukuk Dairesi 2013/7328 E. , 2013/8727 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve davalı gerçek kişi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, .... Beldesi 1644 ve 3309 parsel sayılı taşınmazların tamamının öncesinin orman olduğunu, yörede 13.04.1999 tarihinde ilân edilen ve kesinleşen 2/B uygulaması sınırları içinde kaldığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini istemiştir. Mahkemece, "davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 1644 sayılı parselin (A) ile işaretli 2320.59 m², 3309 sayılı parselin (A) ile işaretli 2377.72 m²"sinin davalı adına olan tapusunun iptali ile Hazine adına tesciline, tapunun beyanlar hanesinde 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılan yer olduğunun şerh verilmesine, kalan kısımlara yönelik davanın reddine” karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve davalı gerçek kişi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, parselin tamamının öncesinin orman olduğu, kesinleşen 2/B uygulaması sınırları içinde kaldığı iddiası ile açılan tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 4785 sayılı Kanun hükümleri nazara alınmaksızın 3116 sayılı Kanunun göre 1942 yılında yapılarak kesinleşen orman kadastrosu ile 13.04.1999 tarihinde ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması bulunmaktadır.
1) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazların bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümleri dışında kalan bölümlerinin kesinleşen orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre Hazinenin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
6831 sayılı Orman Kanununun 1744 sayılı Kanun ile değişik 2, 2896 ve 3302 sayılı kanunlar ile değişik 2/B maddesi gereğince, nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin usûl ve esasların belirlenmesi amacıyla düzenlenen, 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun”, 26/4/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve aynı Kanunla 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun ile 16/2/1995 tarihli ve 4070 sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmış, 6831 sayılı Kanunun bazı maddelerinde de değişiklikler yapılmış, bu cümleden olarak, diğer bir çok hükmün yanı sıra, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlara ilişkin tapu kaydına konulan şerhlerin silinmesi, bu alanlar için Hazine tarafından dava açılmaması, açılan davalardan vazgeçilmesi ya da davaların durdurulması, tapusunun iptaline karar verilen taşınmazların tekrar tapu sahibine iadesi gibi konular düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir. Değinilen yön gözetilmeksizin kurulan hüküm usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: 1) Yukarıda 1. bentde açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının reddiyle çekişmeli taşınmazların (A) harfli bölümleri dışında kalan kesimleri ile ilgili hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,
2) Yukarıda 2. bentde açıklanan nedenlerle, davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile taşınmazların (A) harfli bölümlerine yönelik hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 03/10/2013 günü oy birliği ile karar verildi.