23. Ceza Dairesi Esas No: 2016/5050 Karar No: 2016/4238 Karar Tarihi: 07.04.2016
Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/5050 Esas 2016/4238 Karar Sayılı İlamı
23. Ceza Dairesi 2016/5050 E. , 2016/4238 K.
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 04/05/2015 tarihli ve 2015/793 soruşturma, 2015/5900 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii ... 2. Sulh Ceza Hakimliğinin 14/07/2015 tarihli ve 2015/1348 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 18/01/2016 gün ve 112/4240 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/02/2016 gün ve 2016/27397 sayılı yazısıyla dairemize gönderilmekle okundu. Kanun yararına bozma isteminde; 5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda, olayın geçtiği iddia edilen otoparka ait dosyada mevcut kamera kayıtlarının, polis memurlarının düzenlediği tutanak ile yetinilmeden uzman bir bilirkişi tarafından incelemesinin yaptırılması, aracın sigortasının çalındığına şahit olduğu söylenen ..."in ve servislerde çalışan ...ile ... isimli şahısları şüphelinin arayarak aracın sigortasının kendiliğinden düşebileceğine ikna etmeye çalışıp çalışmadığı hususunun sorulması ve şüphelinin arkadaşı ... ile annesi olan ..."in hesaplarına yatan yaklaşık 117.830,00 Türk Lirası tutarındaki paranın ne kadarının araçların tamir ve bakım masrafları için gönderildiğinin ve bu ödemelere ilişkin alınan müşteri nüshalarının sunulmasının istenilmesi ve sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden ... 2. Sulh Ceza Hakimliği"nin14/07/2015 tarihli 2015/1348 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine nazaran müteakip işlemlerin merciince yapılmasına, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 07/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.