Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/21151
Karar No: 2021/1323
Karar Tarihi: 01.03.2021

Danıştay 4. Daire 2016/21151 Esas 2021/1323 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/21151
Karar No : 2021/1323

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVACI) : … Elektrik Mühendislik Sanayi ve Ticaret
Limited Şirketi

İSTEMİN KONUSU : …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, sahte fatura kullandığından bahisle 2013/5,7 dönemleri için re'sen salınan vergi ziyaı cezalı katma değer vergisi ile kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının fatura aldığı … Vergi Dairesi mükellefi …, … Vergi Dairesi mükellefi … hakkındaki vergi tekniği raporunda yer alan tespitlerin, faturaların sahte olduğunu ortaya koymada yeterli olmadığı, yapılan cezalı tarhiyatlar ile kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : İhtilaf konusu dönemde davacının hesap ve işlemlerinin sahte fatura kullanma yönünden yapılan incelemeler neticesinde yapılan tarhiyatın ve kesilen cezaların hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Katma değer vergisi, bünyesinde yer alan indirim müessesesiyle yansıtılabilir bir vergidir. Katma değer vergisi sisteminde mükellef ve sorumlu; üretim ve dağıtım kademeleri içinde, verginin tahsiline, indirimlerin yapılmasına, beyan edilip ödenmesine aracılık eder. Katma değer vergisinde genel prensip, vergiye tabi teslimler üzerinden hesaplanan vergiden, alış faturalarında gösterilen verginin indirilmesidir. Katma değer vergisi indirimi hakkından yararlanabilmek için Kanun bazı şartların varlığını öngörmüştür. Bu şartların bir kısmı esasa, bir kısmı ise şekle ilişkindir. Katma değer vergisi, vergiyi doğuran olayın gerçekleşmesi halinde, zincirleme olarak kendi içinde otokontrol sistemi taşımaktadır.
Kayıt ve belge nizamına uyulması ve faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanması halinde, mal teslimi veya hizmet ifasına bağlı olarak tahsil edilen katma değer vergisinden, mükelleflerin kendilerine yapılan teslim ve ifaya ilişkin olarak ödedikleri katma değer vergisini indirmeleri mümkün olup, aksi durumda, faturaların gerçek bir mal teslimi veya hizmet ifasına dayanmadığının tespiti halinde, bu faturalarda yer alan katma değer vergisinin indirimi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmanın düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellef hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
… Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporunun incelenmesinden özetle; 10.12.2013 tarihinde tebliğ edilen yazıyla yasal defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmediği, elektrik malzemeleri toptan satışıyla uğraşmak üzere mükellefiyet tesis ettirdiği, 23.5.2013 tarihli işe başlama yoklamasında büro malzemeleriyle birlikte 25.000 TL emtia bulunduğu, 18.11.2013 tarihinde aynı adreste yapılan yoklamada dışarıdan işyerinin dolu olduğunun gözüktüğü ve ancak yoklama anında ulaşılamadığı, yasal defter ve belgelerinin tasdiki bilgilerine ulaşılamadığı, vadesi gelmiş vergi borcunun 1.433 TL olduğu, beyannamelerini süresinde verdiği, mal ve hizmet alımına ilişkin herhangi bir bildiriminin olmadığı, Ba-Bs bildirimi zorunluluğunun da bulunmadığı, mükelleften mal ve hizmet aldığını beyan edenlerin toplan beyan ettikleri tutarın 4.154.272,00 TL olmasına rağmen KDV beyanlarında toplam 2.201.286,97 TL satış beyan ettiği tesptilerinden hareketle mükellefin düzenlediği tüm faturaların sahte olduğu tespitlerine yer verilmiştir.
Rapor ve ekli belgelerden, yasal defter ve belgelerinin incelemeye ibraz edilmemesi, yapılan yoklamalarda adreslerinde bulunmaması, defter ve belgelerinin tasdiki bilgilerine ulaşılamaması, vergi borcunun ödenmemesi, mal ve hizmet alımına ilişkin herhangi bir bildiriminin olmaması, mükelleften mal ve hizmet aldığını beyan edenlerin toplan beyan ettikleri tutar ile mükellefin KDV beyannamesinde beyan ettiği satış tutarı arasında uyumsuzluk olması, mal ve hizmet satışını gerçekleştirebilecek ticari kapasitesinin bulunmaması karşısında, anılan mükellefin düzenlediği faturaların gerçek bir ticari muamele karşılığında düzenlenen faturalar olmadığı sonucuna ulaşıldığından bu mükelleften alışlar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat yönünden davanın kabulüne ilişkin kararda hukuki isabet bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
… Vergi Dairesi mükellefi … hakkında düzenlenen … gün … sayılı vergi tekniği raporunda, elektrik malzemeleri alım satımıyla uğraşan mükellefin 9.1.2013 tarihinde mükellefiyet tesis ettirdiği, 14.1.2013 tarihli işe başlama yoklamasında, elektrik malzemeleri toptan alım satımıyla uğraştığı adreste büro malzemeleri bulunduğu, 16.5.2013 tarihli yoklamada, adreste faal olan mükellefin şehir dışında olduğu, 17.6.2013 tarihli yoklamada adreste bulunamadığı, 13.11.2013 tarihli yoklamada adreste büro malzemeleri ile 1 çalışanının bulunduğu, yoklama esnasında 13.000 TL emtianın bulunduğunun saptandığı, beyannamelerini süresinde verdiği, defterlerini tasdik ettirdiği, mal ve hizmet sattığı 3 mükellef nezdinde yapılan karşıt incelemelerde bu mükelleflerin ödemeleri çekle yaptıklarını belirttikleri, ancak bankalar nezdinde yapılan incelemelerde çeklerin … tarafından tahsil edilmediği ve başka kişi veya kişilerce tahsil edildiğinin saptandığı, bu kişilerin alınan ifadesinde tahsilatı … adına yaptıklarını belirttikleri, satış yapılan 3 firmanın temsilcileri veya çalışanlarınca yürütülen banka hareketleri göz önüne alınarak çek ödemelerinin gerçeği yansıtmadığının belirtildiği, yüksek tutarlarda katma değer vergisi matrahları beyan etmesine rağmen ödenecek KDV sinin çıkmadığı, karşı mükelleflerce 2013 yılında KDV hariç 6.866.250,00 TL mal veya hizmet aldıklarını bildirdikleri ancak mükellefin 2013 yılı KDV matrahı toplamının 2.442.433,81 TL olması, ayrıca 2013 yılında mükellefe mal ve hizmet sattığını beyan eden mükellefin olmadığı tespitlerine yer verilmiştir.
Rapor ve ekli belgelerden, mükellefin defter ve belgelerinin ibraz edilmemesi, yapılan yoklamalarda adreslerinde bulunmamaları, mal ve hizmet alımında bulunduğu firmalara rastlanılmaması, KDV beyannamelerinde yüksek miktarlarda indirilecek KDV beyan etmesi, tek çalışanının olması ve bu çalışanın mal alınan hiç bir firmayı tanımamasına ilişkin ifadesi, Ba-Bs form analizinde aşırı tutarsızlıklar bulunması karşısında, anılan mükellefin gerçek ticari muamele gerçekleştirmeyip münhasıran sahte fatura ticareti ile iştigal ettiği sonucuna ulaşıldığından bu mükelleften alışlar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyat yönünden de davanın kabulüne ilişkin kararda da hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Özel usulsüzlük cezası hakkında ise; yeniden verilecek olan kararda tekrar bir değerlendirme yapılacağı tabiidir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
. Temyize konu ... Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 01/03/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi