12. Hukuk Dairesi 2018/12031 E. , 2019/2044 K.
"İçtihat Metni".......
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
İhaleye konu taşınmazlar hakkında, borçluların ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu,...... 26/04/2017 tarih ve 2016/19 E. - 2017/24 K. sayılı kararı ile istemin kabulüne ve ihalenin feshine karar verildiği, davalılar tarafından ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine,...... Hukuk Dairesi’nin 12.04.2018 tarih ve 2018/204 E.- 2018/889 K. sayılı kararı ile;" ilk derece mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine, dosyanın ilk derece mahkemesince incelenmeyen ihalenin feshi sebeplerinin incelenmesi için mahkemesine iadesine" şeklinde hüküm kurulduğu görülmektedir.
Somut olayda, davacının dava dilekçesinde; ihaleye fesat karıştırıldığını, yapılan satışın şartlarının oluşmadığını, ihaleden bir gün önce alacaklı ile anlaşma yoluna gidildiğinden ihaleye katılmadıklarını, ihaleye katılan kişilerin kimlik bilgilerinin ve adreslerinin dosyada mevcut olmadığını, ihalede tellal nidası olmadan ihalenin yapıldığını ve ihale bedelinin düşük olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunduğu, ilk derece mahkemesince satış ilanının usulsüz şekilde tebliğ edilmiş olması ve dinlenen tanık ifadeleri doğrultusunda ihaleye fesat karıştırıldığı kanaatinin oluştuğu gerekçeleriyle ihalenin feshine karar verildiği, istinaf yoluna başvurulması üzerine yukarıda da açıklandığı üzere Bölge Adliye Mahkemesi"nce, şikayet dilekçesinde yer almadığı halde usulsüz tebligat şikayetinin re"sen araştırılamayacağı ve soyut tanık beyanlarıyla ihaleye fesat karıştırıldığına karar verilemeyeceği gerekçesiyle istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın kaldırıldığı ve inceleme eksikliğinden bahisle dosyanın mahkemesine iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 353"deki düzenleme;
"Duruşma yapılmadan verilecek kararlar
(1) Ön inceleme sonunda dosyada eksiklik bulunmadığı anlaşılırsa;
a) Aşağıdaki durumlarda bölge adliye mahkemesi, esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye veya kendi yargı çevresinde uygun göreceği başka bir yer mahkemesine ya da görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesine duruşma yapmadan kesin olarak karar verir:
1) Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması.
2) İleri sürülen haklı ret talebine rağmen reddedilen hâkimin davaya bakmış olması.
3) Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması veya mahkemenin görevli ya da yetkili olmamasına rağmen davaya bakmış bulunması. (Mülga ibare: 5.8.2017 - 7035 m.29)
4) Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması.
5) Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına, davaların birleştirilmesine veya ayrılmasına, (Mülga ibare: 5.8.2017-7035 m. 29) karar verilmiş olması.
6) Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.
b) Aşağıdaki durumlarda davanın esasıyla ilgili olarak;
1) İncelenen mahkeme kararının usul veya esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığı takdirde başvurunun esastan reddine,
2) Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında,
3) Yargılamada bulunan eksiklikler duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte ise bunların tamamlanmasından sonra yeniden esas hakkında,
duruşma yapılmadan karar verilir." şeklinde olup; somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince ilk derece mahkemesine dosyanın iadesine dayanak olarak gösterilen husus bir kısım ihalenin feshi sebeplerinin değerlendirilmemesine yönelik olup, HMK"nun 353-1-a-6 fıkrası nazara alındığında bu şekilde bir iadenin ancak tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması haline münhasır olduğu açıktır. Bu durumda dava dilekçesinde ileri sürülen iddialara ilişkin delillerin tamamı dava dosyası ve ilgili icra dosyası içerisinde mevcut olmakla; Bölge Adliye Mahkemesince dava dilekçesinde iddia edilen hususlar ve kamu düzenine ilişkin re"sen incelenmesi gereken hususlar hakkında dava dosyası ve icra dosyasındaki deliller değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde iade yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
Öte yandan; Bölge Adliye Mahkemesince hüküm fıkrasının 1. bendinde HMK"nun 353-1-b-3. maddesi dayanak gösterilerek ilk derece mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın reddine dair hüküm kurulduktan sonra çelişkili olarak hüküm fıkrasının 2. bendinde dava dilekçesinde ileri sürülen bir takım hususların değerlendirilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmesi de doğru olmamıştır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetçinin istinaf yoluna başvurusu hakkında HMK’nun 353/1-b-2 maddesi gereğince inceleme yapılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Borçluların temyiz isteminin kabulü ile, .... Mahkemesi 22. Hukuk Dairesinin 12/04/2018 tarih ve 2018/204 E.-2018/889 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 13/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.
.....