13. Ceza Dairesi Esas No: 2011/27871 Karar No: 2013/5938 Karar Tarihi: 12.03.2013
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2011/27871 Esas 2013/5938 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen hırsızlık davasında sanık suçlu bulunarak mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak sanığın hırsızlık suçuna ek olarak konut dokunulmazlığını bozma suçu ve mala zarar verme suçunu da işlediği belirlenmiştir. Bu sebeple yazılı şekilde eksik bir hüküm verilmiş ve karar bozulmuştur. Mahkeme daha sonra sanık hakkında 765 sayılı TCK'nın 81/2-3 maddesine göre ceza tayini yaparken, 1412 sayılı CMUK'un 258. maddesine uygun şekilde savunma hakkı tanınmamış ve sanığın sabıka kaydına yanlış şekilde aşırı ceza verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şunlardır: 5237 sayılı TCK’nın 142/2-d. maddesi (hırsızlık suçu), 116/1-4 maddesi (konut dokunulmazlığını bozma suçu), 151/1 maddesi (mala zarar verme suçu), 765 sayılı TCK'nın 81/2-3 maddeleri (ceza tayini).
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2011/27871 E. , 2013/5938 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın yakınana ait bina niteliğindeki evin, sağlam ve muhkem giriş kapısı üzerindeki kilidi kırıp kapıyı açarak, içeride bulunan araca ait anahtarı aldıktan sonra bu anahtarla aracı çaldığının anlaşılması karşısında, eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 142/2-d. maddesine uyan hırsızlık suçunun yanısıra aynı yasanın 116/1-4 maddesine uyan konut dokunulmazlığını bozma suçu ve yakınma bulunduğu için TCK"nın 151/1 maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunu da oluşturduğu gözetilerek, anılan suçlar yönünden usulüne uygun şekilde uzlaşma olanağı sağlandıktan sonra ayrıca; aynı yasaya göre tekerrür hükümlerinin uygulanma koşulllarının bulunmadığı gözetilip, 5252 sayılı Yasanın 9/3 maddesi uyarınca, sanık yararına olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağından, her iki Yasaya göre denetime olanak sağlayacak şekilde uygulanan Yasa maddeleriyle, verilmesi gereken cezalar ayrı ayrı tespit edilip, sonuç cezalar karşılaştırılarak, lehe olan yasa belirlenip uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde eksik ve denetime olanak vermeyecek biçimde hüküm kurulması, Kabule göre de; 1-İddianamede sanık hakkında 765 sayılı TCK"nın 81/2-3 maddesinin uygulanması istenmemiş olmasına rağmen, 1412 sayılı CMUK"un 258. (5271 sayılı CMK"nın 226) maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması, 2-Sanığın eylemlerinin 765 sayılı TCK"nın 493/1-2-son maddesine uyan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılması, 3- Sanığa ait sabıka kaydına göre, tekerrüre esas alınan mahkeme ilamının Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi"ne ait olmasına rağmen Ankara 20. Asliye Caza Mahkemesi olarak yazılması ve 252.7011336 TL ağır para cezasına dair geçmiş hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, 765 sayılı TCK 81/2-3 madde fıkralarına göre sonuç cezanın 1gün arttırılması yerine sanığa fazla ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi hükmünün gözetilmesine, 12/03/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.