17. Hukuk Dairesi 2018/5788 E. , 2020/3856 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davacı şirkete süper oto kasko sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan araca, davalıların işleteni ve ZMSS sigortacısı olduğu aracın çarparak kaçması sonucu oluşan kazada, davacıya kaskolu aracın hasarlandığını, trafik kazasında davalının tam kusurlu olduğunu belirterek, hak sahibine ödenen hasar bedelinin rücu amacıyla başlatılan takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, hasar ile kaza arasındaki illiyet bağının ispatlanması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, İcra Müdürülüğünün yetkili olmadığını, aracının bir kazaya karışmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller göre, itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmiş; hükmün, davalı ... vekili ve davalı ... şirketi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25/09/2014 gün ve 2014/7804 esas 2014/8724 karar sayılı ilamı ile "mahkemece olay nedeniyle yapılmış bir hazırlık soruşturması olup olmadığının araştırılması, varsa soruşturma ve dava dosyasının getirtilerek incelenmesi, davalı aracının kazaya karıştığına ilişkin davacının tüm delillerinin toplanması, gerekirse trafik kazası tutanağı düzenleyen görevlilerin dinlenmesi, davalı aracı üzerinde uzman bilirkişi marifetiyle keşif yapılarak davacı aracındaki hasarın niteliği de dikkate alınmak suretiyle davalı aracında davaya konu hasarla ilgili
varsa iz, emare ve delillerin tespit edilmesi, bu konudaki tarafların tüm delilleri toplandıktan sonra hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Kabule göre de davalı ... şirketinin poliçe bedelindeki limitinin 15.000,00 TL olduğu gözetilmeksizin poliçe limitini aşacak şekilde davalı ... şirketinin sorumluluğuna hükmedilmesi de isabetli bulunmamıştır" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
03.09.2009 tarihli trafik kazası tespit tutanağından davacı sigortalısı ..."nın sevk ve idaresinde bulunan aracı ile seyri sırasında olay yerine geldiğinde aniden yola çıkan ve sürücüsü tespit edilemeyen ve olaydan sonra kaçan ... plakalı aracın sigortalı araca sol arka kısmından çarpması neticesi maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğinden bahisle tutanak düzenlenmiştir.
Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda trafik kaza tespit tutanağında ismi bulunan trafik görevlilerinin beyanlarının alınması için talimatlar yazılmış alınan beyanlarda tanıkların olayı hatırlamadıkları kazaya ilişkin bilgi veremedikleri, kazaya karıştığı iddia edilen diğer aracın 1995 model olup, olay tarihinden itibaren 9 yıl geçmiş olması, bu süreçte kayıtlarda yer almayan kaza ve hasarlara maruz kalmış olabileceği, bu araç üzerinde yapılacak incelemenin sağlıklı ve kesin sonuç vermeyeceği gerekçesi ile bilirkişi incelemesi yaptırılmadığı anlaşılmıştır.
Davacı ... şirketi vekili, temyiz dilekçesine ek olarak sunulan hasar sorgu evrakında davalıların işleten ve ZMMS"si olduğu araca ait 3 adet hasar kaydı olduğu ve 3.sıradaki hasar tarihinin dosyaya ilişkin kaza ile aynı tarihte olduğu savunmasında bulunmuştur.
Bu durumda mahkemece davacı vekilinin, davalı araca ait hasar kaydı dair iddiaları üzerinde durularak toplanan ve toplanacak deliller birlikte delillerin, 2918 sayılı Yasa ve Kasko Genel Şartları ile değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 23/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.